zehn

4.7K 463 105
                                    

YORUM VE VOTE İSTİYORUM 
EN AZ 35 VOTE

Düştüğüm duruma hala inanamıyordum. Taehyung ile yurt dışına gitmek için valiz hazırlıyorduk ve bir kaç saat sonra uçağımız vardı.

Hei bizi geçirmeye geleceğini bile söylemişti. Hala inanamıyordum çünkü hei nin bu kadar rahat olması beni delirtiyordu. Onun açısından bir sorun yoktu çünkü biz yakın arkadaştık. Ama benim açımdan bakılırsa; taehyung dan etkileniyordum.

Ben valizimi toplarken koridordan tae' nin sesi geldi. '' Ben hazırım! '' 

Ona cevap vermek yerine hazırladığım valizi elime aldım, montumu giyerek çıktım odadan. Gözlerim onu bulduğunda kendine pek de özenmediğini gördüm. Normalde hep şık giyinir, doğru söylemek gerekirse manken gibi çıkardı dışarıya. 

Ama şimdi basit bir pantolon ve mont ikilisi yapmış, kafasına da şapkayı geçirmişti. 

Ona baktığımda '' yorgunum. oraya varır varmaz uyumak istiyorum '' dedi. Başımla onu onayladıktan sonra dışarıya çıktık. 

Taksiyle havaalanına giderken aklıma gelen düşünceye hak veriyordum. Yanında sevgilisi yoktu. Hei gelse muhtemelen süslenecekti ama benimle gittiği için bu pek sorun teşkil etmiyordu sanırım. 

Kafamda geçen düşünceleri duymuş gibi bana seslendi. Sanki soru sormuşum da, bunun cevabını verirmiş gibi.

'' Yanımda hei olsaydı yine süslenmezdim. '' dedi. ''  Hiç havamda değilim. '' 

Gözlerimi gözlerine dikip öylece bakarken aradan geçen elektriği kelimelerle ifade edemezdim ama bu benimle alakalıydı. 

Fazla etkileniyordum. 

Sonunda gözlerimi kaçırdığımda camdan dışarıyı izlemeye başladım. 

Havaalanına geldiğimizde topluluğun yanına gittik ve orada karşımıza hei de çıktı. Uğurlamak adına geldiği belliydi ve bizi görür görmez direk taehyung un yanına koştu.

Kollarını taehyung' a doladığında kalbimin acıdığına dair size yemin edebilirdim. Sanki bir şeyler paramparça olmuştu.

'' Seni özleyeceğim. '' diye fısıldayışı kulaklarımdan silinmiyordu. 

Tae' nin kolları hei' yi onun kadar sıkı sarmıyordu. '' Ben de. '' derken sesindeki ton fazla heyecanlı da değildi. Nedenini bilmiyordum ama belki onun açısından problemler vardı.

Sorgulamaya gücüm yoktu. 

Sonunda hei taehyung dan ayrıldığında gözleri beni buldu ve gülümseyerek bana hafifçe sarıldı. '' Erkek arkadaşım sana emanet. '' dediğinde sanki biri karnıma koca bir bıçak saplamış gibiydi. 

Gözlerim boşluğa takıldığında gülümseyerek '' tabii '' dedim. Kafamı yana çevirdiğimde üzerimde tae' nin gözlerini gördüm.

Bana bakıyordu.

Uçağın anonsu duyulduğunda ayrılmadan önce hei tekrar sevgilisine sarılıp onu özleyeceğinden bahsetti. Daha sonra uçağa bindik. 

Tae ile koltuklarımız yan yanaydı ve ben uçak boyunca gergin hissettiğimi biliyordum. Onunla birlikte uyandığımız zaman yaşadığım gerginliğin aynısıydı. 

Tuhaf hissediyordum. 

Gözlerimi ona çevirdiğimde onun zaten bana baktığını gördüm. Gözlerimiz birbirini bulduğunda gülümseyerek '' oraya gitmek için sabırsızlanıyorum aslında '' dedi. 

'' Neden? '' 

'' Çünkü güzel bir ülke. Boş vakitlerimizde istediğimiz kadar çıkıp gezebiliriz. Tabii sen de istersen? '' 

treasure | taehyungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin