C · 208

~MÜKEMMEL BİR CİNAYET~

  Mükemmel bir cinayet nasıl işlenir? Bir kurban, birden fazla katil... Cinayet aleti olmadan, iz bırakmadan nasıl bir cana son verilir?.. Peki mükemmel bir cinayet, başkasının üzerine nasıl yıkılabilir? Bir cinayet aleti olmadan, bir cinayet aleti yaratmak... Katil seçeceğiniz kişiye ait bir de iz bırakmak. Peki ya çevredekiler? Görgü tanıklarının, cinayeti yıkmak istediğiniz kişiyi onaylamaları için bir de delil. Bu kadar şey yeterli midir mükemmel bir cinayeti işlemek için ? Ve dışarıdaki kameralara soru işareti bırakacak bir de üçüncü kişi... 

   21 OCAK 2017     /    CİNAYET GÜNÜ 

Soğuk kış akşamının, ılık mutluluğunu hissettiren Asmalı Mescit'teki Nehir'in evi... Ben bu eve her geldiğimde kendimi bu dünyadan soyutluyordum. Tüm derdimi, kederimi, yorgunluğumu alıyordu burası. Sevdiğimin yanında, bambaşka bir alemde hissediyordum kendimi. Burası, sadece Pamir ve Nehir'e ait bir dünya olmuştu. Ya da ben öyle sanıyordum...

Nehir'in tek istediği bir şey vardı. Fuat'ı, ardında iz bırakmadan öldürmek... Ancak suçu kendisine değil, bir başkasına atmak. Benle kendisi arasında hiç bir engel olmadan evlenmek istiyordu. Bir şey daha... Fuat'ın, herkesin kıskanarak baktığı bir kariyeri, bir işi ve parası vardı. Önde gelen iş adamlarının avukatlığını yapmış ve git gide büyüyen bir hukuk bürosu vardı. Ben ise, bokstan ayrıldığımdan beri cebimde beş kuruş olmadan geziyordum. Nehir, oldu olası sevmemişti Fuat'ı. Ancak fazlasıyla itibarı ve mülkü vardı...

Balat sokaklarından semalara yükselen üç arkadaşlık hikayesi... Pamir, Fuat, Nehir. Fuat, küçüklüğünden beri aşıktı Nehir'e. Ancak Nehir, Fuat'ı hiç sevmedi. Gözü hep bende idi... Bu cinayeti kısa sürede değil, uzun vadede planlamıştı Nehir. Öyle ince eleyip sık dokumuştu ki; Daha önce Fuat ile beraber yakınlaşarak fotoğraf çekip, fotoğrafın arkasında 'Her şey ikimiz içindi.' yazacak kadar... Çünkü bu, cinayeti benim işlediğime dair önemli bir bulgu haline gelecekti.

Cinayet aleti olmadan öldürmek için de yöntemini hazırlamıştı. Geniş ve ince bir poşet içerisine su koyarak buzluğa yerleştirmişti o gün. Cinayet'i işleyeceği sırada buzu çıkarıp, ortadan ikiye ayıracaktı. Keskin bir cam faaliyeti görecek olan buz, bu cinayeti temiz ve kusursuz bir şekilde işleyebilirdi. Ancak cinayet aletinin üzerinde benim parmak izimin bulunması da gerekiyordu. Onu da doğum günü pastasını beraber kesmek için kurduğu bahaneyle, bıçağa parmak izimi bırakacaktı...

Cinayet'i yıkacağı kişi ise hem inanılır, hem de zarar görmeyecek biri olmalıydı. Aklına gelen tek kişi bendim. Hastalığımı biliyordu ve bir psikojenik füg hastasının cinayetten kolayca yırtacağını düşünüyordu. Böylece o fotoğraf, Fuat ile Nehir arasında bir ilişki varmış süsü verip; Fuat'ı öldürdüğümü tasdikleyecekti. Fuat öldükten sonra ise hem kalan mirası ile rahatça yaşamını benle beraber sürdürmek hem de Fuat'ı aradan çıkarmak istiyordu.

Kutay dede ise, o gün yanına gelen Fuat'ın gözündeki korkuyu görmüştü. Rıfat'ın, Fuat'ı tehdit ettiğini fark etmişti ve bu tehdit yüzünden Pamir'i öldürebilir diye düşünerek bir şeyler yapmalıydı. İki kardeşin arası ebediyen bozulabilirdi. En güvendiği ve çocukluğundan beri yetiştirdiği bir diğer evladını, Oğuz'u çağırdı yanına;

"Oğuz, bak oğlum. İyice giyin, kuşan. Şapkanı tak ve sana vereceğim adrese git. Hiç kimse seni fark etmeden bir binaya gireceksin, binanın terasına çık. Terasla birleşik olan bir evde bugün Pamir, Fuat ve Nehir bir araya gelecek. Bu beni korkutuyor. Yarın Nehir'in doğum günü, onun için bir şeyler görüşecekler. Sen de ters bir şey fark ettiğin gibi olaya müdahale et."

Oğuz, Kutay dede'nin anlattıkları karşısında şaşkınlığını gizleyemedi. 

"Dede, giderim eyvallah da bir sıkıntı yok değil mi? Yani sonuçta ikisi senin evladın gibi. Niye bu kadar tedirginsin?"