DAVET

87.7K 3.4K 546
                                    

medya....

Antonio karşısında duran, ona meydan okurcasına bakan kadını süzerken kendini kusmamak için zorluyordu.

Sofia, kucağındaki Enrico'yu yere bırakıp, elinden tutarken kadının üzerinde kısaca bir göz gezdirdi. Uzun, ince topuklu ayakkabılar, neredeyse kalçasının altında biten, göğüs dekolteli siyah bir elbise. Yapılı, dalgalı saçlar. Son derece göz alıcı bir makyaj. Üzerindeki her şeyle birlikte, o kadar Sofia'ydı ki, Antonio alayla güldü.

Onu tanıdığı senelerden beri Sofia şu kadarcık bile değişmemişti. Anne olmak bile onu değiştirmemişti. Onu ilk gördüğünde bir davettelerdi, Sofia'nın üzerinde ne vardı hatırlamıyordu ama yine bugün giydiği gibi kışkırtıcı bir elbise olduğuna emindi. Antonio şimdi olduğu adamdan çok farklıydı, umursamaz bir çocuktu. Tanıştıktan yirmi dakika sonra onu bir malzeme odasında becermişti. Önceleri Sofia hoşuna gitmişti. Tıpkı onun gibi duygusuzdu, seviştikten sonra adamın kalkıp gitmesi umurunda bile olmazdı. Ya da başka kadınlarla birlikte olması.. ki buna rağmen, Antonio evlilikleri süresince asla başka bir kadınla birlikte olmamıştı. İkisi de bir mafya ailesi içinde büyümüşlerdi, ikisi de bu hayatın zorluğunu biliyorlardı. Başta onunla evlenmek mantıklı gelmişti, ama zamanla Sofia'nın ne kadar zor ve kaprisli bir kadın olduğunu anlamış, ve en sonunda da onu yataklarında bir erkekle bastığında her şey bitmişti.

Antonio endişeyle yanındaki Yasemin'e bir bakış attı, kahrolası kadın, karşılarına gerçekten bugün çıkmak zorunda mıydı? Anlattığı her şeye rağmen o ve Yasemin güzel bir gün geçirmişlerdi, şimdi Sofia gelip her şeyi mahvedecekti.

Yasemin, Antonio'nun elini tutup dik adımlarla kapıya, Sofia ve Enrico'nun bulunduğu yere doğru yürümeye başladı. Karşı karşıya durduklarında iki kadında, ringdeki bir dövüşçünün, rakibini süzdüğü gibi süzdüler birbirlerini. Elini ilk uzatan Sofia oldu. "Tanışamamıştık." dedi ukala ses tonuyla. "Ben Sofia. Enrico'nun annesi ve Antonio'nun eski eşiyim."

Yasemin, mükemmel bir yapay gülümsemeyle Sofia'nın uzattığı elini tuttu ve sıktı. "Ben de Yasemin. Antonio'nun eşiyim."

Sofia tek kaşını kaldırıp karşısındaki kadını şöyle bir tekrardan süzdü. Antonio bu tiyatrodan sıkılmıştı, "Burada ne işin var?" diye tısladı kadına. Sofia ona döndü ve masum bir gülümsemeyle, "Ne demek bu Antonio? Çocuğum burada. Elbette ben de burada olacağım." Antonio öfkeyle ağzını açmıştı ki, Yasemin elini sıkarak onu durdurdu ve bakışlarıyla Enrico'yu işaret etti. Çocuk yalnızca annesi geldiği için mutluydu ve etrafındaki yetişkinlerin birbirlerine olan öfkelerinden habersizdi. "İçeri girelim." diye homurdandı çaresizce. Elinde olsa karşısında duran kadını saçlarından tuttuğu gibi değil evin, İtalya'nın dışına atardı ama oğlu elini kolunu bağlıyordu. Yine de bu, Sofia'yı etrafında görmesi gerektiği anlamına gelmezdi.

"Nihayet geldiniz. Bizde sizi bekliyor-" Onların sesini duyup gelen Fabri ve Marco, karşılarında Sofia'yı görünce şok içinde duraksadılar. Gözleri önce abilerinin, sonra Yasemin'in ve en sonda Sofia'nın üzerinde dolaştı. Fabri başını hayretle sağa sola sallayıp, "Siktiğimin pembe dizisi gibi." diye mırıldandı. Karşılığında Marco'dan sert bir dirsek yedi.

Antonio kardeşlerine ters bir bakış atıp, Enrico'nun dadısını çağırdı ve çocuğun odasına çıkmasını sağladı. Şimdi sıra annesindeydi. "Seninle konuşacağız." dedi, sertçe. Her şeyden öte, düğününde atılan o kurşundan babası sorumlu olabilirdi, kadın hangi yüzle Antonio'nun karşısına çıkabilirdi? Aptal kadın, öldürülmekten de mi korkmuyordu!

BİR MİLYONERİN BEBEĞİ (İTALYAN SERİSİ#1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin