RUHUMUN NOTASI (TAMAMLANDI)

31|🎵

Uzuuun bir aranın ardından tekrar sizinle olmak güzel...

İyi bayramlar ve keyifli okumalar...🌼🌼

EZGİ

Kaskı çıkarıp Rüzgar'a verdim. Evime kadar bırakmıştı.

"Teşekkür ederim."dedim hafif bir tebessümle.
"Önemli değil. Sen...iyi misin?"

İyi miyim?
Sanırım evet. En azından kendimi şu an iyi hissediyordum.

"İyiyim."

"Bana kızdın mı?"

"Neden?"

"Sana bunu, yani Ege'nin kaza olayını daha önceden söylemem gerekirdi."

"Senlik bir şey değil Rüzgar. Bunu söylemesi gereken kişi kendisiydi zaten."

Biraz şaşırsa da, ardından;

"İçime gerçekten yük olmuştu sana söyleyemediğim her dakika. Gerçekten rahatladım şu an."dedi.

Yüz ifadesi beni gülümsetmişti. Görünüşe göre gerçekten rahatsızlık duymuş olmalıydı.
Başkasının yerine de.

"Neyse iyi o zaman yarın görüşürüz." dedi gitmeye yeltenirken.

"Rüzgar!"diye seslendim arkasından.
"İyi ki varsın."

Gülümsedi.

"Sende."

Bir kaç gün sonra..

Yaklaşık yarım saat önce bulaşık makinesi arıza yaptı ve Dolunay, Sami usta diye birini çağırmaya gitti.

Arka tarafta çocuklar yarışmaya hazırlandığı için yanlarına gitmedim ben de.
Ne yarışması olduğunu ben de bilmiyorum açıkçası. Rüzgar müzik yarışması diye geçiştirmişti.

Can sıkıntısından üzerime bir önlük geçirip bulaşıkları yıkamaya koyuldum.

Bardakları bir tarafa, tabakları bir tarafa yığarken Rüzgar geldi.

"Ne yapıyorsun?"
"Takla atıyorum."dedim alayla.

Yüzünü ekşiterek bir önlük de o geçirdi üstüne.
Şaşırarak "asıl sen ne yapıyorsun?"dedim.

"İznin olursa bulaşık yıkayacağım."
"E ben yapıyorum onu zaten."
"Uzatma Ezgi."

Onun bu haline alayla gülerken.

"Önlük de fena durmadı hani. Bence seni sahneden buraya alalım."
"Dalga geçmeyi bırak yoksa-"
"Yoksa?"
"Yoksa bu olur."diyerek suratıma koca bir sabun köpüğü fırlattı.
Tabi ben de geri kalır mıyım aynısını ona yaptım.

"Sen kaşındın!"diyerek tekrar fırlattı.

Bir kaç defa tekrarladıktan sonra son vuruşumu yapmak üzere efsane bir köpük fırlattım suratına.

Fırlatır fırlatmaz elini yüzüne götürdü hemen. Gözünü tutarak acıyla inledi.

"Aah, gözüm."

Ya şuncacık bir köpüktü ne gözü?

"Abartma istersen."dedim.
"Abartmak mı? Gözüm yanıyor."

Ya benim köpükten kaşlarım görünmüyor, gözüm yanıyor diyor yahu!

Yüzüne doğru hafifçe eğilerek,

"Çek elini, bakıyım."dedim

"Gözüm!"

"Ya tamam hemen mızıkçılık yapma ya, çek elini gözünden."