BEYAZ

25. Bölüm

Multimedya : Gerald Jythan ( Froy )
Şarkı önerisi : Lyan ft. Serel - One Thing

Gint'ten

Olayların üzerinden 2 hafta geçmişti ve şu an Drake, Rosa ve ben Gölge Şehrin ormanlarındaydık.

" Portal bizi buraya niye getirdi ?" dedi Drake.

Süper zeka ya biz bunun cevabını nereden bilebilirdik acaba ?

" Bir tür koruma büyüsü olabilir mi ? Çünkü burası şehrin dışında ve her portal açanın şehre girmesini istemiyor olabilirler." dedi Rosa. Bilebilenler varmış.

" Sızlanmayı kesip acaba şehre mi yürüsek ?" dedim.

Bana dik dik baktılar.

" Sen burada değildin ve buranın demek ki bir sahibi var korunduğuna göre. Yani ' Aa ben geldim taht nerede acaba ?' demene izin vermeyebilirler. Anladın mı mankafa ?" dedi Drake. Yüzünde o ne-kadar-gerizekalısın bakışı vardı.

" Anladım tamam ama gitmemiz lazım. Sonuçta savunmasız değiliz. Kendimizi savunabiliriz." dedim.

Rosa da kafasını salladı.

" Hemfikirsek hadi ilerleyelim." diyip yüzümün dönük olduğu tarafa yürümeye başladım.

" Ihım... bu taraftan."

Drake eliyle tam tersi istikameti gösteriyordu. Beni zaten sürekli bozmak zorundaydı süper zeka.

Yüzüne kısaca bakıp göz devirerek yürümeye başladım. Rosa'nın da kolundan tutup onu da yanımda önde yürümesini sağlamıştım.

" Beni arkada bırakıyorsun ama aynı istikamete gidiyoruz, kafan hiç çalışmıyor mu senin ?"

" Belki de yüzünü görmek istemiyorumdur ?"

" Çocuklar biraz sakin mi olsanız ?" dedi Rosa araya girerek.

" Yo ben gayet sakinim her dediğimi düzeltme çabasında olan süper zeka o."

" Çok sakinsin." dedi dalga geçer ses tonuyla.

Arkamı dönüp dil çıkarttım. Güldü. Yola devam ettik. Orman tamamen sisin içinde gibiydi. Birbirimizi görsek de ilerileri tam göremiyorduk.

'Vızın'

Koluma bir şey sarmıştı.

Geriye doğru çekilmeye başladım.

" Rosa, Drake !" diye bağırırken sol koluma da bir şey sarıldı. Ne olduklarına baktığımda parlayan sarı metal ipler gördüm.

Olduğum yerde bir tur dönerek iplerin olduğu yere iki keskin gölge atışı yaptım. İpler gevşemişti.

Drake kızıl enerji ile beni yanına çekmişti. Bizi bir kalkana almıştı.

" İyi misin ?" dedi Rosa.

Kafamı evet anlamında salladım.

" Bunlardan bahsediyordum." dedi Drake. " O tahtı almamız düşündüğümüzden daha zor olacak."

" Şu ormandan olabildiğince hızlı çıkalım." dedi Rosa.

Ve kalkanın dışına çıkıp etrafa çok güçlü bir hava dalgası yaydı. Sis bir süreliğine yok olmuşa benziyordu. Tekrar kalkanın içerisine girdi.

" Bunu neden başta yapmadın ?"

" Burada olduğumuzu bilmediklerini ve dikkat çekmememiz gerektiğini düşünmüştüm ama sanırım her adımımızı görüyorlar." dedi. Bunlar neden her soruma bir cevap bulabiliyorlardı ? Ben kimle kavga edecektim ?