MERTUN

22. Bölüm

Parlayan yıldızlarda uyanacağız
Her şeyi baştan yapacağız

*****

Beril

"O öyle doğranmaz, elini kesiceksin!"

Eren'in elinden bıçağı aldığım gibi biberleri kendim doğramaya başladım. Akşama burada toplanacaktık ve bir şeyler hazırlıyorduk. Aylardan sonra ilk defa bu kadar mutlu hissediyordum.

"Sen bana beceriksiz mi demek istedin?"

Eren'in sesini duymamla gülerek ona baktım.

"Ne alakası var canım elini kesersin diye-"

"He beceriksizliğimden doğrayamayıp elimi keseceğim yani öyle mi ?"

Eren'in ciddi olduğunu gördüğümde biberleri doğramayı bırakıp ona döndüm.

"Sen ciddi misin?"

Eren başını sallayıp gözlerini kıstı.

"Çok kırıldım."

Tam arkasını dönüp gidecekken hızla kendime döndürdüm onu.

"Şaka mısın olum sen? Elini biçersin diye şey ettim."

"Elimi biçerim diye mi şey ettin sen?"

Eren eski haline dönüp gülmeye başladığında omzuna yumruk attım.

"Ne kadar kötüsün Eren."

Bıçağı alıp tekrar biber soymaya devam ederken ellerini belime dolayıp başını omzuma koydu.

"Şaka yaptım. Ayrıca biber doğrayabiliyorum."

Ellerini elimin üstüne koyup biberleri yavaşça doğramaya başladık. Gülerek halimize baktım.

"Manyak."

"Deli."

"Beceriksiz."

"Bak olmadı bu şimdi."

Ellerini belimden çektiğinde hızla ona döndüm. Aramızdaki mesafe yok denecek kadar azdı.

"Biber doğrayabiliyorum."

Dayanamayıp kahkahayı patlattım. Datanamayıp o da güldü ve ellerini iki yanıma koyup yükünü tezgaha verdi.

"Çok mu beceriksizim?"

Kaşlarımı kaldırıp kafamı salladım.

"Tomurcuğu var diye biberin yarısını kesip çöpe attın."

"Öğret o zaman doğrusunu."

Kafamı sallayıp dikleştiğimde o da dikleşti ve bıçağı eline aldı.

"Hazırım kaptan."

Haline gülüp tezgaha döndüm. Şapşal işte.

"Evet, ilk önce malzemelerimizi bir tanıyalım. Önemli sonuçta."

Bir tane biberi elime alıp ona döndüm.

"Ne bakalım bunun adı?"

Gözlerini kısıp dalga geçtiğimi anlayınca biberi elimden aldı.

"Sen ciddi misin?"

"Aa aşkım ama deme öyle. Alt yapın yok senin."

Biberi elinden alıp doğrama tahtasına koydum. Bıçağı elime alıp yavaşça biberleri doğramaya başladım.

"Bak bunun adı biber şimdi bunları böyle doğruyor-"

Bıçağı elimden alıp tezgaha bıraktıktan hemen sonra kendimi tezgahın üstünde buldum.