Magnus:
Sahile geldiğimiz zaman çoğu göz üstümüze çevrilmişti. Gözlerin hedefi olmak her zaman hoşuma giderdi ama Alec için bu durun geçerli değil gibiydi.
"Niye bize bakıyorlar?"
"Sen 1.90 boyunda kaslı bir erkeksin ve ben de simli mayomla oldukça ilgi çekiyorum."
Şezlonglara gittiğimiz zaman oranın sahibine vip kısımlara geçmek istediğimi söyledim. Birkaç dakika içinde ayarlayacağını söyleyerek yanımızdan ayrıldı.
"Buna cidden gerek var mıydı? Alt tarafı denize gireceğiz."
"Koskoca baş büyücü Magnus Bane sevgilisini sıcak kumun üstüne mi yatıracak. Hiç sanmıyorum."
"Bu taraftan efendim."
Bir adamın arkasından yürümeye başladık. Denizi gören özel bir koy vardı burada ve çok az insan geliyordu. 4 5 kısım vardı ve içlerinden birisine biz yerleşmiştik.
Şezlongdan çok yatak tarzı şeyler vardı, üstü açık küçük bir otel odasını andırıyordu aslında.
"Başka bir şey ister misiniz?"
"Şampanya, hayatım karnın aç mı?"
Rahatsız bir şekilde etrafı süzen Alec'e baktığımda olumsuz anlamda kafa salladı.
"Sadece şampanya olsun o zaman, başka bir şey olursa haber veririz."
Adam yanımızdan giderken Alec havlusunu yana fırlatıp yatağın köşesine oturdu.
"Paraya neden ihtiyacın var şimdi anlıyorum."
"Sorun ne? Beğenmedin mi?"
"Fazla geldi."
"Beş yıldızlı bir otelde kalıyoruz Alexander, Miami'ye tatile geldik. Tabiki de fazla olacak."
"Kendimi biraz... şey hissediyorum." Dediğinde yanına oturup onu incelemeye başladım.
"Ney?"
"Hani böyle... zengin birisini bulup sürekli onun üstünden geçinen tipler olur ya..." demesi ile adeta kahkaha atmıştım.
"Alexander üzgünüm ama umarım ciddi değilsindir." Demiş olsam da bakışları çok ciddiydi.
Kendimi yatakta geriye verip biraz da yatar pozisyonda güldüm.
"Seni zengin ve paragöz pislik." Dedim hala gülerken.
"Geç sen dalganı."
"Beni değil paramı seviyorsun değil mi?!?!"
"Magnus!"
"Üzgünüm ama çok komiksin." Dememle bana sinirli bir bakış atması bir olmuştu.
"Söylemedim say."
Onu kolundan çekip yanıma uzanmasını sağladım.
"Benle param için birlikte olacak son insan sensin bu dünyada. Param ve saygınlığım bittiği anda bana arkasını dönecek onlarca kişi sayabilirim ama sen onlardan değilsin. Çoğu zaman neye ne kadar verdiğimi bile bilmiyorsun."
"Bilsem dudaklarım uçuklar öyle değil mi?"
"Büyük ihtimalle. Ama param varsa kullanacağım. Sen yanımda olmasan da burayı tutardım ben. Sen yanımda olmasan da o restorantlarda yemek yiyorum. Kısaca hayat standardımı senin için değiştirmedim sadece oraya seni de ekledim. Ama rahatsız olursan daha normal şeyler de yaparım, yapıyorum da biliyorsun."