8) KİMLİK

403 149 337
                                    

İYİ OKUMALAR

Bir kara delik vardı ve Lavinya onun içerisinde sürükleniyordu. Tek çıkış yolu vardı o da ölümdü. Ya kendisinin ölümü ya da ortalıkta dolanan bu katilin ölümü olacaktı ama her şekilde kurtuluş ölümdü.

"Lavinya toparlan artık senin kendini bırakmak gibi bir imkanın yok." Sert çıkan ses tonun sahibi ne kadar doğru söylese de Lavinya kendisine gelemiyordu. En yakın arkadaşlarından birisini kaybetmişti hem de kendisini öldürmek isteyen katil öldürmüştü.

"Benim yüzümden." diye bildi sadece. Şuanda Araf'ın evinde salonunda dizlerini kendisine çekmiş sarsılarak ağlıyordu. Araf ise elinden bir şeyin gelmemesini acısıyla ayakta, ellerini saçlarına daldırıp duruyordu. Dün bir şey bulduğunu söylediğinden sonra Lavinya ya ulaşamamıştı. Bugün sabah onu aradığında sonunda telefon açılmış nerede olduğunu söyleyip onu almasını istemişti.

Araf olanları ilk başta anlayamasa da sonradan Lavinya'nın anlattığı kadarıyla çözmüştü. Lavinya da yaklaşık bir saattir onun evinde ve ağlıyordu. Söylediğine göre Erdem'in öldürüldüğünü öğrendiğinde bayılmıştı ve o saatten beri hastanedeydi. Şu anda çıkmasına da ailesi izin vermemişti ama iyi olduğuna ikna edip çıkmıştı ve yavaş yavaş sakinleştiricinin etkisi de geçmeye başlayınca kendisini ağlamaya vermişti.

"Lavinya bana bak!" deyip Lavinya'nın yüzünü ellerinin arasına alıp kendisine bakmaya zorladı.

"Sen benim yanımdasın. Sana asla bir şey olmasına müsaade etmem anladın mı?" Lavinya iç çekip kekeleyerek konuştu.

"Ama onların yanında yoksun. Onlar benim yüzümden ölüyor." Araf, Lavinya'nın gözyaşını silip yanına oturdu ve Lavinya'nın başını omzuna yasladı.

"Senin suçun olamaz. Eğer senin suçun olsaydı onları öldürme sebebini bilirdin. O bir katil canının istediğini öldürüyor ya da geçmişle bağlantısı olanı." Lavinya'nın ağlaması Araf'ın kurduğu son cümle ile kesildi. Farkında olarak ya da olmayarak bir şeye parmak basmıştı.

"Geçmişle bağlantısı olan kişiler?" Araf'ın omuzundan ayrıldı elleriyle gözyaşlarını tekrardan silerek zorda olsa gülümsedi.

"İşte bu. Eğer Nihal'in ve Erdem'in bu işle bir ilgisi varsa onlarında geçmişini araştırmamız bizi olaya daha çabuk ulaştıracak." Araf söylediği şeyin farkına yeni varmıştı. Lavinya kesinlikle haklıydı ve bu kızı çok yanlış tanıdığını fark etti. Lavinya aptal değildi sadece onun yanında biraz heyecanlanıyordu ve sebebini de çok iyi biliyordu.

"Haklısın." Lavinya ve Araf çok yakındılar. İkisi de birbirinin gözlerinin içine bakıyordu sanki onlar için zaman durmuştu ama evde yankılanan o ses bütün büyüyü bozmuştu. Zil çalmıştı ama Araf kimseyi beklemiyordu. Yavaşça kalkıp kapıya doğru yürümeye başladığında Lavinya da arkasından ona bakıyordu.

Araf kapıyı açtı fakat hiç kimse yoktu biraz etrafa bakındı ve tekrar kapıyı kapatırken dikkatini kapıya yapıştırılmış olan kağıt çekti. Kağıdı eline alıp okuduğunda kaşları çatıldı. Çenesini sinirle o kadar çok sıkıyordu ki neredeyse dişleri kırılacaktı.

KİME YARDIM ETTİĞİNE DİKKAT ET ARAF KUTER

İşte kağıtta bunlar yazıyordu ve Araf'ı sinirden deliye çevirtecek kelimeler bunlardı. Bu kişi her kimse Araf'ı da tanıdığı kesindi ama yürek mi yemişti de Araf'ı karşısına alıyordu?

"Araf?" İçeriden gelen Lavinya'nın sesiyle ellerindeki kağıdı buruşturup arka cebine tıktı ve içeriye girdi.

"Hiç kimse yok." dedi bütün soğukkanlılığıyla ve gelip Lavinya'nın çaprazındaki koltuğa oturmuştu. Lavinya da başını sallayarak onaylamıştı Araf'ı ve onu izlemişti. Biraz olsun toparlaya biliyordu kendisini.

VAHŞET / GÖLGEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin