Levy

509 68 54
                                    

Elimde ki bıçağı son kez saplayıp sahneyi hazırladım. İlk ölüm, olayların başlayacağı ilk sahne...

Max'in cesedi tahtanın önünde dururken Gajeel doğum günü notunu tahtaya yazdı.

Şimdi ise oyunu sergileme zamanıydı...

***

Meyve suyumu alıp masanın üzerine koydum. Droyun meyve suyumu çalacağını biliyordum. Droy tam bir oburdu ve benim zehir koyduğum meyvesuyunu içecek bu sayede ölecekti.

Plan başarılı da gitmişti...

***

Jet okul değiştirdiği an onu kontrol için sürekli arıyordum. Okul programı veya saatlerini iyice öğrenmiş ve onu öldürmesi için Gajeeli yollamıştım. Jet normalde ölmeyecekti ama oyun bozanlık yapmıştı.

***

Beni ilk Lucy bulacak sanmama rağmen Gray, Gajeeli bulmuştu. Juviayı korumak için anlaşma yapmıştı ama inandırıcı olması için vurmuştuk. Ölümcül bir yerinden vurmamaya dikkat etmiş, böylece Grayde Bickslowu öldürerek en az bizim kadar suçlu olmuştu.

***
Canayı öldürmeyi denemiştik ama başaramamıştık. Cananın ölümün sahte olduğununa inanmamıza rağmen kanıt yoktu. Lissanna'nın belgeleri çalması ile cananın cesedinin de ortada olmaması ölmediğini kanıtlamıştı.

***

Ve benim sahte ölümüm... Sınıfta cesedi bana uyan biri yoktu. Boy ya da fiziki olarak.

Mecburen dış hasar almamış tek ceset olan Bickslowunkini kullanmak zorunda kalmıştım.

Evet, boyu hiç bir şeyi bana uymasa da yangında yanmış bir cesedi bir süreliğine kandırma amaçlı kullanmak zor değildi.

Otopsi sonucu zaten geç çıkacaktı bu yüzden sınıftakileri kandırsam yeterdi.
Başarılı da olmuştum. Kimse benden şüphelenmediği gibi hala öldüredebiliyordum.

Her şey kitaba göre gitmişti. Yazdığım her şey gerçekleşmişti. Bir kaç pürüz vardı; Grayin beni bulması ve Lucy nin çok geç bulması gibi.

Onları da düzeltip kitabın sonunu hazırlamıştım.

Şimdi Gajeel Natsugili buraya yani ilk oyunun başlattığım yere getirecekti sırada final sahnesi vardı çünkü.

Gajeel, Natsugille içeriye girince gülümsedim. Final başlıyordu...

Her şeyi açıklamaya çalışıyorum. Unuttuğum bir detay varsa bana hatırlatın onu da son bölümde açıklayayım.

Ve bir uyarı yapmak istiyorum. Ben Agahta Christine değilim, ünlü veya profesyonel gizem gerilim yazarı değilim. Buna rağmen kurguyu gayet iyi yaptığımı düşünüyorum ve sizin saçma eleştirilerinizi çekmek zorunda değilim.

Anlamamanız sizin suçunuz, ya birisi gelmiş "şu oğlan ne zaman öldü açıklasana yazar!" diye bana çıkışıyor. Düzgün okuyun, bana gelip çıkışma hakkınız yok. Beni tanıyanlar uysal veya gayet kibar biri olduğumu bilir buna rağmen hala sinirlenmemeye çalışıyorum. Kibarca da her yorumu cevaplıyorum.

Ukalaca gelip; saçma bir kurgu, hiç bir şeyi açıklayamadın diye sitemlerden bıktım yani. Kısaca SEVMİYORSAN, ANLAMADIYSAN OKUMA.

İyi günler... Final bir sonraki bölüm

°TUNE°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin