ARAS
"Aras bidaha ara abi sen."
"Abi aradım açmıyor"dedim en sonunda telefonu fırlatarak.
"Dur, sakin ol.Belki bir işi vardır."
"Ya sabahın köründe çıktı evden, bu saate kadar ne işi olur ki bunun?"
"Beraber yaşayan sizsiniz.Onu senin bilmen lazım."
"Abi ne-
Dolunay telaşla yanımıza gelince ikimizde dikkatimizi ona çevirdik.
"Mehmet abi az önce Ezgi'nin annesi aradı.'Ezgi telefonunu açmıyor kızım, berabersiniz demi?'diye sordu."
"Ee sen ne dedin?"
"Ne diyim ki 'Ezgi bugün buraya gelmedi'dedim."
"Bak şimdi iyice işkillenmeye başladım bunların ikiside ortalıkta yok."dedi, Mehmet abi.
"Bence polise haber verelim abi."diye söze karıştım.
"Tamam kardeşim öyle yapalım madem."Herkes bir telaş içerisindeyken İzem'in bu sessiz halleri beni şaşırtmıştı. Acaba yanılıyor muydum? Belki de Rüzgar'a karşı benim düşündüğüm türden hisleri yoktu.
Her neyse şu an mühim olan başka şeyler vardı.
İzem bir anda yerinden kalkıp yanımıza doğru ilerledi.
Mehmet abi numarayı çevirip arayacağı anda;
"Abi dur arama,muhtemelen beraberlerdir!"
"Nerden biliyosun İzem?"
"Bilmem öyledir diye düşündüm."
"Saçmalama ben arıyorum."İzem'in saçmasapan kıskançlıklarının sırası değildi şuan.
En doğru karardı polisi aramak.RÜZGAR🎶
Amacım küçük bir şakaydı.Sadece Ezgi'nin tepkisini merak ediyordum.
Silah sesiyle birlikte sesi kesildi. Bende yerimden hızla doğruldum.
Kimse görünmüyordu.İsmini yineledim;
"Ezgi..Ezgi!"
Ses seda yoktu,bu sessizlik beni korkutmuştu.
"Ezgi iyi misin?"
Duvara iyice yaklaşınca Ezgi'nin sesini duydum.
"Rüzgar!"diye bir anda karşımda belirdi.
Ağlamaklı gibiydi sesi,gözleri yaşarmıştı sanki.
"Ezgi ağladın mı sen?"
"Bide soruyo musun, iki saattir Rüzgar diye bağırıyorum neden acaba ? İsmini söylemeyi çok sevdiğimden mi?Bence hayır burdan bir an önce nasıl kurtuluruz diye düşünüyodum."
"Ez-
"Ama görüyorum ki boşuna çabalıyorum."
"Ezgi-
"Ne Ezgi Ezgi! Ne!"Onu gerçekten çok sinirlendirmiştim.Ama bi müsade etmedi ki özür dileyim.
"Ezgi tamam...özür dilerim."
"Gerek yok,hem niçin özür diliyorsun ki?"
"Seni üzmek değildi amacım."
"Üzemessin zaten sen beni."Haklıydı. Ama bir şey farkettim çok keskin ifadeler kullanıyordu.
Dediklerinde kararlıydı.
Birden elini uzattı,eli kanıyordu.
"Elin-
Sözümü keserek"geri çekil"diye bağırdı.Refleksi olarak bir iki adım geriye gittim içeriye bir cam parçası attı.
"Bununla ellerini çözebilirsin demi?"
"Çözerim ama elin-"
"Boşver şimdi elimi. Sen bir an önce ellerini çöz,gerisini düşünürüz."
Deyip aralığı kapattı.Ellerimi çözersem buradan kurtulmamız daha kolay olurdu.
Çömelerek cam parçasını yerden alıp, ellerime dolanmış ipe sürtmeye başladım....
"Al şunu zıkkımlan"
Ellerimi çözmüştüm nihayetinde ama anlaşılmasın diye gelişigüzel doladım.
Adam yemeği bırakıp gittikten sonra sırıtarak;
"Aferim ikinizde böyle uslu çocuklar olun"deyip kapıyı kilitledi tekrardan.Adamın gitmesiyle kapağı kaldırıp aralıktan Ezgi'ye seslendim.
"Rüzgar,çözebildin mi ellerini?"
"Çözdüm merak etme."
"Güzel,buna sevindim."
"Ezgi, ben bir şeyler düşündüm burdan çıkmamız için."
"Tamam anlat bir an önce kurtulalım buradan."Yazar önerisi: Burdan sonrasını multideki şarkıyla dinleyin canlar.♥️
EZGİ
Rüzgar'ın anlattıkları kafama yatmıştı.Ama hava epey karardığı için şimdi mümkün olmayacağını söyledim ona.
Sabaha doğru halletmeliydik.
Acaba annemgil endişelenmiş midir?
Offf! Benimkide soru ya, çoktaan polise gitmişlerdir bile.
Bir an ailemi çok özlediğimi fark ettim. Şimdi annem yine en sevdiğim yemeklerden yapmış olacaktı,babam da işten gelip anca vakit bulup okuduğu kitabını yemekte de okumaya çalışınca ikisi tatlı tatlı tartışacaktı.
İnsan sevdiklerinin kıymetini onlardan uzak kalınca anlıyor...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHUMUN NOTASI (TAMAMLANDI)
Teen FictionHep bir şeyler eksikti sanki. İçimde adını koyamadığım bir boşluk vardı. Şarkıları söylüyor ama hissetmiyordum. Meğer... Meğer o notayı kaybetmişim ben. Bulacak mıydım? (ilk kitabım <3