BETTER TOGETHER // Yoonkook // TaeMin // Namjin //

WONHO

~~~~~~~~~~~Jimin'in ağzından~~~~~~~~~~~

Dün geceyi bir türlü unutamıyordum. Taehyung benden hoşlandığını söylemişti. Yatağımdan kalktım. Bu gün şirkete gitmem gerekiyordu. Park Holding olarak bir ihaleye katılmam lazımdı. Imzalamam gereken dosyalar vardı. Sıcak bir duşa girdikten sonra üzerime siyah takımlarımı giymiştim. Bugün gömleğimde siyahtı. Ayağıma siyah rugan ayakkabılarımı da giydikten sonra koluma saatimi taktım. İşaret parmağımada üzerinde yılandan J harfi olan yüzüğümü taktıktan sonra tamamdım. Aşağı indiğimde kahvaltı sofrası hazırdı. Annem bardaklara portakal suyu koyuyor babamda gazete okuyordu. Jackson telefonuyla ilgileniyordu. Ben geldiğimde kahvaltımızı yaptık.

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

Şirkete gelmiştim, içeri girdiğimde herkese selam verip odama çıktım. Min Ah'tan sert bir kahve isteyerek odama girdim. Kahveyle birlikte önüme gelen dosyaları incelemeye başladım.

》》》》》》

Yaklaşık 5 saatte girmem gereken toplantıları ve imzalamam gereken evrakları halletmiştim. Odama gelip koltuğuma oturarak kararmaya yüz tutmuş havaya baktım.(odanın bir duvarı komple cam).

Tüm şehir ayaklarımın altındayken kendimi iyi hissediyordum. Kapının çalmasıyla 'gel' komutunu verdim. Sandalyem ve ben hala cama dönüktük. Kimin geldiğini bilmiyordum, arkamı döndüğümde istemsizce gerilmiştim. Gelen kişi Wonho'ydu. Düşman şirketin tek varisi. Neden geldiğine gelirsek yaklaşık 2 yıldır katıldığı bütün ihalaleri benim yüzümden kaybediyordu. Şirket batma seviyesine kadar gelmişti fakat bir şekilde Başka bir şirket Wonho'nun şirketine ortak olmuş ve onu o durumdan kurtarmıştı.

"Ne istiyorsun?"

Otoriter ve soğuk sesime karşı alayla sırıtarak konuştu.

"Yine bir ihaleye katılmışsın?"

"Evet."

Gözlerimizi birbirinden hiç çekmeden konuşuyorduk. Ikimizde birbirimizden deli gibi nefret ediyorduk. Şuan iki şirket adamı gibi konuşmamız komik bi durumdu.

"O ihaleden çekilmelisin."

"Kaybetmek şimdi mi zoruna gitmeye başladı?"

Bunu bir soru olarak değilde bir hakaret olarak söylemiştim.

"Hayır seni uyarmaya geldim, ama sen ukalalığından ödün vermiyosun yine."

Kafamı salladım gülerek.

"Formumdayım."

"Buraya gelmemin sebebi seni uyarmaktı. Biz bu ihaleye katılmıyoruz çünkü Sehun'un şirketi bu ihaleye katılıcak."

Ne Sehun mu?

"2 sene aradan sonra mı?"

Sesimdeki şaşkınlığı saklayamamıştım. Ihaleye katıldığ zamanlar yani en sonuncusu 2 sene önce olandı. Ihaleyi kaybettiğinde kazanan şirketin sahibini tehtid etmişti ve geri çekilmediğindeyse ailesinden birine zarar vermişti. Kolu heryere uzandığı için polisler birşey yapamıyordu.

"Evet Jimin. Bu yüzden bu ihaleden çekilmeni öneririm. Seni sevmiyorum hatta senden nefret ediyorum ama güzel kız kardeşine bir zarar gelmesini istemiyorum."

Se Na'ya aşıktı, bana olan nefreti de bu yüzdendi. Asla onun gibi birinin yanına kardeşimi yaklaştırmadım. Izin vermedim. O hırsın beden bulmuş haliydi.

"Sana neden inanıcak mışım? Sen sahtekar ve dolandırıcı bir insansın. Ayrıca kız kardeşim evlenicek. Onun adını ağzına alma yoksa o ağzını sikerim."