AKŞAM GÜNEŞİ (ZeyKer)

6 - I'M FEELING SEXY AND FREE

Öncelikle Eslem'imin gözlerinden öperim.

Sonra, ilk olarak gözlerine kıyıp okuyan, oy veren bir de hiç üşenmeyip güzel güzel yorumlar yapan arkadaşlarımı yani sizleri sevgiyle ve saygıyla anıyorum.

Bu bölümü de "esraakcali" ye ithaf ediyorum. Güle güle okusun inşallah.

(Bölüm şarkısı ; jessy j- Domino)

Keyifli okumalar.:)

İntikam fırsatı ayağımıza kaç kere gelir ki? Almayı beklerken karşındakinin suçunu unuturuz. O yüzden söylenildiği gibi intikam soğuk yenen bir yemek değil, kaynarken içilen bir çay gibidir. Cesaret işidir. Sadece çayın boğazımızı yakmayacağına emin olmalıyız. Karşımızdakine acı vereceğine. Bu bir ustalıktır. Tıpkı yıllardır çabalayan bir sanatçı titizliğinde yapılıyorsa bizim değil asıl kişinin boğazı yanar. ..

----------------ZEYNEP--------------

"Kaan? Ve yanındaki sarışın şıllık???"

Gözlerime inanmadığım için sertçe gözlerimi ovalayıp tekrar faciayı gördüğüm yere bakıyorum. Bu resmen iğrenç bir şey, kendimi fazlası ile aşağılanmış ve nefretle dolu hissediyorum. Ama unuttuğun bir ayrıntı var Kaan. Ben ağlamam ya da kendime zarar vermem. Daha kötüsünü yaparım....

Şimdi bir karar vermem gerekiyor, görmemiş gibi yapıp eğlenmeye devam mı edeyim? Eğlencelerine turp sıkıp kendim daha sonra mı eğleneyim? İçimde kalmasın...

Çalan müziği uygun bir adım tutturup onların yanına gidiyorum. Sarışınla Kaan'ın arasına geçip Kaan'ın dudaklarına uzun bir öpücük bırakıyorum.

"Aşkım nasılsın?"

Yüzümden gülümsemeyi eksik etmiyorum, hatta Kaan'ın yüzündeki ifade için saatlerce kahkaha bile atabilirim burada. Öyle komik duruyor. Şaşkınlığını biraz olsun atlattığında konuşabiliyor beyefendi..

"Ze-zeynep??"

"Evet sevgilim benim ne oldu şaşırdın mı?" Küçük bir kahkaha atıp devam ediyorum."Yoksa tanıyamadın mı? Bu akşam fazlası ile seksi olmuşum haklısın.."

Diğer yanımdaki sarışın şıllık konuşmaya pat diye dalıyor bu sırada da beni hafifçe kenara itiyor. Bunu yapmayacaktın o.ospu, bunu asla yapmayacaktın!

"Kaan kim bu?"

Sarışın olduğunuz kadar salaksınız da hanımefendi ... Ayrıca da ecelinize susamış olmalısınız. Merak etmeyin susuzluğunuzu geçirecek bir şeyler biliyorum...

"Aşkım arkadaşın anlamamış galiba sevgilim olduğunu söylesene.." diyorum şirin ifadeyle tekrar aralarına girip bara dayanıyorum. Bu sayede ikisinin de yüzündeki salak ifadeyi görebiliyorum.

"Ya da şöyle yapalım ben ona anlatırım." dedikten sonra sarışına dönüp uzun parmaklarımı kızın boğazına doluyorum.

Sonra nefretle kıza yaklaşıp konuşuyorum.

"Bak canım, söylenenlerden anlamıyorsan bu şekilde anlatayım. Şimdi defol git buradan. Hatta en yakın zamanda Türkçe dersleri al."

Bu sırada kızın gözleri hemen doluyor ve debelenmeye başlıyor. Kaan omuzlarımdan beni tuttukça ellerimi daha da sarıyorum. Sonunda konuşmam bitiyor, ellerimi indirip gülümsüyorum ve kız öksürüp ağlayarak barın üzerindeki çantasını alıp hızlıca çıkışa doğru gidiyor. Şaşkın şaşkın bana bakan Kaan'a dönüyorum ve kulağının kenarına yaklaşıp konuşmaya devam ediyorum.