siebenundzwanzig

4K 372 96
                                    

oy istiyorum yorum istiyorum

bu hikaye bittiğinde yeni başlayacağım hikayeler için fikir üretmeye başlamalıyım sanırım

taehyung' a da tekrar hikaye yazmak istiyorum, çünkü neden istemeyeyim? iyi okumalaar



Okulun sakin geçeceğine dair fikirler kurmaya başladıysam da, birkaç saat sonrasında bu fikir aklımdan tamamen uçup gitmişti.

Hei ile aynı okulda okuyorken, neyin sakinliğinden bahsediyordum cidden? 

Araya çıktığımızda yemek yerine bahçenin bir köşesinde öylece oturmayı isteyen taraf ben olmuştum. 

'' Aç değilsen, bahçede oturup kahve içebiliriz? '' 

Gülümseyerek beni onaylayan Taehyung ellerimizi birbirine kenetlediğinde adımlarımızı önce kantine, oradan da bahçeye çevirmiştik. Artık en ufak bir ayrıntıyı dahi düşünmek istemiyordum.

Bu zamana kadar kendi mutluluğum yerine başkalarınınkini düşünüyor olmam tamamiyle aptallıktı. Normal bir insan için yapsaydım, olabilirdi fakat söz konusu Hei olduğunda yaptığım şey tamamen yanlıştı. 

O zaten beni bu zamana kadar defalarca hançerlemişti. Tam sırtımdan. 

Bunu yapıyor olmasına rağmen hala beni ihanetle suçlayıp pişkin pişkin insanlara rezil edebiliyordu. 

Kendimi taehyung' un yanına, çimlere bıraktığımda ellerimde hala sıcacık kahveyi tutuyordum. 

'' İyi misin? '' 

diye sorduğunda çimlere diktiğim gözlerimi kaldırıp onun gözlerine diktim. Gözlerinde hep bir umursama, merak vardı ve bu her geçen gün beni ona daha çok aşık ediyordu. 

'' İyiyim. '' dedim, gülümseyerek. '' Neden olmayayım? '' 

'' Uzun zaman kendini ihanetle suçlayıp üzülüyordun, şimdi iyi olduğunu söylüyorsun fakat ben hala tereddüt içerisindeyim. '' 

'' Bir sorun yok, Taehyung. '' diye konuşup gülümserken biraz ötemden yükselen ses kendini fazlasıyla belli etmişti. 

'' Sorun yok tabii ki. Neden olsun ki? '' 

Gözlerimi sesin geldiği yere çevirdiğimde tahmin ettiğimin aksine, yanına tayfasını toplayan değil de yalnız bir hei vardı. Sinirliydi.

Neden sinirli oluyordu ki?

'' Seninle uğraşacak gücüm yok Hei, lütfen belanı aramaya çalışma. '' 

'' Ne ara bu kadar çirkefleştin merak ediyorum doğrusu. Bütün bu yaptıklarına rağmen, böyle rahat davranıyor olman ne kadar da komik. '' 

Sinirle ellerimden birini saçlarımın arasından geçirirken, yanımda oturan Taehyung' un sinirle bir nefes verdiğini hissedebiliyordum. 

Bu kız artık sınırlarını fazlasıyla aşmaya başlamıştı. 

Bir anlık hamleyle ayağa kalkıp ona doğru yürümeye başlayacakken benimle birlikte Taehyung da ayağa kalktı, ardından bileğimi tutarak kendisine doğru döndürdü.

'' Ne yapıyorsun? '' 

'' Onunla yüzleşeceğim. ''

'' Bunu yapmayacağını söylemiyor muydun? '' 

'' Bunu yapmazsam beni rahat bırakmayacak, Taehyung. Kendi içimde rahatım fakat bu kız ısrarla bunu istiyor. '' 

Hei' ye doğru yürürken bahçedeki kalabalığın dikkati çoktan üzerimize çevrilmeye başlamıştı bile. Bileğinden tutarak onu bahçenin ortasına çektim ve gözlerimi gözlerine diktim. 

treasure | taehyungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin