ŞARKI SÖZLERİ

63 3 0
                                    

~~~~~~~~~~~Jungkook'un ağzından~~~~~~~~~~~~

   Odaya çıktığımızda aynadan kendimize baktık. Her yerimiz renkli tozlarla kaplıydı. Yoongi çok güzel görünüyordu. Aynadan ona baktığımı görünce gülümseyerek bana döndü. Bende onun gibi yaptım. Elleri tişörtümün eteklerini kavrayıp bir çırpıda çıkardı. Bende onun üstündekileri çıkardım. Pantolonumu çıkarıp onun çıkarmasını bekledim. Ikimizde yarı çıplaktık ve ayakta öylece birbirimize bakıyorduk. Gözlerindeki parlaklık gecemi aydınlatabilecek cinstendi. Dudaklarıma bir buse kondurup elimden tutarak odanın banyosuna yöneldi. Konuşmuyoruk, sessizdik. 

Banyoya girdiğimizde küvetin içinde ayaktaydık. Suyu açıp başlıktan gelmesini sağladı. Renkli tozların delikten gidişini izledim bi süre. Daha sonra Yoongi bana sarıldığında bende ona sarıldım.

"Jungkook."

Fısıldamıştı. Cevap vermedim. "Sen çok güzelsin."

Dudaklarımı omzuna bastırdım. O da çok güzeldi.

"Tanrı'nın bana 'bak seni unuttum sanıyorsun, ama seni unutmadım.' Deme şeklisin."

Bu dedikleri çok hoştu. Kalbim çok hızlı atıyordu ve hala suyun altında sıkıca sarılıyorduk.

"Seni kaybetmeyi hiçbir şekilde göze alamam. Hayatımda ilk defa birşeyi doğru beceriyorum. Seni kaybedemem."

Niye böyle düşünüyordu ki? Beni kaybetmeycekti.

"Kaybetmeyeceksin, Yoongi."

Uzaklaşıp bana baktığında hayatımda bir daha böyle manzarayı nerde görebilirim diye düşünüyordum. Islak saçları anlına yapışmıştı, beyaz teninden 'ben burdayım' diye bağıran köprücük kemikleri harika bir görüntüydü. Gözleri koyulaşmış ve ıslanan kirpiklerinin arasından direk gözlerime bakıyordu. Üzerime eğilip dudaklarımı öpmeye başladığında hiç düşünmeden karşılık veriyordum. Üzerimizde boxerlarımız vardı ve sırılsıklam olmuşlardı. Dudaklarını aralayıp dilini benim dudaklarımda gezdirdi. Dudaklarımı aralayıp dilinin girmesine izin verdim. Dili dilimle dans ederken bir farklılık yapıp dilini ısırıp emmeye başladım. Boğuk bir inleme sundugunda kalbim iki kat daha hızlı atmaya başladı.

Dudaklarımız ayrıldığında kenardan şampuanıma ulaştı ve saçlarıma sıktı. Daha sonra kendininkine. Benim saçlarımı köpürttükten sonra bende onunkileri köpürttüm daha sonra komiklik olsun diye ikiye ayırıp yapıştırdım. Bunun üzerine de gülümsediğinde oldukça komik olmuştu. Gülmeye başladığımda Yoongi sadece sırıtıyordu. Eliyle saçlarını bozdu ve duruladı. Ben hala karnımı tutarak gülüyordum. O kadar çok gülmüştüm ki yanaklarım ve karın kaslarım ağrımıştı. Yoongi vücudumu liflerken ara da bir o tipi aklıma geliyor gülüyordum.

Daha sonra ben onun vücudunu liflemeye başladım. Ona daha çok dokunabilmek için lifi bırakıp göğüsünde omuzlarında karnında ellerimi gezdirdim. Pürüssüz teni çok güzeldi. Ikimizde durulandığımızda havlularımızı belimize sardık. Daha sonra havlunun altından ıslak boxerını çıkarıp kirli sepetine atınca onu taklit ettim. Komidinden altımıza temiz boxerlar giydikten sonra havlularıda sepete atmıştık. Birbirimizin nefes seslerini dinliyorduk. Çok fazla konuşmamıştık ve bu oldukça güzeldi. Eşortmanlarımızı giyip aşağı inmiştik. Saçlarımız ıslaktı. Hazır masayı görünce bizde oturduk. Taehyung bize bir kere baktıktan sonra tabağına bakarak konuşmaya başladı.

"Sanırım sizde beraber duş aldınız."

Ben hızla "hayır!" Derken Yoongi koluma yavaşça vurup kızarmamı sağlayacak cümleyi kurdu.

"Evet, beraber duş aldık."

Alttan Yoongi'nin bacağı cimcikliyordum. Her defasında bana bakıp piç gülüşünü atıyordu.

BETTER TOGETHER // Yoonkook // TaeMin // Namjin //Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin