Işık'tan...Beynim uğulduyor, karnımda soğuk ve sert bir şey var.. Neredeyim ben?.. Neler oluyor?..
- Evet, her şey yolunda görünüyor.. Hastayı bilinci açılana kadar gözlemleyelim, diğer tetkikleri de görmek istiyorum.
- Doktor Bey, hasta kendine geliyor galiba..
Gözümün önünde beliren iki gölgeyi netleştirmek için gözlerimi kırpıştırıyorum.. Doktor olduğunu zannettiğim adam bana nasıl olduğumu soruyor.. Nasılım ki ben?.. Ne olmuştu? Beykoz'daydık biz. Aysima Hanım vardı... Yemek yiyecektik.. Sonra.. Sonra?!..
- Hayıııır!!..
- Işık Hanım!.. Işık Hanım, sakin olun lütfen!...
- Kocam nerede?!.. Tan nerede?!.. Sakin olamam!.. Tan nerede?!...
- Işık Hanım, bakın size yardımcı olmak istiyorum ama lütfen önce sakinleşmeye çalışın. Ben hemen..
- Kocam nerede?!.. Öldü mü?!.. Söylesenize, öldü mü?!..
Adam çaresizce çırpınan bedenimi zaptetmeye uğraşırken ben mümkün değil sakin olamıyorum.. Tan öldü, bana 'seni seviyorum' deyip öldü.. Benden saklamaya çalışıyorlar.. Ben söyleyemedim.. Ben ona söyleyemedim..
- Doktor Bey, sakinleştirici yapsak mı?
- Hayır, daha çok yeni, ilaç kullanamayız..
- Ama böyle daha kötü olacak..
- Kendi kendine sakinleşmesi gerek..
Benim hakkımda konuşuyorlar ama bana kocamın öldüğünü söylemiyorlar..
- Bırakın beni.. Tan'ı göreceğim ben.. Sakinleşmeyeceğim.. Nerede Tan?.. Öldü de benden mi gizliyorsunuz..
- Işık Hanım, bakın lütfen, beni dinlemeye çalışın.. Ben gerçekten eşinizin durumunu bilmiyorum.. Ama ölen yokmuş diye duydum. Şimdi siz sakin olursanız ben de hemen bilgi alacağım.. Anlaştık mı?
- Siz neden bilmiyorsunuz? Siz doktor değil misiniz? Benden saklamayın, lütfen, çok canım yanıyor..
Akan gözyaşlarımı bırakın engellemeyi, silemiyorum bile.. Bu adam Tan'ı neden bilmiyor? Nasıl bilmez? Kocam nerede benim? Daha ona sevdiğimi söyleyecektim.. Daha bebeğimiz olacaktı.. Ozan'a ne derim ben şimdi?
- Alo.. Doktor Arif ben, bir hastanın durumunu soracağım.. İsim neydi?
- Tan.. Taner Şahinsoy..
- Taner Şahinsoy.. Kurşunlanma olayından..
......
- Genel durumu nasıl?
.....
- Peki, teşekkür ederim..
Telefonu kapatırken bana hafifçe gülümsüyor..
- Bakın.. Eşiniz ölmemiş.. Başından yaralanmış.. Şimdilik hayati tehlikesi yokmuş.. Tamam mı?
Ölmemiş mi? Ama yaralıymış.. Hayati tehlikesi yok dedi.. Ama şimdilik.. Bu ne demek?
- Tam olarak nesi var yani? Yarası ağır mı?
- Işık Hanım, ben kadın doğum uzmanıyım. Eşiniz yoğun bakımda, beyin cerrahı arkadaşlar takip ediyor.. Siz bir sakin olun da, ayrıntısını da öğreniriz..
- Beyin cerrahı mı? Beynine bir şey mi olmuş? Kurşun beynine mi gitmiş? Ben nasıl sakin olayım? Göreceğim kocamı ben.. Yoğun bakım nerede?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IŞIKTAN
General FictionTAMAMLANMIŞ HİKAYE Bu bir dik duruş hikayesi olmalı. Bir kadın ve bir erkeğin diğerinden bağımsız varoluşlarının hikayesi. Ama ya bir de çocuk varsa... İki noktayı bir üçgen haline getiren üçüncü nokta... Bir aile, bir aşk üçgeni... Ya da hiçbiri...