Dizlerimi kendime çekip sarılmış bir vaziyette yarım saattir karşımdaki duvara bakıyordum. Beynim ve kalbim o kadar amansız bir savaşa düşmüştü ki! Ne yapacağımı bilmiyordum. Sonunda dayanamadım ve Oliver’ a mesaj attım.
‘’Neredesin?’’
Biriyle konuşmam lazımdı. Maggie ve Ashley’ le konuşmayı da deneyebilirdim ama onlar Skyler’ ın da en yakın dostları sayılırdı. Ve Maggie bu aralar çok duygusal düşünüyordu. Ashley ise gördüğü rüyalarla uğraşıyordu. Oliver ise en medeni şekilde düşünendi.
Telefonum titreyince kendime geldim. ‘’Arka bahçede oturuyorum. Manzara harika. Elimde de sıcak kahvem var. Keyfim yerinde yani. Sen?’’
Ayrıca Oliver fazlasıyla açık sözlüydü. Bana da şu anda öyle biri gerekiyordu.
‘’Bir yere kaybolma yanına geliyorum.’’
Hızlıca yataktan kalkıp üstüme bir hırka geçirdim ve odadan çıktım. Merdivenlerden inip hızlı adımlarla arka kapıya yürüdüm ve dışarı çıktım. Oliver çardaktaki şezlonga uzanmış hilale bakarak kahve içiyordu.
‘’Kurt adamları dolunaydan başka bir ay çeşidi kesmez diye düşünüyordum.’’ Diyerek ona takıldım. Yanında duran şezlongun arkasını kaldırdım ve oturup bağdaş kurdum. Sırtımı yaslayarak önümdeki ağaçlık bölgeye baktım. Delgado’ nun evi kocaman bir ağaçlık alana bakıyordu. Kurtadam işte.
‘’Keyfimiz kaçmış sanırım.’’ Dedi ve doğruldu Oliver. ‘’Ne oldu yine?’’
‘’Haklısın. Dertlerim bitmiyor değil mi?’’ Acı acı güldüm.
‘’Öyle demek istemediğimi sende biliyorsun. Anlat hadi.’’
Derin bir nefes alıp gözlerimi ağaçlık alandan çekmeden, ‘’Anlatacağım ama bağımsız olacaksın. Gerçekten ne düşeniyorsan onu söyleyeceksin anladın mı? Yalan söylersen, toynakların kopsun.’’
Gözlerini devirdiğini hissettim. ‘’Benim pençelerim var Nora.’’
‘’Her neyse, kopsun işte. Tamam mı?’’
‘’Tamam.’’
Ses tonu kendinden emindi. Bende anlatmaya başladım. ‘’Skyler’ ın annesi. Lexi, yarışmayı kazanamayacağımı söylüyor. Annem kadar güçlü değilmişim. Kaybedersem, Skyler’ ın benim peşimden intihar edeceğini söyledi. Oğlunu terk etmemi söylüyor. Ya yarışmayı kazanacakmışım, ya da oğlunu terk edecekmişim.’’
Derin bir nefes aldı. ‘’Güç manyağı insanların kafası hep böyledir işte. Keşke Nathan’ da böyle olsa ama değil. O herif baya bir kurnaz.’’
Kaşlarımı çattım. ‘’Nathan’ ı rafa kaldır Oliver. Önemli olan şu anda benim ne yapacağım.’’ Dedim dişlerimi sıkarak.
‘’Sakin ol. Konuşmama izin ver.’’
Gözlerimi devirdim. Sustum ve ne diyeceğini beklemeye başladım.
‘’Lexi çok film izliyor sanırım.’’ Omuz silkti. ‘’Aptal mı o kadın? Sen gidersen Skyler’ ın daha mı iyi olacağını zannediyor? Sen gidersen Skyler toplanamaz.’’
Dudaklarımı büktüm. Biliyordum. Gözlerim tekrar dolarken sımsıkı yumdum.
‘’Gitme. Ama ne bileyim, Skyler ile arana biraz mesafe koyabilirsin. Ölürsen de fazla acı çekmez herhalde.’’
Gözlerimi kocaman açtım ve Oliver’ a baktım. ‘’Oliver!’’
‘’Tamam tatlım şakaydı!’’ dedi ve ellerini kaldırdı. ‘’Yani, Skyler’ ı terk edip yarışmayı kazanırsan ne bok yiyeceksin?’’
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Feel Me.
Fantasy*TAMAMLANDI* Nora Williams, on yedi yaşında yaşadığı sahte dünyanın içindeki gerçekliğin farkında olmayan biricik bir genç kız. Sevgilinizin ve en yakın dostlarınızın birer kurt adam olduğunu öğrenseydiniz ne yapardınız? Ya da annenizin bir büyücü...