BUZ MAVİSİ

-25.Bölüm-

" Hemen üstümden in " dedi Teo öfkeyle kıza bakarken. Kız çok üzülmüş ve çok mahçup olmuştu. Ona pek ısınmasamda şuan onu anlayabiliyordum. Onlar yavaşça ayağa kalkarken :
" Ne kızıyorsun be. Bilerek mi yaptı " dedim Teo'ya bakarak. Kız ise hala Teo'ya bakıyordu.
" İyi misin ? Bir yerine bir şey oldu mu ? " Dedi Uraz kıza doğru yaklaşarak. Ne kadar da düşünceli. Bana gelince ayı , başka kızlara..." Dedim içimden sinirle onlara bakarak.
" Senin burda ne işin var " dedim dikkatimi Teo'ya vererek.
" Taner den öğrendim. Kaç gündür sesin soluğun çıkmıyordu. Unutturmayayım kendimi diye " dedi gülerken Uraza bakarak.
" Ulan varya bu Taner tam kadın olmalı imiş. Ben hayatımda böyle dedikoducu erkek görmedim " dedim Melise Bakarak.
" Kendi dememiştir benim aşkım. Zorla söylettirmişlerdir " dedi Melis Uraz ve Teo ya kötü kötü bakarak.
" Biz seninle tanışmadık. Kötü bir karşılaşma oldu ama ben Ayşegül " dedi kız elini Teo'ya uzatarak. Teo da iki parmağını uzatıp " bende " diyip hızlıca geri çekti. Melis :
" Uzaktan bakıldığında gerçekten çok yakışıyorlar " dedi sessizce kulağıma.
" Ha yani yakından yakışmıyorlar mı ? "
" Öyle değil salak " diyip koluma vurdu. Biz gülerken Uraz :
" Bildiğim çok güzel bir karaoke var. Akşam hep birlikte gidelim mi ? " Ne dersiniz "
Melis : " olur. "
Ayşegül : " Hemde süper olur. "
" Benim karnım ağrıyor " dedim yalandan karnımı tutarak.
" İyi ki Pinokyo olmamışsın Simay. O burnun hep uzun kalırdı. " Dedi Uraz gülerek. Ben " hıı " diye geçiştirirken Melisler kahkaha atıyordu. Teo arkasını dönüp giderken ,
" Sen gelmiyor musun ? " Dedim bağırararak.
" Yok "
" Bence gelmelisin "
" Neden ? "
" Çünkü ben öyle istiyorum."
" Sen yeter ki iste. Akşam bana konum atarsın o zaman " diyip gülerek gitti. Uraz ise beni öldürecekmiş gibi bakıyordu. Okuldan çıktığımızda ben Melisin arabasına binerken Ayşegül de Urazın arabasına biniyordu. Niye onun arabasına biniyordu ki ? Onun evine mi gidecekti ? Ne yani onlarda mı kalacaktı ? İki erkekle aynı evde. Ben kıza "yollu" bakışları atarken , Melis arabayı çalıştırdı ve eve doğru yol aldık.
" Ayşegül Urazlarda kalacak galiba " dedim kıskançlıktan çatlayarak.
" Kalsın mı ? " Dedi gülerek.
" Kalmasın "
" Neden ? "
" İşte.."
Yol boyunca hiç konuşmadan radyodan açtığım şarkıya eşlik ederek yolu izledim.
...
Telefonumun titremesiyle olduğum yerde sıçradım. Neden bu kadar korkmuştum bende bilmiyorum. Arayan Urazdı.
" Efendim "
" Ne yapıyorsun ? "
" Oturuyorum "
" Yarım saate sizin oraya geliyoruz ordan hep birlikte geçelim. "
" Olur " deyip telefonu kapattım. Oda da telefonla konuşan Melis'e koşup :
" Kalk çabuk hazırlan yarım saate geliyorlarmış " dedim nefes nefese.
" Taner dedi şimdi bana. Uraz onu da çağırmış o da buraya geliyor "
" İyi " diyip odama koşup süslenmeye başladım. Nedense o kızdan daha güzel olma çabalarına girmiştim. Zaten daha güzelim diyip kendi kendime konuşurken zilin çalmasıyla hızlıca aşağı indik. Taner direksiyona geçti ve Urazları beklemeye başladık.
Melis : " Boşuna acele ettik. "
" Evet ya " diyip ağzımı bükerken yan tarafimda kornaya basan arabaya doğru baktım. Açık camımdan camı açık olan Urazla göz göze geldim. Ne güzel bakıyorsun sen öyle , diye düşünürken önde oturan Ayşegül'ü görünce o düşüncemden vazgeçip sinirle onlara baktım. Arkada oturan Kayra ile göz göze gelince hemen gözlerini kaçırıp kafasını çevirdi. Bu hareketine gerçekten çok şaşırmıştım. Onun şu an o arabadan inip benim yanıma oturması gerekiyordu. "Aferin" dedim kendi kendime gülerek. Urazlar önde giderken bizde onları takip ediyorduk. Nerden çıkmıştı ki bu karaoke şeysi. Evet. Şarkı söylemeyi çok seviyordum ama sesim berbattı. Şimdi o Shrek bana zorla şarkı da söyletir. Uyuz Shrek. Geldiğimiz de arabadan inip hızlıca Teo'ya konum attım. İçeri girdiğimiz de gördüğüm manzara ile tekrar geri gidesim gelmişti. Burası çok fazla kalabalıktı. Bu insanların işi gücü yok mu ? Diye düşünürken yavaşça merdivenlerden indik. Sahnede bir kız hem şarkı söylüyor hem dans ediyor du ve insanlar da ona eşlik ediyorlardı. En önlere doğru ilerleyip olduğumuz yerde beklemeye başladık. Ayşegül durduğu yerde dans edip Uraza doğru cilve yapıyordu. Uraz ise bakmıyor ama arada bir göz ucuyla ona bakıyordu.
" Gözlerin yamulacak " dedim Urazın kulağına doğru. Gülerek karşılık verip utançla kafasını çevirdi. Merdivenlerden inen Teo'yu görünce tavşan gibi zıplayıp ona doğru el salladım. O da el sallayıp hızlı hızlı yanımıza geldi.
" Selam " dedi bana doğru ve yanak yanağa tokalaştık. Benden başka kimseye selam vermemişti. Melis'e bakmak için arkamı döndüğümde Taner ile Melisin olmadığını farkettim. Uraza doğru bakarak :
" Nerdeler " dedim. Gülerek gözleriyle sahneyi gösterdi. Kafamı çevirdiğimde ikisi de sahnede ellerinde mikrofon gülerek bize ve etrafa bakıyorlardı. Melis kıpkırmızı olmuştu bile. Müzik çalmaya başlayınca el ele tutuşup birbirlerine baktılar. Bende gülerek ve heyecanla onlara bakıyordum. Mustafa Ceceli " Aşkım Benim" şarkısını söylüyorlardı. Gerçekten onlara cuk oturmuş bu şarkı. Onlar söylerken mekandaki herkes onlara eşlik ediyordu. Şarkı bittiğinde birbirlerine sarıldılar ve alkışlar yükseldi. Bende elimi ağzıma götürüp uzun ve yüksek sesle ıslık çaldım.
" Onu nasıl yaptın Simay " dedi Ayşegül şaşkınlıkla bana bakarak. Güldüm ve bize doğru gelen Melis ve Tanere baktım. Herkes onlara bakıyordu , özellikle kızlar. Biz kızlar böyle çift gördüğümüzde erkeklere nazaran biraz daha imreniyoruz galiba. Teo :
" Bu şarkı sana gelsin " diyip sahneye doğru koşmaya başladı. Gözlerim Uraza kaydığında dişlerini sıkmış sahneye bakıyordu. Işıklar kapanmış , herkes susmuş sahneye bakıyorlardı. Teo elinde mikrofonla çıktığında arkadan gelen kız çığlıklarını duyuyordum. Sanırım yakışıklılığınaydı bu bu çığlıklar. Benim en sevdiğim şarkılardan biri çalmaya başladı. Duman " elleri ellerime. " Teo söylemeye başladığında mekandaki kızlar da ona eşlik ediyordu. Bende içimden söylüyordum şarkıyı. Ayşegül hayranlıkla sahneye doğru bakarken eliyle Teo'ya kalp işareti yapıyordu. Teo ise şarkıyı söylerken gözlerini üzerimden çekmiyordu. Üzerimde yoğun baskı hissettiğimden kafamı yere eğip gözlerimi kaçırdım. Kayraya baktığımda göz göze geldik ve yine hemen gözlerini kaçırdı. Bu çocuk çok tuhaf hareketler yapıyordu bu aralar , hadi hayırlısı derken müzik bitti ve ışıklar açıldı. Çığlıklarla atılan alkışlar arasında Teo bize doğru gelmeye başladı. Hemen arkasından Ayşegül sahneye doğru koşmaya başladı. Bu hareketine çok gülmüştüm. Işıklar kapandı ve hepimiz heyecanla sahneye doğru baktık. Çalan müzikle mekanda atılan kahkahalar dur durak bilmiyordu. Gerçekten manyak bu kız. Hülya Avşar " Bana bı koca lazım" şarkısını söylüyordu. Söylerken de eliyle Teo yu gösterip ona doğru öpücükler atıyordu. Teo ağzında küfürler geveleyip sahneye bakmamaya çalışıyordu. Şarkı bittiğinde erkeklerin arkadan gelen
" Bravo " sesleri ve alkışlar arasında bize doğru gelen Ayşegül'e
" Çok güzeldi " dedim alaycı tavırla. Hemen ardından hızlıca Kayra sahneye doğru yürümeye başladı.
" Nedir bu şarkı söyleme sevdası " dedim bizimkilere doğru gülerek. Işıklar kapandı ve sahnede ışıkla duran Kayraya odaklandı herkes. Müzikten önce onun sesi duyuldu.
" Seni sevmiyorum artık..." Buray 'ın en güzel şarkılarından birini söylüyordu. Gözlerimin içine bakıyordu söylerken. Ne yani sevmiyor muydu artık beni. Ne oldu da fikri değişti. Gözlerim Teo'ya kaydığında şaşkınlıkla bir ona bir bana bakıyordu. Uraz'a baktığımda Kayraya sıcacık bir tebessümle bakıyordu. Zaten yeterince karışık olan kafam daha da çok karışmıştı. Sahneden inen Kayra'dan sonra da bir kaç kişi söylemeye devam etti. Sıkılmaya başlamıştım.
" Ee Uraz sen söylemeyecek misin ? " Dedi Ayşegül gülerek.
" Hayır "
" Neden ? "
" Sesim çok güzel nazar değer diye "
" Ay gerçekten çok güzel sesi var " dedi Ayşegül bize doğru dönerek.
" Merak ettim bak şimdi " dedim gülerek. Biraz ısrardan sonra güç bela yollamıştık sahneye. Kenan Doğulu
" İlk Adımı Sen At " şarkısını söylüyordu. O bakış , o gülüş , o ses tonu , o mimikler , söylerken utandığından olsa gerek oynadığı saçları... Sende beni seviyorsun Uraz. Neden hala ilk adımı benden bekliyorsun " dedim içimden gülerek. Şarkı bitip yanımıza geldiğinde gülerek baktım ona.
" Kimmiş o ilk adımı atmasını istediğin " dedi Ayşegül Uraz'a göz kırparak.
" O kendini biliyor " derken gözleri arkamızda olan bir kız grubundaydı. Kızlara baktığımda Uraza telefon numarası isteme işaretleri yapıyorlardı. Daha fazla burda duramayıp koşarak sahneye attım kendimi. Herkes suratıma bakıyordu. Kalp atışlarım hızlanmış , ellerim titremeye başlamıştı. En sevdiğim şarkı olan Hande Yener "Seviyorsun'u" söylemeye başladım.
" Seviyorsun. Sende hâlâ saklama gözlerin ele veriyor seni seviyorsun hemde hâlâ ilk günden beri belki daha çok " derken Urazın gözlerinin içine bakıyordum. O ise daha çok ve ısrarla gözlerimin içine içine bakıyordu. İnsan bı utanırda gözlerini kaçırır. Ben dayanamayıp gözlerimi kaçırdığımda şarkı bitti ve koşar adımlarla sahneden indim. Birden karşımda Kayrayı görünce şok olmuştum. Kaç saattir buradayız ama ilk defa göz göze ve yüz yüze geliyorduk.
" Simay ? "
" Efendim "
" Benimle dışarı kadar gelir misin , söylemek istediklerim var sadece 5 dakika. "
" Tamam " diyip çıktık dışarı.
" Evet. Seni dinliyorum. "
" Çok uzatmayacağım. Ben bir ara sürekli senin peşinde idim. Saçma sapan hareketler yaptım. Yanağından öptüm , fotoğrafını çektim vs. Bu yaptıklarım için senden gerçekten çok özür dilerim. Biliyorum çocukçaydı. Sana olan duygum bir aşk değil hırsmış sonradan anladım. "
" Peki bunu anlamana sebep olan ne ?"
" Kardeşim Uraz. O seni gerçekten çok seviyor ve çok değer veriyor. Sırf ben seni seviyorum diye senden uzaklaştı o adam. Bana aşkından vazgeçme , hep mutlu ol dedi. Ben şimdi böyle bir adamı arkasından nasıl bıçaklarım. Buna kalbim izin vermez. "
" Ama o..."
" Sadece biraz zaman Simay. Teo'nun seni sevdiğini biliyor ve zamanında çok fazla olay yaşamışlar. Vicdan azabı çekiyor ve bir daha yaşansın istemiyor. Ama bir yandan da kalbi paramparça. Ben onu çok iyi tanıyorum , gözlerine baktığımda aklından ve kalbinden geçenleri okuyabiliyorum. Sen şimdilik ona bir şey söyleme olur mu ? "
" Tamam " dedim tebessüm ederek.
" Dostuz o zaman " dedi kollarını açarak.
" Dostuz " diyip mesafeli bir şekilde sarıldık. Ben Kayraya sarılırken arkada bize şaşkınlıkla ve sinirle bakan Teoyla buluştu gözlerimiz.
" İşte şimdi başlıyoruz " dedim bıkkınlıkla Kayra'nın kulağına fısıldayarak.

Sizleri seviyorum ♥️♥️