İlk Davam: Kuyu Prensesi

Bölüm 17

"Bizler bu hayatın merkeziyiz. Ölüm - yaşam çizgisinin en koyu ve belirgin hattıyız. Bizler gecenin kuzgunları gündüzün gören gözüyüz. "

Sağ eliyle çenesini okşadıktan sonra yüzünde tebessüm belirdi. Ellerini masada birleştirdikten sonra:

"Çok eski zamanlardan bu yana işlerimizi gizli yapardık. Çoğu derin mafya mensupları dahi varlığımızı bilmezlerdi. Ama artık öyle bir dünya yok. Çoğu devletten güçlüyüz. Ve çoğu devleti yıkabilir, yenilerini kurabiliriz. İşte bu yüzden varlığımızı göstermekten korkmuyorum! "

Paul bakışlarını keskinleştirdikten sonra derin bir nefes aldı ve her bir adamının gözüne bakarak konuşan patronuna odaklandı.

Grisha ise soğukkanlılığıyla normal bir konuşmayı dinliyormuş edasında rahattı. Sol eliyle saçlarının arasından parmaklarını geçirdiğinde genç patronun gözüne ilişti. Gür ses tonuyla yutkundu:

"Sadece karanlığın değil, gündüzünde elimizde olması yeni hedefimizdir. Yerinde sayan hiçbir unsuru, varlığı ve yahut insanı sevmem. Hayatlarınızda belki de hatırladığınız ilk karşılaşmanızdır. Ancak her biriniz aynı eğitimi aldı, burada aynı havayı soluyarak bu günlere geldi! "

Ayağa kalktı ve derin bir nefes aldıktan sonra masanın etrafında oturan adamlarının arkasından usulca yürümeye başladı.

"Yüzümü asla unutmayın, en ufak yanlışınızda ölümünüz elimden olur. Ben eskilere benzemem, benden sonra geleceklerde bana benzemez. Bu savaş sadece yaşam savaşı değil, artık bunun farkında olduğunuzu düşünüyorum. "

Pencerenin kenarına doğru yürüdüğünde yağan yağmuru gördü ve gözlerini kısa bir anlığına kapadı. Derince iki nefes aldıktan sonra gözlerini açtı ve:

"Dağılabilirsiniz. Grisha sen bekle..."

Grisha kaşlarını çattıktan sonra yutkundu ve ayağa kalktı. Patronunun hemen sağ arka köşesine gelecek şekilde yerini aldıktan sonra:

"Buyurun efendim."

"Ruslar canımı sıkmaya başladı Grisha. Artık onlara kimin patron olduğunu göstermenin zamanı geldi."

Pencereden önünü döndükten sonra ellerini cebine koydu ve kendisini pür dikkat dinleyen Grisha'ya tebessüm etti.

"Merak etme ben bu dünyada ki kimseyi yok etmek gibi bir gaye taşımıyorum. Yaramaz çocuk gibiler Grisha eğitilmeye ihtiyaçları var. "

"Bizim farkımızdalar daha doğrusu bir casustan haberdarlar ama kim olduğunu tam bilmiyorlar. Araştırmanın neticesinde başka birisinin adı çıkacağından hiç kuşkum yok. Ben işimi düzgün yaparım."

"Senden Ahmar Orlov'u öldürmeni istiyorum."

"Ahmar Orlov ölürse başa Alek geçer."

"Evet, biliyorum. Eğer Alek de Ahmar Orlov gibi olursa onu da öldüreceksin Grisha..."

**********************************************

Aşk kaybedilmek üzere olunan nadide bir inci mi? Dünya üzerinde süre gelen milyonlarca savaştan bir savaş olan insanın iç muhakemesi en derin örneklerinden birisidir.

Sessizlik hükmettiği odada aldığı nefesler yankı bulurken Ceylin usulca pencereye yaklaştı. Gözünün alabildiğince yeşil ve gökyüzünün maviliğinin eşlik ettiği güzelliğe odaklandı.