22.Bölüm

16.5K 499 48
                                    

Baran'dan

"Baraaan hayatım"

"Kızım kaç kere söyleyeceğim şöyle cıvık cıvık kelimeleri sevmiyorum diye"

"Ne yapayım dayanamıyorum"

"Ne var Seda"

"Diyorum ki yemeğimizi hemen yesek sonra çıkıp şu yatağı değerlendirsek?"

"Seda sana bu yatağa dokunma demedim mi yanından geçerken bile bacağın değmeyecek ayrıca bu evde yemek saati var 2 saat sonra yemek yenecek"

"Çok acıktım ama" dedi göbeğini ovalarken

"Tamam hadi in aşşağıya" diyerek poposuna bir şaplak attım.

Munzur bir gülümseme gönderirken
"Tamam inelim ama yatak değerlendrmek hoş olurdu"

"Seda uzatma"

Poposunu sağa sola kıvırtırken aşşağıya doğru inmeye başladı.

O yemek odasına giderken bense mutfağa ilerledim Fatoşa yemeği hemen hazırlamasını söyledim

"Zaten hazır ağam da yemek saatine var daha"

"Haddini bil Fatoş ben şimdi yemek istiyorum"

"Peki ağam"

Yemek salonuna ilerlediğimde Fatoş hemen servisleri açmaya başlamıştı. 10 dakika içerisinde yemeğe başlamıştık bile.

"Hayatım neden 4 kişilik servis var masada"

Bakışlarımı Fatoşa yönettiğimde
"Ağam hanımağamı da uyandıracaktım"

"Uyandırma hanım ağanı falan"diye kestirip attım.

"Dğer serviste benim için" Fatoşun söylediği şeyle
Seda pençelerini çıkarttı.

"Ne yani bi hizmetliyle aynı masadamı oturacağım aynı sınıfın insanı bile değiliz laubaliliğe bak"
Diye sinirle kişnedi.

"Şey kusura bakmayın ben.. ben Afra'la hep birlikte yerim alışmışım özür dilerim ağam"

"Afra'yla aynı masadamı yiyorsunuz?" diye sorsuğumda

"Evet ağam" Alçak gönüllü bir kız olduğunu biliyordum Afra'nın bu davranışı hoşuma gitmişti Seda'nın aksine

"Otur yemeğini ye Fatoş"

"Yok ağam size afiyet olsun"

"Ben gittiğimden be diliniz uzamış sizin otur dedim"

Cevap vermeden oturup yemeğini yemeye başladı. Aklıma aniden düşen Afra'yla gözlerimi yumdum ona vuruşum aklımdan gitmiyordu. Uyuyormuş yukarıya çıkıp baksam ne kaybederim ki? Hiç değilse düşünmeyi bıraktım artık

Aniden masadan kalktığımda Seda'nın meraklı bakışları umursamadan yukarıya çıktım kattaki tim odalara tek tek bakmıştım tek kişilik oda hariç iki çocukla orada uyuyacak hali yoktu diye düşünerek ama diğer odalarda görünce hızlı bir şekilde hapıyı açtım.


Yatağın üzerindeki bebeklerden takılı kaldı gözlerim. Kapıyı açmamla kız olan sıçramıştı sonra uyumaya devam etmişti. İsimlerini bilmiyordum. Bir an Afra aklımdan silinmişti. Kapıyı sessizce kapatıp bebeklere doğru ilerledim. Ne kadar güzellerdi güzellerdi. Masum bir şekilde uyuyorlardı. Yatağın üzerine oturup elimi erkek olanın saçlarına uzattım. Kapkaraydı benim saçlarım gibi. Yumuşacıktı. Öpmek istiyordum onları yanına yaklaştığımda burnuma dolan kokuyla gözlerimi kapattım. Afra'nın kokusu üzerine sinmişti. Burnumu boynuna biraz daha yaklaştırdım. Ciğerlerime doldurdum kokuyu en son boynuna minik bir öpücük bıraktım. Sıra kız olandaydı ona yaklaştığımda aynı kokunun onda da olduğunu hisseettim. Onunda alnını öptüm. Zaten kapıyı hızlı açmamdan çıkan sesle huzursuzlanan bebek gözlerini bir anda açıverdi. Bir süre bekledikten sonra gülümsemeye başladı. Bense donmuş bir şekilde onu izliyordum. Ne kadar güzel bir varlıktı bu böyle. Annesinin burnundan düşmüştü resmen. Gülümsemesi, gözleri. Kollarını bana doğru uzattığında ona doğru ellerimi uzattım. Kucağıma almak istedim minik yavrumu.Hiç huysuz değildi, beni ilk defa görmesine rağmen kucağıma gelmişti yumuşacık ellerini sakallarıma koyduğunda benim için dünya durmuştu sanki. Elleri sakallarımdaydı. Yüzümde minicik bir el karşımda gülimseyen bir bebek vardı. Ve bu benim bebeğimdi. Benim bebeğim. Gözlerim erkek bebeğe kaydığında onunda gözlerinin açık olduğunu gördüm. Beni görmesiyle kollarınınuzatıp

"ba-ba-ba" demeye başladı
Asansörde de yapmıştı aynısını

"işte benim oğlum diye fısldayarak onuda ayağa kaldırdım iki bebekte şuan önimde benden destek alarak dikiliyorlar ve merakla beni inceliyorlardı. Hissettiker mi acaba diye düşünmeden edemedim. Afra acaba zor olmuşmudur hamilelik dönemi, doğumu, bu bebekleri büyütmesi, kendi başınaydı bi destekçisi yoktu. Ve Afra'da küçük yaştaydı. Küçik yaşta bunlarla nasıl zorlandı acaba? Aklıma gelmediyle onu aradı gözlerim yerde bacak görmemle bebekleri  geri yatağa bıraktım. Yerde mi yatmıştı yani. Ah tabii ağtal kafam nerede yatacaktı ki. Bebeklerin yatağı benim odamdaydı. Afraya çektirmek için bebekler burada kalacak demiştim Sedaya.
Almaya kalkarsa yatakları verme demiştim.

Sonra odaya girdiğimdeki halleri geldi aklıma Afra Seda'nın üzerindeydi. Ve bebek yatakları olması gerektiği yerde değil biraz daha ilerideydi. Afra yatakları almak için gelmiş Sesa vermemişti. Afra ise sinirlenip üstüne atlamıştı.

Yataktan kalıp Afra'nın bacağının olduğu ere gidiyordum ki bedeninin tamamını görmemle duraksadım. Karnında morluklar oluşmuştu. Onu tekmeledğim an belirdi gözümde zaten sinirliydim bide onları o halde görünce beynim durmuştu. Yularıya doğru çıkarırken bakışlarımı göğüslerinde takılı kaldı. Zaten dolgun olan göğüslerin daha da dolgunlaltığını görmek yıtkunmama sebep oldu ve vücudumdaki ba yerler belirti verdi bana Ben burdayım der gibi. Herhalde emzirdiği için dolgunlaşmıştı göğüsleri.

Yüzüne doğru çıkardım gözlerimi dudağındaki patlağı gördüm. Onu iktirdiğimde ağlamamak için dudaklarını ısırmıştı. Yüzünü incelemeye devam ederken yanağında takılı kaldı gözlerim. Ben ona tokat atmamıştım ki atsam bile elim o kadar ince ve tırnaklı değildi.

Dademin ki düşüncelerimde bir yeri atladığımı anladım. Afra beşikleri almak için geldiğinde Seda bir şey demişti Afrayla tartışmaya başlamışlardı ve Afra'ya tokat atmıştı. Afra yere düşmesini sağlayıp üstüne oturmuştu. Sonra akşıma bir şey geldi ben kapının önündeyken içerinden ses gelmiyordu kapıyı açtığımda bağırarak ağlama sesi duymuştum. Ah Seda yaktım çıranı.


Senin yüzünden bebeklerimin annesini ne hallere sokmuştum. Elim kırmızılaşmış yanağına gitti. Orayı biraz okşadıktan sonra dudağına. Yolu takip ederek karnına getirdim elimi. Göğüslerinden geçerken elim zaten belirtili olan vücudum biraz daha dürtmüştü beni.

Karnını briaz okşadıktan sonra neden hiç çatlağı yok dedim kendi kendime. İkiz doğum yapmış bir kadın. Hem neden bluzsüz yatıyordu ki. Etrafımı bluzunu bulmak için taradığımda başının altında oldupunu fark ettim. Yastıkları bebeklerin güvenliği için kullanmıştı. Ah aptal kafam bir inat uğruna kadına neler yaptım. Odadan yavaş yavaş çıktım ve beşikleri sürükleyerek Afra'nın olduğu odaya getirdim yatağın hemen yanına ikisinide koydum. Bebekler haraketlerimi izliyorlardı. Onları beşiğin içine bıraktıktan sonra Afra'yı yatağa koydum. Uyanmış olan iki bebeğimide alarak aşşağıya gidecektim ki. Korku dolu bir ses duydum.

"Ba..baran nereye götürüyorsun bebeklerimi"

"Buraya ne için geldim sanıyordun? Çocuklarımı senin yanındamı koyacakım Seda bakacak onlara!"

ZİNDAN -bir töre hikayesi-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin