Şubatta yayınlayacağım demiştim ama daha fazla dayanamadım😊
Kalbinize giren Daniel ve Veronica'nın hikayesi devam ediyor.Herkese iyi okumalar🙋😇
Kendimi hiç olmadığım kadar yorgun hissediyordum.Bedenen değil aslında.Ruhum yorgun, beynim yorgun.Bir sürü düşünceyle boğuşuyorum.Kötü düşünceler peşime bırakmıyor. Olasılıklar var birde.Ne kadar iyi şeyleri düşünmek istesem de, bir anda o lanet düşünceler beynime yerleşiyor.Ya o...? sorusunu hep soruyorum kendime ama sonunu getiremeden soruyorum.Cesaretim yok yüzleşemem bu gerçekle.Zaten iç sesim saçmala oğlum! diyor.Ne olabilir ki,en kötü onu aşağıya indirecekler ve sen 4-5 saat sonra kadınını göreceksin.Odanın kapısına gelince gözlerimden akan birkaç damlayı siliyorum. Kadınım beni görmemeli böyle.Ona moral vermesi gereken benim.Biliyorum eğer beni böyle mutsuz görürse o hasta haliyle bile beni mutlu etmek için elinden geleni yapacak.Derin bir nefes alıp kapıyı açıyorum.Kadınım uyanmış ve beni gördüğü anda hep o görmek istediğim tebessümünü gösteriyor bana.
"Bende nerede kaldı dedim içimden." Elimdeki kahve fincanını görünce " şu lanet şeyi çok özledim."
"Sabret bebeğim yakında beraber içeceğiz," göz kırptım.İçeceğiz değil mi? Beni bırakmayacaksın?
"Melissa ile konuştun mu?"
"Evet,bizimki gayet iyiymiş,uyuyormuş."
"İyi bari kıza eziyet vermesin."
"Bunun için para veriyoruz," deyince güldü.
"Tam bir iş adamısın biliyorsun değil mi?"
"Biliyorum." İkimizde birbirimize bakıp gülüyorduk. Beynimi kerimen o düşünceler tekrar geri gelmişti.
O gülen mavi gözlerini tekrar görebilecek miyim? Bana bakarken ki sıcaklığını hissedebilecek miyim? Yapma bunu kendine salak herif! İyi düşün,iyi olsun!
"Daldın yine," derken elini tutmam için bana doğru uzattı.Hemen avuçlarımın içine aldım serum takılı elini.İzin vermiyordu tamamen tutmama.Basit bir şeffat tüp aslında ama yine de engeldi bize.Ama o bir hafta sonra bize engel olamayacak bir tüp.Kadınım kurtulacak hepsinden.
"Dan seninle bir şey konuşmam lazım."
"Sonra konuşuruz."
"Yapma böyle ne olur."
"Neden söz dinlemiyorsun Veronica? Sonra konuşuruz." Hiç konuşmamalıyız aslında. Söyleceklerini duymaktan korkuyorum.Gerçekleri yüzüme vurmasından korkuyorum. Konuşturmamalıyım onu!Evet evet konuşmamalı...
"Sevgilim bundan kaçamayız.Biliyorum içinde yaşadıklarını.Bana belli etmesende gözlerindeki o korkuyu görüyorum.İnan bende aynı şeyleri hissediyorum.Sizi bir daha görememek çok korkutuyor beni."
"Sus lütfen ,böyle konuşma."
"Şimdi beni dinlemeni istiyorum ve hiçbir şey söyleme ben konuşurken sadece dinle." Çaresizce tamam dedim.Çünkü bundan kaçamazdım daha fazla.Eğer ona bir şey olursa belki de son sözlerini dinlemediğim için pişman olabilirdim.
"Belki de bugünden sonra hayatınızda..." susmuştu,gözleri kızarmış,yaralı ruhu kendini göstermeye başlamıştı. "Ona çok iyi bak,kendine çok iyi bak.Aklım burada kalmasın.Ve Dan..." gözlerimin içine baktı "benden sonra mutlu olmanı isterim o yüzden birini seversen eğer evlen."
"Sus!" Ayağa kalkmıştım.İçimdeki öfke yukardakineydi.Neden diyordum neden ona bunu verdin? O bunları haketmiyor.Onun yerine benim orada yatıyor olmam lazımdı! Hızlı hızlı nefes alıp veriyordum. Gözyaşlarım durmuyordu.Kahretsin neden durmuyorlardı ki!
"Dan?" Yumuşak sesi,sessiz odada yankılandı.Arkamı döndüm ve ona doğru yürüdüm tekrar.
"Senden başkası olmayacak benim için,başka birini kalbime sokamam,başka birini senin gibi sevemem." Söylediklerim gerçekti.Bu hayatta tek bir kişiyi sevmiştim,sadece bir kişiye tapmıştım o da karşımda duran kadına.Ondan başkası olamazdı hayatımda!
"Benim yasımı tutma Dan bu isteyeceğim en son şey.Sakın! sakın ağlama arkamdan.Kendine eziyet çektirmeni asla istemem.Senden tek istediğim miniğimize beni anlat hep, nasıl biri olduğumu bilsin yeter." Gözyaşları sel olmuştu sanki.Durmuyordu.Ona doğru eğildim ve dudağına öpücük kondurup kulağına yaklaştım. "Sana hiçbir şey olmayacak bunu aklından çıkarma.Seni burada bekliyor olacağım ve eminimki sen buraya yanıma geleceksin.Beni sensiz bırakamazsın çünkü seni buradan alıp eve götürdüğümüzde deli gibi o yatakta sevişiyor olacağız." Kadınım gülüyordu.
"Aklın hala orada ama emin ol bende çok özledim." Aklım orda değil sende Veronica.Hiç sevişmesek te olur yeter ki sen bana geri dön... Morali biraz olsun yerine gelmişti.Gözyaşlarını sildi.Odanın kapısı açılınca panik olmuştum.Hemşire içeri girdi.İkimize baktı. Sonra Veronica'ya dönüp "seni birazdan alacağız," dedi ekrandaki ölçümlere bakarken."Tansiyonun gayet iyi, nabzın da normal." Kocaman gülümsüyordu ona.Moral vermek için o da elinden geleni yapıyordu.Hemşire odadan çıkınca nabzım yükselmeye başlamıştı,hissediyordum.Vakit gelmişti çünkü.
Kendini topla Daniel Black.Kadınına gülümse! Ona hiçbir şey olmayacağına inandır ve onu mutlu yolla,İyi yolla!
"Seni seviyorum."Herkesin duymaya ihtiyacı olan anlamı çok büyük iki kelime.Ama öylesine değil doğruysa söylenmeli.Kandırmak için yalandan değil.Kadınım bunu söylerken en içten haliyle söyledi biliyorum.Çünkü aynı şeyleri hissediyoruz.İki farklı bedende de olsak ruhlarımız bir. Kalbimiz bir...
"Bende seni seviyorum bebeğim." Alnından öptüm.Kapı açıldı tekrar ,İki kişi onu almak için gelmişti. Birbirimize baktık ta ki ameliyat kapısına kadar.Burdan sonrası bana yasaktı.Kadınımla benim arama duvar ören lanet bir kapıydı aramıza giren.Üstünde kırmızıyla yazılmış Ameliyathane yazısı vardı.Ve ben nefret etmiştim bu kapıdan.Tam kapanırken "seni seviyorum Veronica!Seni burada bekliyor olacağım!" bağırıyordum duyması için.Ona moral olması için. Sonra çıkmayan sesimle kendime kendime sordum cevabını bilmediğim soruyu.
"Bana döneceksin değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"AŞK'A VEDA" --MAVİ GÖZLERİNDE KAYBOLDUM-- 2
RomanceSonsuz aşkın içine hapsolmuş bir adam ve ona delice tapan,onsuz yapamayan bir kadın.Ruhları ne kadar yara alsada birbirlerine hissettikleri aşk kaldıkları yerden devam ediyor. Aşkın gücünü fazlasıyla hissedeceğiniz, yapılacak bir fedakarlığın ölümün...