8. Bölüm

10.2K 502 16
                                    

Multi medya daki derin baloda giydiği elbise ve ayakkabı..

Yılbaşı balo sabahı

Günaydın gökyüzü, günaydın yarının son günü geçmişin ilk günü, günaydın evren bugün her şey çok güzel olacak Doğan'a onu sevdiğimi söyleyecem, hemde hayatım da en kıymet verdiğim kadının ablamın yanında. Bugün her zaman kinden daha güzel olmalıyım, küçücük bir hata bile istemiyorum.

Yataktan fırlar gibi kalkıp kısa bir düş aldıktan sonra dişlerimi firçalayıp aşağa indim ve Elmas teyzemin bana hazırladığı kahvaltıyı yaptıktan sonra kuaförümü arayıp randevümü erkene saate çektim ve odama çıkıp elbisemi hazırlamaya başladım. Her şey mükemmel olacaktı, kırmızı kadife elbisemi yatağın üstüne koyduktan sonra ona uyacak ayakabılarımı çıkarıp yerleştirdim kenara ve ona uyacak çanta takımını da hazırladıktan sonra babaanne yadırgarı yakut kölyemi da hazırladıktan sonra koltuğa oturup şaheserime baktım ve bir sigara yaktım o sıra kapımın çalınmasıyla açılması bir olmuştu. Türk kahvesiyle içeriye giri vermişti Elmas teyze;

"Evden çıkmadan önce bir Türk kahvesi iç istedim kızım"
"Teşekkür ederim tontuşum"
"Doğanla çok mutlu görünüyorsun kızım"
"Öyleim geçektente Elmas teyze haklıydın"
"Ama kendini çok kaptırma kızım zaman belki de hepimizi yanıltır"
"Ne demek istiyorsun Elmas teyze" kahvemi kenara bırakmıştım.
"Sen benim dediklerimi boşver kahveni iç yavrum"
"Tamam ama şimdilik bunu neden dediğini söyleceksin bana"
"Belki de sen bana gelip söyleyeceksin kuzum ama bil ki ben hep burada olacam"
"Tamam"
"Hadi sen hazırlanmaya devam et bende çıkayım" Elmas teyze giderken aklımda bir çok soru işaretini de bırakıp gitmişti ne demek istediğini zerre anlamamıştım. Evden çıkarken elim de bir ton eşya ile ilerlemiştim arabaya elbisemi yerleştirdikten sonra küaför den önce holding gidip ablamı ziyaret edecektim hatta belki de onu yemeğe kacıracaktım en azından planlarımın arasında bu vardı.

Arabayı kullanırken içime tuhaf bir huzursuzluk kapladı belkide Elmas teyzenin bana söyledikleri yüzündendir. Kafam allak bullak olmuştu, kırmızı ışıkta ne zamandır durduğumun farkında bile değildim arkamdakı korna sesleri Eskişehiri inletecek kadar fazlaydı. Holdingin önüne geldiğim de görevliye arabamı verip içeri girdim ablamın odasına yol alırken birden durduruldum.

"Derin hanım ablanız bir toplantıda biraz dan çıkar isterseniz size bir kahve ikram edelim odasında bekleyin"
"Holdingde başka kim var"
"Bugün Doğan bey de burada"
"Odası nerede ve o da mı toplantıda"
"Hayır efendim, kendisi odasında ve kimse tarafından rahatsız edilmek isemediğini söyledi"
"Anladım sen bize iki tane sade kahve getir o bana bir şey söylemez"
"Ama efendim"
"Senin yerin de olsam benim dediğimi yapardım" tehditkar gülümsemem den sonra oda sözümü dinlemiş ve uzaklaşmıştı yanımdan Doğanın odasına doğru ilerlerken içerden bir konuşma sesi gibi sesler geliyordu, telefon da konuştuğu kesin tek taraflı bir konuşmaydı çünkü kapıyı çalmadan ona sürpriz yapacak bir şekilde girmiştim. Arksı bana dönüktü;

"Baba istemiyorum, bunu bana danışmadan nasıl karar alabilirsin! Benim hayatımı sen nasıl yönetebilirsin bana sormak zorundaydın aklım almıyor"
"...."
"Hayır baba çeker giderim ve herşeyi bırakım bu kadar net konuşuyorum"
"..."
"Ben onu seviyorum ve senin bana dediklerin aklım almıyor"
"Neyi aklın almıyor Doğan"
"Derin.." şaşırmış bir ifade ile bana bakıyordu sanki onu bir iş üstünde yakalamış gibiydim.
"Baba kapatmam lazım" telefonu kapattıp, kapıya yöneldi ve onu da kapattıktan sonra bana sıkıca sarıldı ve tedirgin bir ifade ile bana konuşmaya başladı.
"Neden bana haber vermedin geldiğini seni böyle bekletmezdim"
"Zaten yeni geldim, beni özlediğini düşündüm"
"Doğru düşünmüşsün küçük hanım"
"Küçük hanımı? Sevgilime ve ya Su perisine ne oldu?"
"İş yerinde olduğumuz için ama duymak istersen sana 7/24 söylerim sevgilim"
"Hmm olabilir duymaya alıştım çünkü" kapının çalmasıyla ikimizde resmiyette büründük istemsizce ailem bilmezken işyerindeki çalışanların diline düşemezdim. Kahvelerimizi önümüze bırakıp tekrar bizi baş başa bıraktı. Çantam dan çıkardığım sigaramı yaktığım da oda benim gibi aynılarını tekrarladı ve bir kelime dahı etmeden beni izledi sanki bir şeyler söylemek istiyor ve söyleyemiyor gibiydi.

Aşkın kadife hali (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin