Ben tüm bunları düşünürken taksiye binmiştik ve taksi büyük bir konağın önünde durdu.
Arabadan inmemle kapıda dikilen iri cüsseli korumaların bana bakışları ben kızlardan hoşlanıyorum ama bir erkekle evliyim aseksüelim ama kocama aşığım demişim gibiydi.
Babamı gören korumaların bakışları tek tek yere döndü ellerini önlerinde birleştirip hoşgeldin ağam dediler.
Babamın arkasından konağa girmemle bir silahla burın buruna gelmem bir oldu, seslice bir yutkunmadan sonra gözleirm silah tutan adama yöneldi 'yarabbim öleceksem bunun elinde öleyim' derdim normal bir zaman olsaydı fakat şuan Mardindeyim ve burnumun direğinde bir silah var.
Gözlerimi kapatıp yapacaklarımi tekrar tarttıktan sonra gözlerimi açtım annemle göz gözeydim (çok göz kelimesi geçmedimi sizcede :D) annem yapacağını anlamış olacak ki bana gözlerini pörtleterek kafasını sağa sola salladı bende gülümseyerek yapıcam dercesine göz kırtım ve yerimde hızlı bir şekilde bir tur dönerek silaha arkadan sağ ayağımın altıyla bir tekme attım ve yere düşen silahı hızlıca elime aldım.
Bir kaç saniye silahı gülümseyerek inceledikten sonra adama silahı doğrultmamla 20 adam silahlarını çıkartarak etrafımızı çevreledi anın şokuyla "anasının amı" dememle zaten bende olan gözler biraz daha dikkatle bana bakmaya başladı.
Boşta kalan elimle ağzımı kapatarak bir iki adım geriledim "şey yani n güzel bir karşılama bu"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZİNDAN -bir töre hikayesi-
General FictionMardin güzel şehir... İçinde binlerce kadının çığlıklarını yaşatan ey güzel Mardin.. Töreye kurban gidip sesi duyulmayan kadınların şehri Mardin.. O sessiz çığlıklar ne zaman duyulacak Mardin? 14 15 yaşlarında olan küçük kadınların sesi ne zaman duy...
