Bölüm 64

26 9 5
                                    

Lay

Sedef mesajına olumlu bir cevap vermişti ve bu beni çok mutlu etmişti. Sanırım eski halimize tekrar donecektik. Ve dondugumuzde bizden bahsedecektim ona. Beni terkettigini her şeyi yanlış anladığını olup biten her şeyi...

Gözlerim yine sulanmıştı. Benim yaşadığım o acıları Sedef'in yaşamaması beni mutlu eden tek şeydi. Biliyorum Sedef beni çok seviyordu ve bu arada eğer hatırlarda çok acı çekecekti.

Saatin geldiğini gördüğümde Sedef'in evine doğru arabamı sürdüm. Önce kahvaltı yapacaktık daha sonra da ona  Han Nehrine gotururdum. Orada biraz sohbet ederdik. Ben ona kendimden bahsederdim o da kendinden. Gerçi ben onun hakkında her şeyi biliyordum ama olsun onu ömrümün sonuna kadar dinler izler ve onun ismini ağzından dusurmezdim dusuremezdim o kalbime saplanmisti bir kere kazınmıştı ismi ve onun ne ustu cizilebilirdi ne de oradan atılabilirdi.

Sedef'in evinin yanina geldiğimde Ahmet'i evden çıkarken görmüştüm. O çocuğu pek sevmesem de kibarligimdan odun vermeyerek konuşmuştur.

"Günaydın."

Ahmet ise bana dik dik bakmıştır sadece ve sonra su sözler dökülmüştü agzindan

"Doğru günaydın bana ama asil Sedef'in günaydın kızı resmen uyuttunuz ama siz görürsünüz benim olana kimse dokunamaz bile alamaz."

Daha sonra gitmişti. Ben ne dediğini hâlâ anlayamazken Sedef gelmişti. Bu sinir bozucu herifi dusunemeyecektim.

"Günaydın."

Sedef: Günaydın.

"Gel arabaya binelim."

Sedef basımı sallayıp arabaya ilerlemişti. Kapısını açıp bindiğinde kapatmistim sonra ben de binip güzel bir kahvaltı yapmak için en güzel yerlerden birine sürdüm.

Sedef kahvaltısını yaparken ben de onu izliyordum.

Sedef: Bir şey mi oldu neden yemiyorsun?

"Ahh şey dalmisim yiyorum hemen."

Sedef önüne dönmüştü ben ise yemek yemeye başlamıştım arada Sedef'e bakıyordum sonra kafasını kaldırdığı için hemen önüme dönüyordum.

Umarım hatirlarsin beni Sedef...

Kahvaltimizi yaptıktan sonra dondurma alıp etrafı dolaşıyorduk. Burayı hatırlamadığı icin her şey ona hâlâ tuhaf ilginç geliyordu.

Sedef: Ünlü olmak zor olmalı?

"Nerden geldi aklına bu? Hem sen de unlusin artik."

Sedef: Ben mi zannetmiyorum. Sadece buraya gelmemde bahaneydi o. Şuan ne şarkı söylemek ne de unlu olmak istiyorum.

"Neden?"

Sedef: Çünkü unlu olmak çok zor. Hem ben sadece kaybettiğim hayatimi
arıyorum ben. Bakalım bulabilecek miyim?

"Kaybettiğin hayatin yerine yeni bir hayat kursan unutsan onu?"

Sedef: Olmaz. Bazı geceler rüyalar görüyorum. Bir erkek benimle gülüyor birlikte çok mutluyuz ama yüzünü göremiyorum. Sonra bazı geceler kabuslar görüyorum yine ayni çocuk bu sefer ise aci cekiyorum. Bu kişiyi bilmek istiyorum..

Boğazına bir yumru oturmuştu ona aci çektiren bendim. Kendimi asla affetmeyecektim.

Sedef: Biliyor musun? hayatımın önceden çok güzel olduğunu düşünüyorum.  O çocuk gerçekten çok iyi birine benziyordu rüyalarında ama bana aci çektirdiği için ondan nefret ediyorum sanırım.

Ahmet

"Sedef'i kandırıyorsunuz farkında misiniz bunun?"

Bahar: Ahmet karışma bu ise sen!

"Neden karismayim sizin yuzunuzden benimle olamayacak."

Rüzgar: Ahmet sacmaliyorsun. O senin kardeşin yasında hem o Lay'in seviyor. İstesen de istemesen de birlikte olacaklar.

"Ya Sedef her şeyi öğrenirse?"

Bahar: Sakın öyle bir şey yapma! 

"Üzgünüm Baharcigim ama aşkım için her şeyi yaparım. Simdi yapacağım gibi ..."

ŞİFACIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin