DİKKAT KATİL VAR!!

Bölüm 59

Sabırla beklediğiniz için size teşekkür ediyorum.

Bu arada bir okuyucuma söz vermiştim, bu bölümü sana ithaf ediyorum :))  @hayaldurma

"Pekala" dedim ve televizyona baktım. Yoga nasıl yapılıyordu bilmem gerekiyordu.

'Bebek için çok abur cubur yemeyin, zararlı ve küçük ezgersizle yapın' dedi doktor.

Sen çok biliyon! Burada acı çeken benim.

Bodrum katında bir ezgersiz odası varmış ama tabi ki benim şuanda haberim oluyor. Niye, çünkü mükemmelim.

Küçük televizyona bakarken Onur sinirini çıkartır gibi kum torbasına vuruyordu. Üçüncü vuruşta kum torbası yere düşünce gözlerimi devirdim.

Yoga yapmam gerekiyordu ama ondan gözlerimi alamıyordum, kaslarını ortaya çıkarırcasına bir tişört ve terden karın kaslarına yapışıyordu.

'Allah'ım sana geliyorum!'

Şimdi hamile hormonlarından dolayı böyleyim yoksa öyle şey olur mu?

İki ay geçmişti ve karnım şişmişti, bu bebeğin dördüncü ayıydı. Erkek olduğunu öğrendiğimizde Onur'un tepkisini beni dahil doktoru bile şaşırttı.

"Oğlumun pipisini göster" hala kahkaha atmamak için kendimi zorluyorum.

"Nasılsın?" dedi ve durdu, kendisini duvara yaslayınca yerde yuvarlanmayı bırakıp kendimi halıya yatırdım.

"Valla olmuyor ciddiyim. Bebek istemiyor, benimle hiçbir alakası yok" dediğimde yanıma geldi ve oturdu.

"Yardım edeyim" dediğinde tek kaşımı kaldırdım. "O hareketi yapmam için senin üzerine çıkmam gerekiyor" dedim şakasına.

Yüzüne sırıtma yerleştirince hafifçe omzuna vurdum.

"Çüş Onur! Başka hiçbir şey demiyorum" dedim ve ayağa kalktım, saçlarımı salladım.

"Hıh, ben acıktım gidip yemek alcam" dedim ve mutfağa ilerledim. Gördüğüm yemekle yüzüm düştü.

"Bezelye mi?" dediğimde Onur yanımda belirdi. Ona üzgünce bakarken o arkamdan sarılıp boynumu öptü.

"Oğlumun sağlıklı olması gerekiyor" dediğinde onu ittirdim. "Yani ben sağlıklı olmayayım öyle mi?" dedim sinirle.

Yüzüne yerleştirdiği şaşkınlık ifadesi iki saniye sürdü. "Sevgilim ben öyle-" onu susturdum, "İnanamıyorum Onur, cidden. Nasıl olabilir? Bunu bana nasıl yaparsın?" dedim ve ağlamaya başladım.

Onur beni kucağına alınca çığlık attım. "Sen ne yaptığını zannediyorsun? İçimde bebek var..." yukarı doğru çıkarken cırlamaya devam ettim.

"Hem ben oğlum doğurunca kaçıcam gitçem onu da alcam" dediğimde olduğu yerde durdu ve bana sinirle baktı.

"Gebertirim seni kadın! Hamilelikten dolayı böyle konuşuyorsun ama canımı sıkmaya başlıyorsun!" dediğinde kaşlarımı hafifçe çattım.

"He, yani ben can sıkanım öyle mi? Onu mu demek istiyorsun? Gebert lan yiyorsa gebert!" dediğimde beni dışarı çıkardığını fark etmedim bile.

"Ne yapıyorsun? İndir beni! FURKAAN!" diye bağırdım. Beni çime oturturken Furkan koşarak bahçeye çıktı.

"Ne oldu? Birisi bir şey mi yaptı?" dediğinde beni ve Onur'u gördü.

"Hamilelik yüzünden beni öldürcen yenge ya!" dediğinde kollarımı kavuşturdum.

"Ne yani ben zehir miyim onu mu demek istiyorsun?" dediğimde Furkan evin içerisine girdi. Derin bir nefes aldım ve Onur a baktım.