umarım beğenirsiniz, ayrıca geciktiği için üzgünüm
kontrol de edemedim yanlışlık yaptıysam kusuruma bakmayınaffedin lütfen
oy ve yorum bekliyorum <3
Hei' ye diklendiğim günden sonra okul tarafından üzerimde gezdirilen bakışlarda büyük ölçüde değişim vardı. Örnek vermek gerekirse;
1. İnsanlar beni bir sürtük olarak görmüyordu. Bu iyiydi.
2. İkincisi, arkadaşlarımın davranışlarında da gözle görülür bir değişim vardı.
Taehyung spor salonuna gittiğini ve benim de yanına gitmemi istediğini mesajla bana ilettiğinde, eşyalarımı hazırladıktan sonra dışarıya çıkıp öylece yürümeye başlamıştım. Fakat telefonuma gelen mesaj, yerimde durmama sebep olmuştu.
shin woo: choon hee
shin woo: bana cevap vermelisin
Bu çocuk hangi yüzsüzlükle bana mesaj atıyordu bilmiyordum ama ona cevap vermek istemediğim bir gerçekti. Mesajlarına, aramalarına ısrarla dönmeyerek öylece ilerlediğimde artık aramalarına bir son vermeyeceğini bildiğimden, telefonu elime alıp açtım.
'' Ne istiyorsun? ''
'' Seninle konuşmalıyım. Bak, ben gerçekten üzgü- ''
'' Üzgünsün, evet. '' dedikten sonra alayla gülmeme engel olamamıştım.
'' Oynadığınız oyun fazla eğlenceli miydi? ''
'' Choon-Hee yapma lütfen. '' diye konuştuğunda sinirlerime hakim olamadım çünkü söylediği şey tam anlamıyla saçmalıktan ibaretti.
'' Sen neden bahsediyorsun? Bana yanaşmanın sebebi yalnızca Hei istediği içinmiş, amacın ise tam anlamıyla sapıkça. ''
Söylediğim sözün üzerine ses çıkarmayıp beni dinlediğinde içimi dökmeye devam ettim.
'' O şırfıntı beni suçlarken ardımdan oyunlar çevirmiş, üstelik taehyung' u bu zamana kadar seninle aldatmış. Ve sen de hala arayıp benimle konuşacak yüzü kendinde bulabiliyorsun. Öyle mi? ''
'' Choon-Hee, biliyorum kızgınsın ama bilmeni istediğim bir şey var. Hei' yi seviyorum. ''
'' O halde sen de, o da benden uzak durun. Anladınız mı? Bunca zaman hei için kendimi dizginlemeye çalıştım fakat bundan sonra sadece kendi hislerimi dinleyeceğim. O sevgiline söyle, bir daha bana yaklaşmasın. ''
Ardından telefonu yüzüne kapattım. Son zamanlarda yaşadığım olayların tarifi bile yoktu.
Onunla tanıştığım ilk gün bana geleceğimizde neler olacağı sorulsa, kesinlikle bu zamanı tahmin edemezdim. O hei' nin sevgilisiydi ve ben hep bu şekilde acı çekeceğimi düşünürdüm.
Yani, her canım istediğinde ona sarılıp öpebileceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. Şimdi ise durum bambaşkaydı. Eski gerginliğim yoktu.
Onun yanında mutluydum.
Spor salonuna geldiğimde üzerimi değiştirdikten sonra Taehyung' un yanına gitmiş, spora odaklanmaya çalışmıştım, fakat mümkün değildi.
Taehyung' un üzerine yöneltilen bakışlar dikkatimi bu kadar çok çekerken, sinirlerimin bozulması normaldi.
'' Ne oldu? Neden sinirli bakıyorsun? '' diye konuşan Taehyung a diktim gözlerimi.
'' Kız sana bakıyor, Taehyung. '' diye ters bir şekilde konuşurken, Taehyung hala umursamazcasına yürüyüş bandında ilerliyordu. Kim demişti ki bana, onunla birlikte spora gitmem gerektiğini?