Merhabalar,
Ramazan ayının son gününde herkese selamlar. Öncelikle Ramazan Bayramınızı tüm Meleğin Kanatları ekibi olarak kutluyoruz. Sevdiklerinizle güzel bir Bayram geçirmenizi diler, büyüklerin ellerinden küçüklerin gözlerinden öperiz.
Bu bölümde Yiğit ve İnci ile devam ediyoruz. Romantik, sıcacık ve duyguların artık ortaya çıktığı samimi bir bölüm sizleri bekliyor.
Lütfen bizleri Bayram'da oysuz ve yorumsuz bırakmayın
Keyifli okumalar.
***
Lüks restoranda, serinletilmiş ortamda çatal bıçak sesleri duyuluyordu. Masada duran cep telefonuna bir mesaj geldi. Onunla gece boyunca çeşitli selfieler çektirmek için uğraşan adamdan son derece sıkılmış olan İnci hemen telefona baktı.
"Sıkıldın mı?"
Bunu yazan kim bilmiyordu ama bir şekilde randevuda olduğunu bilen biriydi. O kadar sıkılmıştı ki cevap vermeyi tercih etti. Son zamanlarda hiç yapmayacağı şeyleri yapmaya başlamış, hiç yaşamayacağını düşündüğü duyguları hisseder olmuştu.
"O kadar sıkıldım ki kim olduğunuzu bilmememe rağmen size cevap yazıyorum..."
"Yarın akşam bu geceden daha çok eğleneceğine iddiaya girerim."
"Yarın akşam mı? Yarın bir randevu yok ki? Hem listede adınız var mı?"
"Yok!"
"Üzgünüm, listede adı olmayanlarla çıkmıyorum. Önce dedemle görüşüp adını listeye yazdırman gerek."
"Yarın akşam birebir randevu değil zaten, bir aile yemeği olacak."
"Aile yemeği mi? Siz kimsiniz?"
"Ben Yiğit. Denizde kurtardığımız Şadi Bey yarın akşam seni ve beni yemeğe bekliyor. Ailecek bizlere teşekkür etmek istiyorlarmış," yazdıktan sonra cevap gelmesini bekledi.
Bir cevap gelmeyince Yiğit tekrar mesaj attı.
"?"
"Bilemiyorum, dedeme sormamız lazım. Hem sen benim telefonumu nerden buldun?"
"Sevdiğimiz ortak bir dostumuzdan. Deden sorun değil, ben yarın öğleden sonra kendisiyle görüşebilirim."
"Sen mi?"
"Evet, kaç zamandır ziyaret etmek istiyordum kendisini..."
"Sen dedemi tanıyor musun?"
"Küçük yaşlarımdan beri."
İnci telefonu bir kenara bıraktı. Karşısındaki adam da, kendi telefonuyla çektiği yemek resimlerini paylaşıyordu. İnci ona baktı, "Kalkalım mı?" Bu sıkıcı geceyi sonlandırmanın tam sırasıydı. "Listeden birini daha silebiliriz," diye düşündü onu eve bırakan adamın ardından.
Ertesi gün öğleden sonra İnci, cesaretini toplayarak dedesine sahilde, yaz başında yaşadıkları kurtarma olayını ve yaşlı adamın yemek davetini anlattı. Yiğit'in gelip izin isteyeceğini söyledi. Dedesi Yiğit'in adını duyunca "Mahşerin dört sıpası," dedi. İnci şimdi kocaman olmuş adamların çocukluklarında, yazlıkta dedeleriyle ilgili bir takım hikâyeleri olduğunu anladı.
Yiğit'in eve uğrayacağını duyan Pelin, İnci'nin hareketlerini izlemeye başladı. Kadının heyecanlı halleri gözünden kaçmadı. İnci kaç haftadır çıktığı randevularından daha telaşlı bir hazırlık halindeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Meleğin Kanatları
General FictionPeri masalı gibi başlayıp artan bir gerilimle okuyucuyu şaşırtan modern bir aşk hikayesine hazırlayın kendinizi. Güzel ve özel yetiştirilmiş nadide bir genç kadınla, zengin ve yakışıklı genç bir veliahdın aşkına şahitlik edeceksiniz. Ancak şu çağd...