《Nisan'dan》
Sabah erken saatlerde kalkmak hiç huyum değildir.Ama kalkmak lazım bir şeyler yapmak lazım.Mesela uzun süredir gitmediğim şu okuluma gitmem gerek.Ertesi günde staj var zaten.Yataktan doğrulmamla kafamı tutmam bir oldu.Sanki içinde taş varmışta,sallanmış.Ne bekliyordum ki geç saatlere kadar ağlarsam tabi böyle olur.Belki bi sabah duşu iyi gelebilir şu hayata yorgun düşmüş bedenime.Öyle de yaptım.Su damlalarının vücudumdan akışını izledim.Onlarda çaresiz gibiydi sanki.Gözlerimden akan yaştan farksız gibiydiler.Nasıl oldu da ben bu hale geldim.Başkasına boyun eğen birisi oldum işte.Pısırık ve acınası.Öyle bıktım ki kendimden.Ne yapsam elime yüzüme bulaştırdım.Şuanda kendime eziyet ediyordum.Biraz daha banyo da kalırsam grip olurdum kesinlikle.Havluya sarılıp aynanın karşına geçtim.Solgun tenim,morarmış dudaklarım ve göz altlarım.Harika!
Genel olarak yaptığım gibi yine bir pantolon ve tişörtle attım kendimi dışarı.Banyoda saatlerce durduğum için alelacele gitmek zorunda kalmıştım okula.Ece de geceye hazırlanmak için gelmemişti benimle.Amfiye girince kendime cok yabancı bir yer olduğunu fark ettim.Bir o kadar da uzak.Arkada bir yere oturdum.Derste yeni başlamış belli.Geldim gelmesine ama bir türlü derse adepte olamıyorum.Derse adepte olamamış oturduğum yere ise gün boyu çakılı kalmıştım.Ders bitincede direk aparta geldim.Kapıyı açmaya çalışırken Ece de geldi oda alışverişe gitmiş.Baya seviyor demek ki.Ya da hoslanıyor her neyse.
"Nisan neler aldım neler.Kesin aklını başından alıcam o Ömer'in."
Zoraki bir gülümsemeyle;
"Hadi Insallah." Dedim.
Içeri girdiğimizde Ece zorla beni oturma odasında ki koltuğa oturtup onun hazırlanmasını beklememi ve nasıl olduğunu söylememi söyleyip odasına koştu.Oysa ki bende dinlenmenin hayalini kuruyordum.Koltuğa uzanmış gece neler olacak diye tahminler yürütürken Ece yeşil uzun elbisesi,dağınık topuzu ve koyu göz makyajıyla sahalarda yerini almış yorum yapmamı bekliyordu.Gerçi gözünün içi gülüyordu yani şuan kendisi olduğu halden gayet memnundu ama bir kaç dokunuş şarttı.
"Öncelikle şu güzelim elbiseni demode gösteren şu taşlardan kurtulalım." Dedim ve kopardım.Ece'nin ise gözleri kocaman olmuştu bu yaptığım hareketten sonra.
"Saclarinda düğüne gider gibi olmuş." Dedim ve saçlarındaki tel tokaları alıp saçlarının omuzlarının üstüne düşmesine izin verdim.
"Ece bak şimdi daha iyi oldu."
"Hmm..evet bence de.Çok sağol canım ya."
"Dur bak hatta şu göz makyajınıda birazcık silelim dudağına da ruj sürelim.Çok silik kalmış dudakların.Bu gece Ömer'in aklını başından almalısın."
"Ya sence beğenir mi beni."
"Beğenir beğenir." Içimden de tabi beni begendiyse seni elbetteki beğenir diye geçirdim.Ece çok güzel bir kızdı.Mavi gözlü,siyah saçlı,beyaz tenli..Tek şanssızlığı aynı kişiye aşık olmamız.Ve aşık olduğu kişinin beni sevmesi.Tabi halâ seviyorsa.Aman neyse sevmemesi daha iyi benim için.Ece'yi de insallah mutlu eder.Ama benim Emre'den bir şekilde kurtulmam lazımdı.Of off...şu Emre'yle,Ömer'den bir tam anlamıyla bağlarımı koparsam daha hic bir erkekle uzaktan yakından işim olmayacak.
"Hı hı kesin canım.Pis yalancı"
"Ay ne yani beğenmez mi beni aşk olsun Nisan."
Ay ben onu sesli mi söylemiştim.Tam da yerinde söylemiştim ha.Şimdi toparla toparlayabiliyorsan.
"Yok bebeğim hiç sana dermiyim aklım Emre'ye gitti ondan öyle dedim."
"Emre derken? sahi oda yok hiç ortalıklarda."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜREĞIME DÜŞTÜN
RomanceAlıştık değil mi? Istediğimiz aşkı arayıp bulamamaya,çok sevdiğimizin bizi de sevmesini beklemeye,karşılıksız sevmelere...Alıştık... Peki ya hiç beklemediğimiz bir anda bu alışkanlığımız bozulursa?Alışkanlığımızın dışında bulursak birden kendimizi?I...