Natsunun evine gelince Juvia koşarak koluma girdi. Topuklu giymişti ve zar zor yürüyordu. Zar zor yürüyebilme nedeninin sadece topuklu olmadığını da biliyordum...
Natsu sabah uyanır uyanmaz bana mesaj atmış ve Juviayı da alarak onlara gelmemi söylemişti. Nedeni ni gelince öğreneceğimi bilerek sormamıştım.
Zili çalınca baya bir süre beklememiz gerekti. Hatta beş altı kez zile basmıştım.
"Evde değil mi acaba?" diye sormuştu Juvia. Kaşlarımı çattım. Beni eve çagırıp, evde olmaması imkansızdı.
Tekrar zile basacağım sırada Natsu nefes nefese kapıyı açtı.
"Lanet olsun. Başka biri geldi sandım." diye açıklayıp bizi içeriye davet etti.
Salona geçince Juvia endişeyle etrafa bakıyordu. Bir kaç gündür endişeli davranmaya devam ediyordu. Nedenini de az çok biliyordum.
Asiti bulmuş olmalıydı ve beni Tune zannediyordu...
"İyi misin?" diye sordum. Hızla başını salladı.
Bir kaç dakika sonra Natsu yanımıza geldi.
"Bakın. Tek güvendiğim kişiler sizlersiniz ve bu sırrı saklayacaksınız." dedi hızla.
Kaşlarımı çattım ama onayladım. Juvia da benimle aynı anda onaylayınca Natsu kiler gibi bir yere girdi.
Hemen sonra arkasında biriyle geldi.
Biz şaşkınca bakarken arkasında ki Cana tedirgin bir şekilde bize bakıyordu.
Bir dakika.. Cana mı? O ölmedi mi ya?
Juvia bir şaşırma ifadesi çıkarıp kucağıma doğru düşerken bayılmasıyla ilgilenmiyordum. Sadece Cana ya bakıyordum.Natsu juvia uyanana kadar bekledikten sonra her şeyi anlattı.
"Cana nın zamanı gelmişti ve ölmek istemiyordu şahsen bende ölmek istemiyordum. Lucy ile böyle bir şey planladık sizi de şahit olun diye buraya çağırdık. Tuneyi kandırabildik, tabi abimin yardımı olmasa bunu başaramazdık." dedi.
Hala şaşkınca bakıyordum. Biraz da pişmandım...
Natsu bana bakınca donup kaldım. Normal bakmıyordu çünkü...
Anlamıştım, Tune olduğumdan şüpheleniyordu ve bu şekilde Canayı bana göstererek ölmemesini garantiye almıştı.
Cana nın yaşadığını öğrendikten onu öldürürsem bu benim Tune olduğumu kanıtlardı.
"Ne var?"diye sordum Natsuya.
"Asit olayını açıkla." dedi direkmen. Juvia korkuyla yerinde sıçradı.
"Asiti nasıl buldunuz!" diye sordu Juvia. Natsu hala bana bakıyordu.
"İlk başta Juvia dan şüphelendik ama sonra juvianın neden kendi evine saklamak gibi bir aptallık yapacağını düşününce, senin evinden alıp kendi evine saklaması yani seni koruması mantıklı geldi." dedi.
Ellerime baktım. Hafif hafif titriyordu...
Her şeyi açıklamalı mıydım bilmiyordum..
"Bickslowu ben öldürdüm." dedim en sonunda. Titrek bir sesle söylemiştim ama hemen devamını getirdim. "Tune ölmeme için öldürmemi söyledi ben... Başka çarem yoktu ama Tune ben değilim." dedim.
Natsu iç çekip koltuğa iyice yaslandı.
"Tune nin sen olmadığını biliyorum." dedi Natsu.
Juviaya baktım üzgün görünüyordu.
"Üzgünüm juvia..." dedim. Başını olumsuz anlamda salladı.
"Juvia, gray samanın Tune olmasından çok korktu ama her haliyle Gray samayı destekler." dedi. Gülümseyip sarıldım.
"Mutlu anınızı bozmak istemem tabi ama oyun bittiğine göre kimi öldürsem?" diye sordu aşinası olduğum ses.
Tune tam Cana nın arkasında durmuş elinde bıçakla bekliyordu.
Cana çığlık atıp bana doğru kaçarken Natsu şaşkınca Tune ye bakıyordu.
"Gajeel?" dedi hayretle.
Tune iki kişi...
![](https://img.wattpad.com/cover/119522446-288-k660187.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
°TUNE°
Fiksi PenggemarTune adı verilen bir listenin önlerine koyulmasıyla ne olduğunu anlamayan sınıf daha da tuhafıyla karşılaşır; Bu listedeki tarihlerin ölüm tarihleri olduğunu fark ederler. Peki bu listeyi kim hazırladı?