Bölüm 66

26 8 1
                                    

"Hayır. Asla yapamazsın bumu."

Ahmet:  O zaman Sedef'i rahat bırak. Yoksa gözünü kırpmadan söylerim. Sonra üzülen taraf olursun Laycigim....

Hayatımda ayni acıyı bir daha yaşamayacaktim. Ne Sedef'i rahat bırakacaktım ne de Ahmet'in Sedef'e bir şey anlatmasına izin verecektim. Ama bunu nasıl yapacaktim?

Bizimkilerin yanina üzgün bir şekilde gitmiş koltuğa uzanmıştım.

Kris: Ne oldu Lay?

Luhan: Yüzünden düşen bin parça cidden. Bi sorun varsa çözelim

Anlatmali miyim yoksa kendi derdimi kendim mi cozmeliydim emin değildim. Ama onları derdimle daha fazla uzmeye hic gerek yoktu. Sedef gittiğinden beri zaten benim için uzuluyorlardi. Artik onlara daha fazla acı cektiremezdim.

"Hiç bir şey yok ne olabilir ki?"

Chen: Lay yalan söyleme konusuna biraz ders mi alsan?

"NE?"

Sehun: Yalan söylerken ellerinle oynuyorsun Lay hâlâ farkında değil misin?

Suho: Lay gibi saf biri nasıl farkında olsun?

"Suho buradayım yalnız hâlâ ben."

Herkes gülmeye başlamıştı.

Suho: Kızma da anlat bakalım derdin ne? Çözüm yolu buluruz birlikte. Hem ailenden nasıl bir şey saklarsin sen!

" Boşverin benim için uzulmeye değmez. "

Kafama yediğim terlik ile elim kafama  gitmişti.

"Chanyeol ne yapıyorsun ya acidi."

Chanyeol: Sen de uslu dursaydin. Neymiş efendim bişverin benim derdim için uzulmeye gerek yok. Senin derdin bizim derdimiz unutma bunu. Bizden biri uzgunken bizim mutlu olmamızı veya bizden birinin cani yanarken diğerlerinin umursamamasi nerde görülmüş. Mümkün değil boyle bir şey.

1 saat sonra

"İşte boyle. Ne yapacağım ben şimdi?"

Baekhyun: Bu çocuk fazla olmaya başladı. Derdi ne de aranizi bozmak istiyor?

Kris: Çünkü Sedef'i seviyor.

Kan damarlarına sıçramıştı. Benim sevdiğim kızı benden başkası sevemezdi. Buna asla izin vermezdim.

"Ben o adama oldururum."

Sehun: Öyle bir şey yapamayacağını  hepimiz biliyoruz.

Luhan: Şimdi sakin olalım. Bahar'a ve Rüzgar'a söyleyelim. Evde göz kulak olsun o herife. Sen de fazla Sedef'i yaninda dolanma şimdilik adamı sinirlendirmeyelim

"Nasıl yaninda dolanmayim. Ben onu göremediğim bir yılı telafi etmek istiyorum. Onu sevdiğimi soylemek istiyorum ona pişman olduğunu anlatıp evlenme teklifi etmek istiyorum nasıl bunu yapabilirim benden bunu isteme

Suho: Üzgünüm Lay ama bunu yapmalıyız biz çözüm yolu bulana kadar. Kısa bir sure sabret en kotu ihtimalle o adamı Kore'den artırıp bir daha gelmemesini sağlarız. Ama bunun için erken eğer bir delilik yaparsa bu hayallerin gerçekleşemez

Artik daha fazla dinlemek istemiyordum. Odama gidip uyumak istiyordum.

" iyi geceler "

Odama gidip yastığına sarılmıştım. Elime de Sedef'in tatlı çıktığı bir fotoğrafı almıştım. Gerçi hepsinde tatlı çıkıyordu ama bunda bana bakarken daha bi tatliydi.

Gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başlamıştı. En son duyduğum şey kapının açılmasıydı ama yorgun hissediyordum kendimi o yüzden uyumaya devam ettim.

+Lay uyan artik.
"Hmm"
+Lay hadi ama uyan. Ne kadar da çok uyuyorsun?
Gözlerimi açtığında karşımda gördüğüm görüntüye inanamamistim.

"Sedef ?"

+Evet benim. Artik konuşma zamanı gelmedi mi?

"Ne hakkinda"

+Bana ne zaman gerçekleri anlatacaktin? beni neden her seferinde kandırıyorsun?

"Neyden bahsediyorsun? Ben seni kandirmadim ki?"

+Ahmet'in anlattiklarindan bahsediyorum. Bir yıl oncesinden bahsediyorum. Daha hatirlamadin mi yoksa?

"Sedef anlatabilirim gerçekten ben sana yalan soylemedim. Semi hic kandirmadin hepsi o kizin sucuydu. Lütfen dinle beni. "

+ Oysa sana isinmistim. Senin benim için değerli olabilecegini düşünmüştüm. Yine beni kandırdı yine.

"Hayır Sedef dur gitme. Bak ben seni seviyorum dinle beni lütfen affet."

+ Çok geç artik bana gerçekten değer veren insanlarla birlikteyim. Ahmet gidelim mi?

Ahmet: Tabiki tatlım. Artık senin üzülme ne izin vermeyeceğim.

"HAYIIIR" sedef gitme sedef nolur bırakma beni."

+ Üzgünüm.....

ŞİFACIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin