12• iki değil tek bir kalp

2K 348 120
                                    

  LANKS - Bitter Leaf 






"Yalnız olmak seni korkutmuyor mu?"

"Hayır, geri geleceğini biliyorum."

Sehun sanki değilmiş gibi daha da tedirgin olmuştu. Jongin rüyasında kimden bahsediyor bunu merak ediyordu, ancak aklına doğru sorular bir türlü gelmiyordu. Çaresizce aklına ilk gelen kelimeyi dile getirdi, soruyu ya da sesini yumuşatmayı düşünmekten oldukça uzaktı.

"Kimin?"

"..."

"Kimin geri geleceğini biliyorsun?" Tekrar etti.

Esmer olan yanıt vermedi. Sehun bir şeylerin yanlış olduğunu düşünüyordu. Onu uyandırmalı mıydı bilmiyordu. Ancak esmerin genişleyen gülümsemesiyle bir süre daha devam etmeye karar verdi. Derin bir nefes aldı. Bunu yapabilirdi.

Jess'in soruları kabuslara göre ayarlanmıştı. Şu an huzurla uyuyan gence etrafında kan, karanlık, silah seslerinden bahsedemezdi. Deniz kenarına gitmesini söyleyip, boğulup boğulmadığını öğrenemezdi. Gemileri tarif ettiremez, onlardan birine binmesini isteyemezdi. Onu arayan kimse olup olmadığını soramazdı. Takip ediliyor mu diye arkasını kontrol ettiremezdi. Bu sakin denizde yapay fırtına çıkarmak olurdu.

Soruları tekrar gözden geçirdiğinde Jongin'in kabuslarıyla yüzleşti. Korkuları Sehun'un korkularından farklıydı. Sehun aradığı bir şey olduğunu hissederken Jongin bir takip edeni olduğunu düşünüyor olmalıydı. Bu tedirgin ediciydi. Sehun Jongin'in sorununu takipçi olarak adlandırırken, Jongin'in bulunmak isteyip istemediğine dair ayrıntıları atlamıştı. Oysa Jongin kabuslarını bir takipçiyle değil, onu bulması gerektiğini düşündüğü insanla kurguluyordu.

Jongin'in yüzündeki gülümseme büyürken, sarışın olan hipnoz altındaki kendisiymişçesine o gülüşte takılı kaldı. Uzanıp kıvrılan dudaklarına dokunmak istedi. Belki hafif hareketlerle kıpırdanan kirpiklerini sevebilirdi. Sehun Jongin'i izlerken zamanın geçtiğini fark edememiş, bu süre kayıttaki cihazla belgelemişti. Esmerin yüzünden geçen karaltı diğerini kendine getirdi.

"Seni rahatsız eden bir şey var mı?"

"Hayır, yok."

"Çevrendekileri tarifleyebilir misin?"

"Evdeyim."

Sehun rahatlamıştı. Jongin yeniden onun bildiği mekana dönmüştü anlaşılan.

"Üst kata çıkıyorum."

"Üst kat" diye düşündü Sehun, Jongin yaşadığı yerden bahsetmiyordu.

"Biraz daha anlatır mısın bana, neler görüyorsun?"

"Ahşap korkuluk, gıcırdayan ahşap basamaklar..."

"Bulunduğun yeri tanıyor musun?"

"Evet."

"Nereye gitmeye çalışıyorsun, ulaşmak istediğin bir yer var mı?"

"Beni bekliyor."

Sehun yine üçüncü şahısla kalakalmıştı. Jongin kim sorusuna yanıt vermiyordu. Ona ayak uydurmaya karar verdi.

"Senden biraz daha ilerleyip, onun yanına gitmeni istiyorum."

"Çalışma odasındayım."

"O, orada mı?"

"Hayır."

"Oradan çıkmanı istiyorum."

"Neden burada değil?"

PORTRE •sekai•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin