18

572 47 27
                                    

"Aleeeyna~"

Adımı duysam da yüzümü buruşturarak uyumaya devam ettim. Kimse beni uyandıramazdı.

"Hangisi senin odan?"

"Kapısı beyaz olan!"

Cevap verdikten sonra yorganı başıma kadar çekerek uykuma kaldığım yerden devam etmek istedim. Ama bu isteğim sadece kapımın açılmasıyla son bulmuştu.

"Seni buldum uykucu."

Kimdi bu? Sesi tanıdık geliyordu ama çıkaramıyordum.

"Gider misin, uyumak istiyorum."

"Hayır, aşağıda bir misafirin var."

Bu kimdi cidden? Ayrıca bir de misafirim mi vardı?

Oflayarak yorganı üzerimden çektim ve yatakta doğruldum. Gözlerimi ovarken karşımda saçı başı dağınık, kıyafetleri kırışmış olan bir Jungkook gördüm.

Bir dakika ne!

Gözümü ovmayı bırakarak ona baktım.

"Nasıl buldun odamı!?"

"Sen söyledin."

Ne, ne zaman?

"Hadi oradan, ne zaman söyledim!"

"Az önce hangisi senin odan dedim, sende beyaz kapılı dedin ya."

Tanrım, uyku sersemi olmak iyi bir şey değildi. Ayrıca, odamın kapısı kilitli değil miydi?

"Nasıl girdin bu odaya!"

"Kapının kolunu indirerek."

Ona gerçekten mi bakışları atarak göz devirdim. O ise gülüyordu. Sabah sabah ne mutluydu öyle!

"Ciddiyim, öyle yaptım ve girdim."

"Odamın kapısı kilitli değil miydi?"

"Hayır."

Ne! Nasıl değildi? İyi de kilitlediğime emindim. Biraz daha beynimi zorladığımda gece su içmek için kalktığımı hatırladım. Ama kapı kilitleme ile ilgili bir şey hatırlamıyordum. Cidden, uyku sersemi olmak çok kötüydü.

"Hey, sakin olsana! Sanki sana zarar verdim."

"Ondan değil, sadece biraz... Of neyse hadi gidelim."

"Bekle, aşağıda misafirin var."

"Ne! Neden söylemedin?"

Sabır dilercesine yukarı baktığında ona bakmaya devam ediyordum. Fark ettim de, sabahları çok ciddi, çok tatlı ve çok ponçik gibi bir şey oluyordu.

"Söyledim ya! Buraya geliş amacım da buydu zaten!"

Söyledi mi? Neden hatırlamıyorum?

"Şey, ne zaman söyledin acaba?"

"Az önce Aleyna! Cidden sabahları çekilmiyorsun."

Omuz silktim.

"O yüzden sabahları kimse benimle uğraşmak istemez. Yani sende uzak dur sabahları benden."

"Merak etme, artık duracağım."

Cümlesini bitirip güldüğünde onu kapıya çevirerek ittirdim.

"Pekala seni aç ayı, üstümü giyeyim, misafirim kim onu öğrenelim. Sonra sana kahvaltı hazırlayacağım. Sonuçta bugün cumartesi, okul yok. Sonra da çalışabiliriz!"

Gülerek omzunun üstünden bana baktı.

"Güzel bir plan!"

"Evet, güzel. Hadi bakalım dışarı. Ne kadar erken o kadar iyi."

IMPOSSİBLE LOVE | JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin