bir önceki bölümü kontrol edin, okumadıysanız okuyun belki görmeyenleriniz olmuştur
BOLCA YORUM İSTİYORUM
VE OY İSTİYORUM
ÖPÜLDÜNÜZKarşımda Shin Woo ile Hei durmaksızın birbirini öperken, ötede gizlenen beni tabii farketmiyorlardı. Gizlenmesem de görmezlerdi çünkü gözleri o derece kör bir durumdaydı.
Hei' yi öpen shin woo bir anda onu sertçe duvara iterek kollarını onun boynuna doladı, ben de hayretle olanları izlemeye koyuldum. Hei nefes nefese ondan ayrılarak gözlerine bakmaya başlamıştı.
'' Çok sıkıldım böyle gizlenmekten. '' dedi, sinirle. '' Neden kaçıyorsun? ''
'' Kaçmıyorum, Hei. Bunu defalarca konuşmuştuk. ''
Nefes nefese tekrar onu öpmeye koyulurken bir kaç saniye sonra hei tekrar ondan ayrıldı, ve konuşmaya devam etti.
'' Başkalarının yanındayken benimle normal bir ilişkin varmış gibi görünüyorsun, ama yalnızken.. '' diye konuşurken elleri shin woo' nun dudaklarında geziniyordu. '' Yapmadığın şey kalmıyor. ''
Şuan gözlerim hayal görüyor olmalıydı çünkü bu tablonun başka bir açıklaması olamazdı. Sikeyim, cidden bunlar ne halt ediyordu?
'' İstersen başkalarının yanında da yapayım, Hei. Özellikle Choon-Hee' nin? ''
'' O sürtüğün konusunu dahi açma, lütfen. '' dedi, onu tekrar öpmek üzereyken. Şu an hangimizin sürtük rolünde olduğu konusunda şüpheye düşmeye başlamıştım. Zira, shin woo bir süre önce hei' nin bana ayarlamaya çalıştığı çocuktu.
Hatta bana yatakta çok iyi olduğunu bile söylüyordu ki, bu konu hakkında fazla ayrıntı düşünmem bende kusma isteği uyandırıyordu.
'' Ben de çok sıkıldım hei ama yapacak bir şeyim yok. En azından seni başkalarıyla paylaşmıyorum artık. ''
'' Yine mi aynı konu? '' diye konuşan hei' nin neden bahsettiği kafamı kurcalayıp durmaya başlamıştı. Başkalarıyla paylaşmak derken kastettikleri taehyung muydu?
'' Bu konu hakkında tavır yapacak son kişi sensin, Hei. '' dedi shin woo, tavırla. Bu sefer alttan almaya çalışan kişi hei idi ki dudaklarını shin woo nun dudaklarına bastırıp bir süre onu öpmeye koyuldu.
Kusacak gibi hissediyordum.
Hei' nin dudaklarından ayrılan Shin Woo hala aynı suratla konuşmaya başladı.
'' Kendini haklı çıkartmaya çalışma, çünkü söylediğin hiçbir söz seni haklı çıkartmayacak. ''
'' Saçmalıyorsun, Shin Woo. Her seferinde aynı şeylerden bahsetmekten sıkılmadın mı? ''
'' Ben başkasıyla sevişsem ve sen bunu bilsen, ne hissederdin? '' dediğinde kan beynime sıçramış gibiydi çünkü anladığım şey, daha doğrusu anladığımı sandığım şey benim kabusum olurdu.
Kim kiminle yatmıştı şimdi?
Hei' nin elleri hala shin woo' nun dudaklarında gezinirken, ona açıklama yapmaya çalışıyordu fakat bu konuda başarısız olduğu çok açıktı.
'' Mark ile yatmış olman hala kafamda yankılanıyor ve ben çıldıracak gibi hissediyorum. ''
Ne?
Mark, derken?
Bahsettikleri kişi benim tanıdığım mark olamazdı çünkü eğer öyle olursa tam anlamıyla bir kaosun içerisine düşerdim. Hayır, olmamalıydı.