9|🎵

979 168 3
                                    

Bi yarım saat güldükten sonra birden ciddileştim,evet bunu sık sık yaparım.
Sehpanın altına elimi uzatıp yerde duran çerçeveyi aldım.
Bu fotoğrafta duran Ezgi olmalı.
Ya bu benim e-okul fotoğrafımdan bile daha komik!
Ağzı açık çıkmış birde!
Ama şu an elimde duran onun e-okul fotoğrafı değildi,küçüklük fotoğrafıydı.
Yani bi 11-12 yaşlarında gibi fotoğrafta.
Bir süre baktıktan sonra yüzümde bir tebessüm oluştu,daha sonra çerçevesinden çıkardım fotoğrafın arkasını çevirip not falan var mı diye baktım.
Evet vardı ama doktor yazısı gibi mübarek!
Şöyle yazıyordu;

"Kısa bir şiir:seni seviyorum"
Ege'

Hah!!
Velete bak sen !
Hep alıntı bunlar!
Öyleyse yanındaki Ege olmalı.
Neyse canım banane deyip fotoğrafı tam fırlatacaktım ki kapının kilidini açmaya çalışan birinin olduğunu fark edip ani bir refleksle fotoğrafı arka cebime koyup çerçeveyi ayağımla sehpanın altına sürükledim.

Hemen kapını arkasına geçtim ve ışığı kapadım,evet çocukça biliyorum ama amacım onu korkutarak eğlenmekti.
Bi nevi intikam ckxndkds.
Kapı açıldı içeriye bir ışık süzüldü,sanırım elinde el feneri vardı.

"Heey! Orda mısın?"

Nerde olabilirim?!
Bir de soruyor!
Işığı içerde gezdirdikten sonra;

"Bak beni korkutmaya çalışıyorsan kapıyı tekrar kilitler ve günlerce buraya uğramam sende artık yeni bestelerini farelere dinletirsin"

Benim bestelerimi o kadar ucuz mu sanıyor bu kız!
Bir kez dinlemesine izin verdim diye hepten şımardı!
Ama şu an gitmesine izin veremem!
Aniden önüne fırladım!
Elindeki fenerin ışığının yüzümde buluşmasıyla felaket bir çığlık attı!

Evet az önce tam olarak üstüme düştü.

Korkuyla yüzüme bakan gözleri gözlerimle buluşunca güldüm.
Tamam güzel gözleri vardı ama-
Hmmm ne diyordum:
Bu sahneyi çok izlemiştim filmlerde..
Şey değil mi ya;
birbirlerinin gözlerinde aşkı buluyorlardı.
Fasa-fiso şeyler bunlar..

EZGİ

Halâ böyle çocukça şakalar yaptığına inanamıyorum!
Üstelik yine aynı şeyi yapıyor her zamanki gülüşlerinden az önce bir tane daha fırlattı.
Ama bu kez gülüşünün daha güzel olduğunu farkettim.

"Heyyy sen üstümden çekilsen iyi edersin!"

Ama sesindeki kabalık gülüşünden eser bırakmamıştı.
Şaşkınlığımı bir kenara bırakıp üstünden kalktım.
Bu çocuk gerçekten odundu !
Ama müzikle uğraşmasını ve sesinin şarkı söylerken güzel olmasına hâla anlam veremiyorum.
Ama o da biliyor olmalı ki sesindeki odunluğu bu yüzden Aras'ın yerinde değildi belki de..

Ayrıca beni korkutmaya çalışıp üstüne düşmeme neden olan da kendisi.
Tüm bunları düşündükten sonra ayağa kalkar kalkmaz bacağına bitane tekme indirdim.
Haketti!

"Aaah!! Bu neydi şimdi?!!

O dizini tutmuş acıyla kıvranırken ona gülmeye başladım.

"Korkma kediler dokuz canlıdır."
Böyle demem üzerine bir şeyler mırıldandı ama anlayamadım.
Üstelik hâla burda ne işi var?
Çoktan gitmesi gerekiyordu.

"Ee misafirliğin kısa olanı makbuldur,hadi git sen!"

Evet kabalık ettim,ama haklıyım.
Öyle değil mi?
Saatine baktı sonra iki yanına bakarak oflayıp pufladı.
Sonra lafı geveleyerek;

"Ben..ıı..bu gün burda kalabilir miyim?"

Şaka yapıyor olmalı!

"Bu saatte ev sahibini bulamam,e anahtarlar da onda,sadece bugünlük"
"Hmm , banane bundan!"
"Ne banane? Ben mi dedim beni buraya kilitle diye"

RUHUMUN NOTASI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin