RUHUMUN NOTASI (TAMAMLANDI)

15|🎵

Rüzgar'ın Dilinden 🎶

"Araas git başımdan"

Bugün bir yorgunluk vardı üstümde hiçbir şey yapmak gelmiyordu içimden.
Tıpkı şimdi kalkmak istemediğim gibi...
Ama iki saattir tepemde dikilen Aras belası bunu anlamakta zorlanıyordu.

"Lan zaten dün senin yüzünden iptal ettik etkinliği"derken kafama yediğim yastığı tekrar suratına fırlatıp uykulu sesimle cevap verdim;

"Etmeseydiniz"
"Mehmet abi öyle istedi"

Mehmet abi benim öz abim gibidir.
O yüzden söz konusu o olunca akan sular dururdu.

....

Cevap vermeyince ısrarla;
"Kalksana olum,kime diyorum!"
"O herif Mehmet abiye vurdu mu"
"Hayır öyle bir şey olmadı"
"Aferin ona,eğer öyle bir şey yapsaydı bu kez yüzünde bir kaç morlukla idare ermesine izin vermezdim"derken zar zor yataktan kalkabilmiştim.
Gözlerimi ovcalayarak salona geçerken gördüğüm manzara beni epey şaşırtmıştı.
Aras bey kahvaltı hazırlamış.
Evet evet yanlış görmemiştim.
Üstelik sucuklu yumurta kızartması..
Şaşkınlığımı henüz üzerimden atamadan arkamda belirdi,ensemden tutup gülümsedi sonra masaya oturdu.

"Ne bakıyorsun,gelsene"
"Aras kafana falan bir şey düşmedi demi iyisin?"
"Herzamanki halim olum,saçmalama"

Herzamanki Aras'mış.
Hah!
Bende Brad Pitt !
Ya da vazgeçtim,ben ondan daha yakışıklıyım.
Öyle değil mi?
Siz de bir şey desenize!

Neyse beni bekleyen bu güzel kahvaltıyı daha fazla bekletmek istemediğimden masaya geçtim.

"Rüzgar bak abi sana bir şey soracağım ama dürüst olacaksın,söz mü"

Hadi Bismillah!
Yine ne geveleyecek bakalım.

"Sor"
"Sôz mü"
"Lan sorsana!"
"Abi sen Ezgi'yi seviyor musun?"
"Ne alakası var şimdi?"
"Sen soruma cevap ver"

Ben soruna cevap vericem kardeşimde sen niye lokmamı boğazıma diziyon!

"Senin düşündüğün gibi bir şey yok aramızda"
"Valla bana hiç öyle gelmedi"

Bir şey demedim,bu soruyu birkaç gün öncesinde sorsa belki "hayır"diyebilirdim ama..

"Anlaşıldı,sustuğuna göre"

Cevap vermemekte ısrar ediyordum.
Zaten dün olanları hatırladıkça kendimi suçlu hissediyordum.

EZGİ' DEN

Bugün cafeye Pelin de gelecekti.
Aslında onu sabahın köründe çağırmıştım ama en son "hangi gerizekalı beni bu saatte arıyor"dediğini hatırlıyorum.😏
Dünün aksine bugün cafe epey sessizdi.
Pelin'i beklemekten midir ne bayağı sıkılmıştım.
Dolunay,akşama doğru geleceklerini söylemişti Mehmet abigilin.
Can sıkıntısından patlamak üzereyken Pelin hanım nihayet gelebilmişti.
Pelin'i görünce acayip mutlu oldum yüzüme bir canlılık bir gülümseme geldi ya abartmıyorum cidden hem özlemişim hem de anlatmak istediklerimi daha fazla içimde tutamıyordum.

"Nasıl da özlemişim ya"dedim sarılarak.
"Ben daha çok özledim salahh"
"Tamam yeter bu kadar ağlatıcaksın şimdi"
"Eee ne oldu anlat hadi"

Bende tam bu ânı bekliyordum.
Başladım anlatmaya...

...

"Oha kanka ya iki gün ortalıkta yoktum neler olmuş ama Ege'ye hiç yakıştıramadım,neyse sen devam et."

Olanları anlattıktan sonra asıl kısma en heyecanlı yerine geldik,tabi ben bi yutkundum çünkü o an gözümün önüne geldikçe düşüncelerim arasında savaş çıkıyordu.

"Ya işte bu ben her ne kadar istemesemde üşüdüğümü anlayınca ceketini omzuma geçirdi"
"Yaa çok tatlııı"

Gülümseyerek sözlerime devam ettm;

"Bir sessizlik çöktü konuşmuyoruz zaten sinir etti konuşmak istemedim yani neyse işte durup durup bana bakıyor-
"Sende ona"dedi gülerek.
"E-evet yani ama ben bakınca hemen kafasını çeviriyodu sonra bir ara yine baktı bende baktım aynı anda sonra bana"sence bu normal mi"dedi"
"Yaa çok heyecanlıı"
"Bende "neden bahsediyorsun"dedim ama bir yandan da böyle esintiye kendimi kaptırmışım uçurumun ucuna doğru adımlıyordum"
"Ayy,kızım manyak mısın ya"

Haklı!
Mesela eve gidince "niye böyle bir şey yaptım lan ben"dediğim doğrudur.

"Sus bi dinle,sonra ben tam aşağı düşüyordum ki beni tuttu!"
"Hellaaall"
"Ama görmen lazımdı Pelin o an gözlerinde endişe vardı,korku vardı ne bileyim çok farklı baktı ben de "işte bu hiç normal değil"dedim,nefesim kesilmişti adeta"
"Vay anasını sayın seyirciler,adamlar film çevirmiş resmen"
"Yaa ama varya o gün sabah da bir arabadan kurtarmıştı o zaman da çok yakındı gözleri gözlerime ama beni aniden bırakmıştı sonrasında,hatta üstüne düştüğümde de aynısını yaptı, fakat bu kez hiç bırakmadı.."

Sizde biliyorsunuz,ne zaman öyle bir şey olsa bir ukala tavırlar takınıp gözlerini devirir ya da hemen afallayıp bozuntuya vermemeye çalışırdı.

Ama bu kez uzun uzun bakan gözlerime,gözlerine düşen yakamoz parıltısını gözlerimle buluşturması ne bileyim sanki o beni kurtarmış ama bu kez onun gözlerine düşmüşüm gibiydi..

"Siz baya ilerlediniz,hadi hayırlısı"

Şimdi anlatmayacam o olacak!

"Sonra ben kolumu çekmeye çalıştım,yani tamam hayatımı kurtardın da öyle sımsıkı tutunca rahatsız oldum,utandım işte"

Böyle deyince Pelin pis pis sırıttı.
Ben ona aldırmayıp devam ettim;

"Bana sarıldı"
"Neeh?"
"Duydun işte! Ben onun beni sımsıkı tutan kollarından kolumu çekmeye çalışıyordum ki aniden sarıldı ve kulağıma dedi ki "lütfen hiç bir şey söyleme böyle kalalım"derken sesinde;hayal kırıklığı hatta hasretini çektiği biri vardı..."

Multide😉
"Yaa kıyamaaam"
"Ne bileyim öyle deyince kötü oldum bi an sonra "özür dilerim"dedi ben..bir şey diyemedim."iyi misin"dedi "iyiyim,sağol"dedim sonra evli evine köylü köyüne işte."

Pelin anlattıklarımı ağzı açık dinlerken cümlemi böyle bitirmem onu güldürmüştü.

"Ya bu bizim bildiğimiz şu odun olan Rüzgar, değil mi"
"Maalesef,evet"
"Ezgi!"
"Bana doğruyu söyle,anlatırken bile mimiklerini kontrol etmekte zorlandığını farketmedim sanma.
Sen bu Rüzgar'a karşı bir şeyler hissediyorsun dimi?"

...

"Ezgi!"

Sessizliğimi bozup cevap vermek için yeltenince birden ikimizde dikkatimizi kırılan bardak sesine çevirdik.

Çok sık bölüm yayınlayamıyorum, üzgünüm ama bu bölümü umarım beğenirsiniz. 😇
Vote yapmayı unutmayın canlar!❤️