Birine ithaf yapacaktım ama unuttum. Özür dilerim. Kafam kendinde değil bu aralar. Affet ya da kendini hatırlat lütfen😢
Daha önce buraya geldiğimde neler yaşadığımı aklımdan sadece bir kez geçirdim ve serin serin eser rüzgarda dağılan saçlarıma aldırmadan Shawn'ın arabasından inip o gece Shawn'ın yaptığı gibi uçuruma doğru yürümeye başladım.
Onun gibi onu denemeyecektim ya da benim önemseyip önemsemediğini şu an olsun merak etmiyordum. Sabahtan beri de umurumda olmamıştı bu konu. Çünkü aklımda dolanan tek şey Shawn'la şu an burada baş başa olmam ve bunu herkesin biliyor olması. Zor olan matematik sorusunun yanlış yoldan çözülüp doğru sonuca ulaşılması gibi hissediyordum kendimi. Yanlış yol ben, sonuç ise Shawn'dı.
Uçuruma yaklaşıp aşağıya bakmadan olduğum yere uzandım ve ellerimin altında ezilen çimlerin üzerinde ellerimi gezdirdim. Bulunduğum yerden midir yoksa bugün yaşadıklarım mıdır bilemeden ruhumu havada sallanıyormuş gibi hissediyordum. Bir şekilde özgürdüm ve mutluydum. Yanımdaki insanlar her ne kadar bundan hoşnut kalmasalar da ya da kalmayacaklarını bilsem de bunu umursamadan Shawn'ın yanıma uzanıyor oluşuna seviniyordum. Nedense uzun zamandır kazandığım en karlı şey olarak görüyordum Shawn'ı.
Benimle birlikte aynı hareketleri yapıp parmaklarımızı birbirine dokundurduğunda düzelmeye henüz başlamış olan suratıma güzel bir gülücük kondurmayı başaran Shawn'dan bunu hiç saklamadım. O da aynı şekilde gülümseyerek doğruldu ve birkaç adım emekleyerek yanıma kadar geldi. Bulunduğu yerden dudaklarıma oldukça yoğun bir öpücük bırakırken ellerim boynuna dolandı. Tamda istediğim buymuş gibi davranması öyle hoşuma gidiyordu ki en başında onu öperken neden ağlıyor olduğumu bile şu an açıklayamıyordum. Shawn'la birlikteliğimden kesinlikle keyif alacaktım. Beni kesinlikle mutlu edecekti ama tıpkı bu sözü gibi diğer sözlerini de tutacak diye aklımın bir tarafı hala alarm veriyordu.
Dediği gibi kalbimi kırabilirdi. Beni paramparça edebilirdi. Ondan sonra düzelemeyecek kadar kötü olabilirdim ama şu an bunları düşünmek istemiyordum. Shawn karşımdaydı ve sanırım şimdilik bu bana yeter de artardı bile.
Küçük ve olumsuz bir mırıltıyla dudaklarımdan ayrılıp kaşlarını çattığında neler olduğunu anlamadım. Güzel öpüşemiyor muydum? Cidden hoşuna gitmemiş miydim?
Ellerimi yavaşça omuzlarından kaydırıp indirdiğimde hızla bir bileğimi tutup sertçe bana bakmaya devam etti. "Neler oluyor?" diye sorduğum sorudan bile anlaşılabilirdi şu an korkuyor olduğum. Shawn aniden değişirken tepkileri korkutucu oluyordu ve bu fark ettiğim ilk an değildi ne yazık ki. Bunu bile bile Shawn'ı seçmiştim ben.
"Fazla g-"diyemeden başını sallayıp aklındaki bir sonraki kelimeyi kovan Shawn tuttuğu bileğimi tekrar boynuna getirdi ve dudaklarıma çökmeden önce "Devam et." dedi. Ne olduğunu anlamadım ve bu birkaç saniye düşünmeme neden olmuştu. Shawn'ın istekli dudakları ve kalbimin bunu sonra düşünmem gerektiği hakkındaki konuşmaları yüzünden diğer elimi de Shawn'ın boynuna getirip ensesini okşamaya başladım. Öpücüklerine geç karşılık verdim diye biraz pişmanlık duysam da sanki hatamı telafi etmek ister gibi karşılık vermeye başladım.
Biraz kıpırdanıp sol kolunu ve bacağını üzerimden geçiren Shawn artık üzerimde köprüymüşçesine dururken kalbimin olması gerekenden daha hızlı çarpmaya başladığını hissettim. Yanaklarımın yanıyor olması ise tamamıyla benden habersiz gerçekleşmişti ve gerçekleşmeye devam ediyordu.
