-7.Bölüm-

212 78 4
                                    

Kış ayındaydık. Kasım soğukları yerini güneşli ve sıcak bir havaya bırakmıştı. Daha dün yağmur yağmıştı. Saat epey geç olacakki güneş kömürlüğe işlemiş  aydınlık uyanmama sebeb oldu. Gözümü açtığımda Uraz odada yoktu. Dün gece ona adıyla seslendiğimde ne hissetti acaba. Etrafımda çok fazla kırık dökük eşya vardı. Burası resmen buram buram toz kokuyordu. Ben öksürmeye başlayınca kapı açıldı.
" Ooo bayan uykucu. Sonunda kalkabildiniz. "
" Saat kaç ya." dedim kollarımı geriye atmış esnerken.
" İkiye geliyor "
" Yuh. Niye kaldırmadın ? "
" Zaten sabaha karşı uyumuştuk. Kaldırmak istemedim."
" Sen ne zaman kalktın ? "
" Dokuz falandı. Ayı gibi horluyorsun. Sesinden kömürlük başımıza yıkılacak diye çok korktum. " dedi gülerek.
" Saçmalama ben horlamam. O değilde benim tuvalete gitmem gerek." Birden avucunu açıp bana baktı.
" Ya ciddiyim."
" Tuvalet nereden bulucam şimdi sana kızım. Etraf çimen dolu."
" Ya of." diyerek ağır ağır tutulan boynumu tutarak yerimden kalktım.
" Bazen düşünüyorum da senin kafanın içinde beyin yerine kalas falan var bence. Ha. Ne dersin ? Bir baktır bence."
Ben dışarı çıkarken arkamdan :
" Komik kız " dedi. Dışarıdaki hava bambaşkaydi. Burası çok güzel bir yerdi. Kuytu bir yer aradım. Hızlıca işimi halledip kaldığımız o iğrenç yere geri döndüm. İçeri girdiğimde ufak bir eski orta sehpanın üstünde poğaçalar , börekler ve içinde çay olduğunu tahmin ettiğim büyük bir termos vardı.
" Süper güçlerin olduğunu bilmiyordum. " dedim hızlıca masanın yanına oturup ağzıma attığım su böreğini yerken.
" Bende bilmiyordum." dedi karton bardaklarla çay koyarken gülerek.
" Sırf senin çeneni dinlememek için sabahın köründe kalkıp fırına kadar yürüdüm."
" Yanına yaklaşıp boynuna sarıldım."
Kollarımı itip ;
" Ne yapıyorsun fırsatçı. Her fırsatta sarılıyorsun." dedi kaşlarını çatmış hafif gülerek.
" Teşekkür ediyorum. Benim küçüklüğümden kalma bir alışkanlık. Teşekkür etmiyorum , sarılıyorum."
" O zaman sen şimdi her önüne gelene sarılıyor musun ? "
" Saçmalama Shrek. Sadece çok sevinip teşekkür etmem gerektiğinde yapıyorum. Buna alışman lazım."
" Bugünden sonra bir daha görüşmeyeceğimiz  için alışmama da gerek yok bence " dedi çayını yudumlarken. Tuhaf bir şekilde birden moralim bozulmuştu. Kısa sürede alışmıştım ona.
" Hadi ye soğumasın." diyerek poğaçaları önüme doğru ittirdi.
" İçecek ? " dedim küçük çocuk gibi gözlerine bakarken.
" Çay koydum ya."
" Ben çay içmiyorum ki "
" Bu süper kahramanın bunuda düşündü ve vişneli meyve suyu aldı." dedi arkasından çıkarttığı kutu meyve suyunu havaya kaldırarak. Gülerek karşılık verip yemeye başladım. Ağzım tıka basa poğaçalar ve üzerine çok fazla içtiğim vişne suyu boğazımda kalıp burnumdan fışkırdı. Yüzü pembe olan shreğin sinirlendiği gözlerinden belliydi. Elime sıkıştırdığım börekleri alıp hızlıca dışarı attım kendimi. Dışarıda çimenlere uzanırken Shrek yüzünü peçeteyle silerek yanıma geliyordu.
" İnsana adam akıllı kahvaltı bile yaptırmıyorsun. Bir arabama kusarsın , bir suratıma burnundan meyve suyu fışkırtırsın , bide üstüne üstlük bunların hepsinin suçlusu ben olurum. Oh be güzel hayat."
İki elim başımın altında çimenlerin üstünde sırt üstü uzanırken gözlerimi kapatıp kafamı iki yana salladım.
" Çok konuşuyorsun be adam. Ve üstelik çok kabasın. Evde kalmış erkek kurusu olmak istemiyorsan davranışlarını düzeltmelisin."dedim alaycı bir tavırla. Oda hemen yanıma attı kendini. Oda aynı şekilde uzanıp tam tepemizdeki güneşe kısık gözlerle bakıyorduk. Hemen yanımda gördüğüm sadece bir tane kalmış  papatyayı koparıp seviyor sevmiyor yapmaya başladım.
Seviyor , sevmiyor......seviyor. Son yaprağı koparmamla uraza baktım. Neden ona baktığımı bilmiyordum. Ben ona bakarken o konuşmaya başladı.
" Kim seviyor seni söyle bakalım." dedi gülerek.
" Hiç kimse." dedim omuzumu silkip önüme dönerken.
" Kalkalım mı artık Shrek."
" Olur."
Yanyana yürürken üstümdeki elbiseyi gösterdim.
" Bir an önce şu iğrenç elbiseden kurtulmam lazım. " dedim. Yandan yandan beni süzerken ben kollarımı göğüsümde birleştirdim. Yol boyunca ilerlerken tek bir kelime etmedik. Bir kadın çığlığı sesi duymamla olduğum yerde durdum. Uraz arkasını dönerek : " Noldu " dedi.
" Sesi duyuyor musun ? "
" Evet. Nereden geliyor ? " diyip kaşlarını çatarak etrafına bakınmaya başladı. Burası resmen köy gibi bir yerdi. Dakikalardır yürüyoruz , etrafımda ormandan başka hiçbir şey göremiyordum.
" Şu çalılıkların arkasından geliyor. Bir baksak mı ? "
" Sen burada kal ben gidip bakarım."
" Saçmalama seni oraya yalnız gönderemem."
" Burada yalnız kalamam demiyor da."
" Ya her neyse. Benide bekle."dedim arkasından yavaş yavaş yürüyerek. Ses daha da yakınlaşınca Uraz tek elini arkaya götürüp elbisemi tutmaya başladı.
" Napıyorsun be ? "
" Seni koruyorum."
" Beni elbisemden çekiştirerek mi koruyorsun."
" Elimi tut o zaman." dedi elini bana doğru uzatarak. On saniye baktığım elini çaresizce tuttum. El ele yavaş yavaş yürürken gördüğümüz manzara karşısında Uraz benim önüme dikilerek görmemi engelledi. Bense çoktan çığlığı basmıştım. Orta yaşlarda bir kadın ve onun yaşlarındaki bir adam tarafından tecavüze uğruyordu. Adam bizi görünce yalpalayarak kaçmaya başladı. Uraz adama bende kadına doğru koştum. Yırtılmış elbisesiyle yarı çıplak yerde yatarken zorlada olsa üstünü örtmeye çalıştım. Adam tecavüz ettiği yetmiyormuş gibi birde karnından bıçakla yaralamıştı onu. Kadının biraz ilerisinde duran çantasına koştum. İçinden telefonu çıkarıp ambulansı aradım. Adresi bilmediğim için Urazın olduğu tarafa doğru koştum. Adam bayıldığı halde hala yumrukluyordu.
" Uraz ? "
Durdu ve bana baktı yumruk yaptığı eli havadayken.
" Ambulansı aradım yolu tarif et " dedim telefonu eline sıkıştırıp kadına doğru koşarak. Ben yırtılmış elbiseleriyle yarasına bastırıyordum. Hem ağlıyor hem kadın için elimden gelen herşeyi yapmaya çalışıyordum. Ama olmadı. Gözleri açık kalbi durdu.
" Hayır.." dedim. " Olamaz.." diyip bağırmaya başladım. Koşarak yanıma gelen uraza baktım. Elindeki telefonu düşürerek :
" Öldü mü ? " dedi.
Ağlamamı susturmak için iki elimle kapattigim ağızımla kafamı evet anlamında salladım.

Medya : Simay
Keyifli Okumalar. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.🙏
Hepinizi seviyorum arkadaşlar.☺️

BUZ MAVİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin