Şarkı: Curtain (Suho söylüyor)
Buseden
Banyodan çıkıp üstümü giyinmeden önce baş havlusu aradım ve bilin bakalım noldu yoktu baş havlusu. Sehun'a baş havlusu getirmesi için mesaj atıp üstümü giyinmeye başladım. Tam tişörtümü giyinecektim ki Sehun elinde havluyla içeri daldı.
Ah... Şey... Ben özür dilerim, dedi arkasını dönüp giderken.
Sorun değil, dedim ve üstümü giyindim.
Havlumu vermeyecek misin?
Unutum deyip bana doğru geldi.
Havluyu elime verip gidecekken aniden dudaklarıma yapıştı. İlk başta donup kalsamda sonradan gözlerimi kapatıp karşılık verdim. Yarım saniye kadar öpüştükten sonra ayrıldı.
Saçlarını kurutup aşağı gel dedi ve gitti. Bende dediği gibi yapıp aşağı inecekken aynada gözlerim dudaklarıma takıldı. İlk öpücüğümü almıştı. Kızmamıştım bana sormadan öptüğü için zaten bir gün olacaktı bu. Ben tamamıyla onundum. İzin almasına gerek yoktu. Kendi kendime ergence şeyler yapmadan aşağı indim.
Sehundan
Acaba kızmışmıydı? Kızmamıştı bence. Hem kızsaydı niye karşılık versindi ki. Vermezdi. Sadece havluyu verip geri dönecektim. Planımda yoktu öpmek. Geldiğini görünce düşüncelerimden uzaklaşıp ona döndüm.
Geldin mi?
Geldim, deyip yanıma oturdu hata başını dizime koydu.
Napalım?
Film izleyelim.
Tamam dedim ve korku filmi açtım. Ona bakıp gösterdiğimde onaylamıştı.
Yerime geçip oturdum ve yeniden başını dizime koydu. Filmin başlarında korkmasa bile ortalarında korkup arkasına dönmüştü. Filmi kapatıp ona bakmaya başladım. Filmin kapandığını anlayıp gözlerini açıp bana baktı.
Neden kapatın?
Korktuğun için.
Ben korkmam ki.
Yaa tabi tabi.
Biz böyle atışırken kapı çaldı.
Gidip kapıyı açtım ve gelenler bizimkilerdi. Ece sinirliydi bunun farkında tek ben değildim.
Ben odama gidiyorum. dedi ve gitti. Buse de arkasından. Hepimiz koltuğa oturduğumuzda konuşmaya başladım.
Ece niye sinirli?
Büyükanneme gittik, dedi ve gülmeye başladı.
Bu neden gülüyor? diye sordum.
Ece'yi sürekli Baekhyun hyunga ayarlamaya çalıştı. Ece de abim gibi görüyorum falan dedi benim sevgilim var diye birşeyler dedi. Büyükannesi devam edince de Ece'nin sinirleri attı.-Kai
Keşke orda olsaydım, dedim.
Buseden
Ece noluyor?
Baekhyun oppanın büyük annesine gittik ve sürekli beni Baekhyun'la yapmaya çalıştı. Sinirlerim gerildi ya.
Sakinleş bi ve Türkçe konuşmayı da bırak.
Sinirlendiğinde Türkçe konuşuyordu.
Tamam sakinim ben.
Ardından Chanyeol odaya girdi.
Buse çıkar mısın odadan?
Tabi çıkarım.
Eceden
Chanyeol'un odaya gelmesi şaşırtmıştı beni. Yanıma oturup konuştu.
Ece'm?
Efendim oppa.
Sen iyi misin?
Evet, iyiyim. Sadece biraz sinirlerim bozuldu. Seninle çıktığımı üstüne basıp 10 milyon kez söylediğim halde aynı şeyleri söylüyor.
Tamam sakinleş, dedi ve sarıldı.
Seni seviyorum oppa.
Bende seni seviyorum güzelim.
Dedikten sonra ayrıldı.
Öhö öhö!
Öksüren kişiye baktığımızda Baekhyun'du.
Eceeeeee~~
Efendim.
Kızmadın demi?
Hayır kızmadım.
Peki o zaman ben gidiyim. Yoksa Chanyeol beni dövecek.
Peki görüşürüz, dedikten sonra gitti.
Aşağı inelim mi?
Burada seninle kalmak istiyorum, dedim.
Peki der demez içeriye D.o. girdi.
Anlaşılan baş başa kalamayacaktık. O yüzden Chanyeol gitti.
Ece
Seninle dışarı çıkalım mı?
Olur, çıkalım.
O zaman hazırlan ve gel.
Tamam, dedim ve hazırlanmaya başladım. Üstüme kot ceket altıma da kot pantolon ve sporlarımı giyip aşağı indim.
Ben hazırım çıkabiliriz.
Bende hazırım hadi çıkalım.
Tamam bende hazırım.
Nereye gidecektik bilmiyordum.
Oppa?
Efendim.
Nereye gideceğiz?
Market alışverişine.
Cidden mi? Sen bana birşey demeden alışverişe mi götürüyorsun?
Sormadın.
Haklıydı. Sormamıştım. Sevmediğimi bile bile niye ben ya. Chanyeol'u gönderecektim evlenince de. Vazgeçtim onunla giderdim. Mümkünse evden dışarı çıkmasın diye kendimde giderdim.
Neye gülüyorsun?
Bişeye gülmüyorum.
Tabi tabi.
Sonunda gelmiştik. Tabiki de bubble tea almıştım çoğunluk olarak. Önceden de dediğim evde kalmıyordu. Sehun, Luhan oppa ve ben bitiriyorduk. Sonunda alışverişi tamamlamış ve eve doğru yol almıştık. Eve geldiğimizde Buse beni odaya çekiştirmişti.
Noluyor Buse?
Sehun beni... öptü.
Ne? Oha tebrikler.
Teşekkürler. Siz ne zaman öpüşceksiniz?
Bilmiyorum. İstemediğimi sanıyor ama istiyorum.
O zaman söyle.
Kendi anlasın.
Peki sen bilirsin.
Aşağıdan kızlar yemeğe diye bağırıyorlardı. İlk Buse aşağı indi sonra da hazırlanıp ben aşağı indim.
Yemeklerimizi yedikten sonra herkes eline bubble tea aldı ve televizyonun karşısına geçti. Beraber vakit geçirdikten sonra herkes kendi yatağına gitti bugün yorucu bir gün olmuştu ve uyumak hakkımızdı.
--------
8 Mart Dünya Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun. 💕💕