Yavaşça üzerime bütün ağırlığını koymaya hazırlanan Shawn yüzünden kalp krizi geçirmeden önce dudaklarından ayrılıp nefessiz kalmış gibi derin nefesler almaya başladım ve en sonunda pes edip sol yanıma yıkılan Shawn bana bakarak gülmeye başladı.
"Cidden benden bu kadar hoşlandığını bilmiyordum. Neden erkenden gelmedin sanki?" diye soruşu bir sızlanış şeklindeydi ama nedense bunu samimi bulmuyordum ama buna da şu an aldırasım ya da umursayasım gelmiyordu.
"Aaron vardı."dedim oldukça alçak çıkmış sesimle. Verecek cevap mı bulamadı yoksa buna cidden üzülüyorum diye kendi kafasında en uygun cümleleri mi aradı bilmiyorum ama bir süre konuşmadı ve o konuşmadıkça Aaron'un son bakışı beynimi doldurmaya devam etti. Cidden onu orada bırakıp gitmek zorunda mıydım sanki?
Benden tarafa dönüp eline başını koydu ve boştaki diğer elini karnıma getirip yavaş hareketlerle okşamaya başladı Shawn. "Aşık mıydın ona? Yoksa aranızdaki şey arkadaşlık mıydı?" diye sordu. Böyle bir soru beklemiyordum ama şaşırmamıştım da. Konu Aaron'a elbette varacaktı ama ne bileyim... bu açıdan dönmesi düşünmeme neden oluyordu. Daha fazla üzüyordu.
"Sonuçta öpüştün onunla. Sevip sevmediğini anlamış olmalısın."diyen Shawn'ın karnımın üzerindeki elinin üzerine elimi koyup tuttuğum nefesi serin havayla buluşturdum. "Öpüşmedik. O beni öptü. Bense... bitmesi için bekledim." dediğim kaşlarını çattı. "Neden ama? Kütüphanede sizi gördüm. Onun sana dokunmasından hoşlanıyordun. Gülümsüyordun. O ise... seni kesinlikle seviyor." deyip güldüğünde Aaron'la üstü kapalı dalga geçiyordu. Sadece bunu gizlemek için bir kaç cümle kurmuştu ve bu hoşuma gitmemişti. Aaron'u her ne kadar onun istediği biçimde olmasa da çok seviyordum ve birisinin bu denli konuşması beni üzüyordu. Onu birine karşı savunacağım kişi Shawn olunca sesimi çıkaramıyordum. Sessiz kalmaksa hoşuma kesinlikle gitmiyordu.
Doğrulup karnımdaki elini çektim ve üzerimdeki çimleri temizleyip ayağa kalktım. "Beni evime götürebilir misin?" diye sordum. Ani duygu değişimime şaşıran Shawn yattığı yerden toparlanıp "N'oldu birden?" diye sordu. Cevap vermek yerine omuz silktim. "Bilmiyorum. Beni evime götür." deyip arabasına doğru yürümeye başladığımda koşarak arkamdan geldi. Umarım konuyu daha fazla uzatmazdı ve ilkgünden tartışmaya başlamazdık. Cidden bunu istemezdim. Beni diğer kızlardan ayırmaya çalışan birine diğer kızların yaptığı gibi davranmak istemiyordum.
Kolunu omuzuma atıp beni sıkıca kendine çeken Shawn "Eğer verdiğin karardan pişmanlık duyuyorsan çok geç. Senden sıkılana kadar benimsin." dedikten sonra gülerek başıma bir öpücük bıraktığında ellerimi beline doladım. "O halde pişman olacağım şeyler yapma." dediğimde o da güldü.
"Kim bilir! Kontrol et beni!"diyen Shawn'a garipçe baktığımda umursamadı ve beni arabaya bindirdi.
Bu ara her şey kısa oluyor ya, hayatımı düzene sokmakta zorlanıyorum gençler. Kusura bakmayın ve önermek istediğim bir Shawn kurgusu var. Don't want your love. Bunu mutlaka okuyun, bayılıyorum ben o hikayeye hbdbdbdh bi de yorum yapın. Yazar yorum yapanlara arada ithaf yapıyor. Bence harika 😍❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruin ? // Shawn Mendes
FanfictionAğlamamak için derin bir nefes aldığımda elimde olmadan bir hıçkırık kaçırdım ve Shawn'ın eli anında yanaklarıma inip beni sakinleştirmeye çalıştı. Gözlerimden istemsizce akan yaşları Shawn gülümseyerek silerken daha beter olacağını biliyordum. "Sad...