16. Bölüm

570 36 28
                                    

..................
Media: Furkan

Omzumu sarsan bir el ile başımı sıradan hafifçe kaldırdım. Nisa'nın elleri belinde bana dik dik bakıyordu.
"Ne var?" Nisa ofladı. "Önce bir salyanı sil sersem." Elimin tersiyle ağzımı silip Nisa'ya cevap beklermiş gibi baktım. Nisa yukarı bakıp bir 'ya sabır' çekti. Bu kız neden salak saçma atarlanıyordu ki şimdi?

"Nerelerdesin kaç gündür? Okulu bu kadar ekmen saçma değil mi? Aradım cevap da vermedin. Barkın bir arkadaşında kaldığını söyledi. Hem de bensiz." Nisa dudağını büzdü. Barkın, Savaş'ın arkadaşım olduğunu söylemişti demek.

"Evet, şey kötü bir durumdaydım ve.." Nisa hemen lafımı böldü. "Kötü??" Ona gözlerimi devirdim. "Dinleyecek misin?" Ağzına fermuar çekiyormuş gibi yapıp başını salladı.

"Şey, sanırım başımı bir yere vurmuşum ve bir çocuk da beni evine götürmüş. Geceyi orada geçirdim. Sabah da eve döndüm işte." Nisa gözlerini ayırdı. "Peki baban?! Bir şey demedi mi?"

Dudağımı hafifçe büzdüm. ''Artık iki korumam var ve her yere onlarla gideceğim. Servise bile binmeyecekmişim." Nisa sırıttı. "Baban idolum." Ona dil çıkardım. "Eee çocuk yakışıklı mıydı? Acayip romantik bişey bu!" Derin bir iç çekip "Kanka ben can derdindeydim, ne bileyim!" Nisa güldü. Sonra yüzünü ciddileştirdi. "Seninki kızmadı mı?" Sitem eden bir yüz ifadesi vardı.

"Bana ne zaman söylemeyi düşünüyordun ha?!" Gözleri hayal kırıklığına uğramış gibiydi. Bir kaşımı kaldırdım. "Neden bahsediyorsun kızım, manyadın mı?"
"Haberin yokmuş gibi davranmayı kes" derin bir iç çekip sıramda doğruldum ve kollarımı birleştirdim. Şimdi konuşsa iyi ederdi. Eğer beni güzelim uykumdan boşuna uyandırdıysa sonuçları kötü olacaktı.

"Sevdiğin biri olduğunu...neden bana söylemedin? En yakin dostun olduğumu düşünmüştüm. Çünkü benim için sen öylesin ve eğer hoşlandığım biri olsaydı ilk sana gelirdim."

Söylediği sözler karşısında şoka girmiştim.

NİSA BARKIN'DAN HOŞLANDIĞIMI NASIL ANLAMIŞTI?!!

"Se-sen nasıl?!" Gözlerimi irice açmıştım ve kelimeler boğazımda düğümleniyordu.
"Bana yalan haber falan da diyemezsin. Bak hele bak, nasıl da soğuk terler döküyorsun!"

Gözlerimi ondan kaçırdım. Haklıydı en azından ona söylemeliydim... O benim en yakın dostumdu. Benimle yediği yemekten tut, giydiği çoraba kadar her şeyini paylaşırdı. "Sen, haklısın Nisa, sadece biraz çekindim ve..." o sırada Nisa gelip yanağımı var gücüyle sıktı.

"Neyse, başta çok kızmıştım ama sonra seni anladım. Sonuçta bu senin için bir ilk ve utanmış olman gayet doğal. Sonuna kadar da arkandayım. Ama, ne zamandır birliktesiniz?"

Kaşlarımı kaldırdım "Birlikte?"
Nisa başıyla onayladı. "Evet sana mesaj atmış. Ha şey bir de...telefonunu biraz kurcalamış olabilirim." Deyip sırıttı.

Mesaj mı? Ne mesajı be. Çantama uzanıp telefonumu aldım. Son mesajlara girdiğimde bilinmeyen bir numaradan mesaj geldiğini gördüm.

Turistik parkta buluşalım. Giriş ücretli, yanına para almayı unutma. ;)

-birlikte olduğun mükemmel çocuk :)

Savaş?

Ama numaramı nereden buldu? Benden ne istiyor ki bu manyak? Sonuçta başıma bela açmaktan başka bir şey yapmadı.

Ağzımın açık kaldığını farkettim. Nisa'dan da özür dilemiştim... Şimdi n'apıcaktım. Barkın'dan bahsetmediği aşikardı. Bunun bir şaka olduğunu söylesem yer miydi? "İsmi ne?"
"Savaş..." ne dediğimin farkına varınca kendime kızdım.

KÜNYEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin