16; Farklı bir bakışla ^Beril^

140 25 27
                                    

Öyle bir uyumuştum ki; rüya görebilecek takatim kalmamıştı. Uyandığımda neredeyse öğlen olmuştu. Başucumda yanıp sönen telefonumun anlık ışığı gözüme çarptı. Kolumu uzattım ve telefonu elime aldım.

Mete bir milyon mesaj atmış bir milyon kere de aramıştı ve hala arıyordu;

- Alooooo..."

- Sen ölüm uykusuna falan mı yattın? Zilin düğmesine basarken parmaklarım uyuştu."

- Oha! Kapıda mısın?"

- Beril mantıksız cümleler silsilesiyle uğraştırma beni. Aç şu kapıyı. Apartmandakiler beni seyyar satıcı sanmaya başladılar. Ne satıyorsun oğlum dedi teyzenin biri."

- Hahaha.... Sen ne dedin?"

- Ne diyeceğim yok teyze benim tezgah caminin önünde dedim."

Kahkahayı patlatmıştım. Bir hışımla yataktan kalkıp kapıya gittim. Yazlık evimizden kışlık mekanımıza taşınmıştık.

Apartman dairesinde yaşıyordum. Bu yüzden arkadaşlarım zırt kapı evime giremiyordu doğal olarak.

Kapıyı açtığımda Mete duvara dayanmış, kollarını göğsünde birleştirmiş, sabırla yüzüme bakıyordu. Gülümsedim ve boynuna sarıldım.

- Aman da amannnn... Kızmışmış da banaaaa. Gel buraya gel..."

diyip kollarımı açtım. Sarıldık birbirimize bir süre öyle kaldık. Sonra içeri girdi. Mutfağa yöneldi ve eliyle koymuş gibi kahve fincanlarını, kahveyi ve kahve makinesini bulup, ortaya çıkarttı.

Bende lavobaya yöneldim. Burnuma mis gibi yeni çekilmiş kahvenin kokusu geliyordu. Lavobadan çıkıp mutfağa geri döndüm. Kendimi köşe koltuğuna bıraktım.

- Eee Mete bey. Neler yapıyorsunuz bakalım? Bir dakikaaaa! O ne o! Oha! Birileri janti mi olmuş ne!"

Gözlerimi kısıp Mete'nin yanına doğru koltukta ilerledim. Üstüne başına bakıyordum.

"Hmmm! Kim o kız?"

- Yuh! Nasıl anladın?"

- Bu soruyu bana sorma oğlum! Ben senin aldığın nefesin sayısını bile biliyorum."

- Hiç şaşırmadım Beril! Biriyle görüşüyorum. Yani yeni sayılır."

- Ooo! Peki ne zaman tanışacağım?"

- En kısa zamanda?"

- Tamam işte o zaman ne zaman?"

- Bu akşam! Sen, Ben, Hosef ve Jane."

- Jane mi? Uluslararasına açıldım diyorsun?"

- Öff! Türk, İrlanda ne fark eder?"

- Hıı! Tamam."

dedim. Kahveme geri dönmüştüm. Pencereden dışarıya bakmaya başladım...

_______________()_______________

Mete'nin Gözünden;

Sanırım 8 yaşındaydım. Annemlerle birlikte tanımadığım bir eve gelmiştim. Babam; Mete bu evi sana aldım oğlum biliyorum daha bunları anlamayacak yaştasın ancak ileride ne dediğimi anlayacaksın." dedi. Sadece gülümsedim.

Etrafımızda bir sürü site vardı. Arabaların gürültüsü hiç duyulmuyordu. Kalabalıktan uzak, tanımadığım bir yerdeydim. Ağlamak üzereydim çünkü kimseyi ama kimseyi tanımıyordum. Annem;

425 Gün (Tamamlandı) #Wattsy2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin