》》DilekTrnc

184 25 8
                                    

Hepinize merhaba! Bugün, "Yaramaz Çocuk, Çikolatam Olur Musun?, Anka ve Geçmiş" isimli romanların sahibi DilekTrnc ile bir röportaj yapıyoruz. Hepinize iyi okumalar!♡

1- Yazmaya tam olarak kaç yaşında başladın? İlk kurgunu hala hatırlıyor musun?

-Sekiz yaşındayken kendi çocuk masallarımı yazmaya karar vermiş ama çok ilerleyememiştim, on yaşındayken kesin olarak bir kitap oluşturma fikrine kapıldım. On bir yaşındayken yazdıklarımı internette paylaşmaya başladım. İlk kurgumu bayağı iyi hatırlıyorum, Aşk-ı Memnu bozması, oldukça orijinal(!) Bir hikayeydi :)

2- Wattpad uygulamasını nasıl keşfettin? Buraya katılmak sana neler kazandırdı?

-Ben yazdıklarımı Facebook sayfamda paylaşıyordum, bu arada orada takip ettiğim bir yazar artık Wattpad'de yazacağını söylemişti ve 2013 yılında o yazarı okumak için üyeliğimi yapmıştım. Buraya katılmak bana öyle çok şey kattı ki, hem çok güzel insanlar tanıdım, hiç tanımadığım kişilerle kelimeler aramızdaki dostlukta bir köprü görevini gördü. Hem de Türkiye'de takip ettiğim ve bayıldığım tüm yayınevleriyle görüşüp tanışma ve en sonunda iki kitap çıkarma fırsatı buldum.

3- Yazarken kendinden çok fazla parça bıraktığın, bu yüzden de davranış olarak sana çok benzediğini düşündüğün bir karakterin var mı? Varsa hangisi?

-Ayıramayacağım maalesef, hepsinde ben varım, hepsinde bir parçam, tanıdıklarım, arkadaşlarım, yıllarım var.

4- Kurgularına hiç kötü yorumlar aldın mı? Eğer aldıysan bu yorumlara nasıl bir tepki gösterdin?

-Buradaki ilk kitabım Yaramaz Çocuk'un finalinden sonra epeyce kötü yorum almıştım. Hatta sadece yorum değil, tehdit mailleri, gecenin bir yarısı alınan kötü içerikli telefonlar... O zamanlar çok üzüldümn ağladığım çok zaman oldu ama şimdi sadece bunu hikayemin finalinin başarısı olarak görüyorum. İnsanları etkileyebilmişim ki insanlar bu kitabın sonuna o kadar tepki gösteriyorlar diye...

5- İlk imza gününü hatırlıyor musun? O gün neler hissetmiştin?

-Hayatımın en güzel anı :) O kadar güzeldi, o kadar büyüleyiciydi ki... Kocaeli Fuarı'nda gerçekleşecekti, stand imzasıydı. Teyzem, Epsilon'un bir çalışanı ve rahmetli genel yayın yönetmenim ile beraber Kocaeli'ye geçmiştik İstanbul'dan. Heyecandan ağzıma tek lokma girmiyordu, acaba bir iki kişi gelir mi diye düşünüyordum. Sonra fuara bir girdik, cehennem gibi sıcak, havalandırmalar rezalet ama ben yine de deli gibi gülümsüyorum ama o kadar heyecanlıyım ki ceketimin kollarına tırnaklarımı geçiriyordum. Fuarda çok az kişi vardı, 19 Mayıs günlerden, hafta içi, resmi tatil. Sonra bir baktım bir stand ağzına kadar insanlarla dolmuş, yüzlerce insan bekliyor... Ben miyopum, ne gözlük var ne lens gözümde, hangi yayınevi göremiyorum. Yanımdakiler, "Senin için bekliyorlar," dedi gözüm karardı. Dizlerim titredi, çok utandım, kaçmak istedim, insanlar bana bakıyordu ve ellerinde benim daha henüz görmediğim kitabım vardı. Ağlayacak gibi hissettim ama sadece gülümseyebildim... Sonra saatlerce kitap imzaladım, imzanın sonunda kitabıma bakabilmiştim. Öyle güzeldi ki pestilim çıkmıştı pestilim :)

6- Sık sık kitap okur musun? Eğer öyleyse okuduğun kitaplarda nelere dikkat edersin?

-Sık sık kitap okurum, öncelikle bir kitap alırken arka kapağında konunun anlatılması önemlidir, sonra benim belli bir tarzım var, mesela Polisiye, Bilim Kurgu ve Fantastik üçlüsüne bayılıyorum ; yeni ne çıksa alırım bu türlerde. Yazarın dili ya da çevirmenin üslubu önemlidir, sonra kitap beni içine çekebiliyor mu, akıcı mı bunları incelerim.

7- Taslaklarında yazmaya devam ettiğin kurguların var mı? Eğer varsa birgün onları yayınlamayı planlıyor musun?

-Evet var, çok seve seve paylaşmayı istediğim hikayelere sahibim ancak yoğun bir hayatım var, bu yüzden sıra gelir mi bilmiyorum.

8- Yaramaz Çocuk'un finalini yazarken duygulandın veya ağladın mı?

-Tabii çok duygu dolu sahnelerdi, özellikle Masal'ın kimsesizler mezarlığına defnedilmesi beni çok üzmüştü, sonunu böyle bitirme kararı verdikten sonra çok ağlamıştım ama yazarken ağlamadım. Yazdıktan sonra özellikle okuyucularımla paylaştıktan sonra çok ağlamıştım, bitti diye.

9- Hiç kurgularının çalınma olayıyla karşılaştın mı? Bu duruma nasıl bir tepki verdin?

-Wattpad'de Yaramaz Çocuk veya Çikolatam Olur Musun? Diye arattığımızda benim kitaplarımdan önce çıkan birebir aynı isimli, benim birebir cümlelerime kadar taklit edilmiş bir yığın çalıntı kitap var. Bunlar çok önemli değil, taklitler asıllarını yaşatır ancak benim sonumun çok benzerini gördüğüm ya da kitap olmuş ancak karakter isimlerime kadar aynı olan çeşitli eserler(!) Var. Bunlar tabii sinirlerimi bozuyor, daha önce bu isimlerin yayınevleriyle de paylaşmıştım bu durumu. Ne diyeyim kendileri çalmaya devam etsin, bu da hırsızlığın başka versiyonu.

10- Yazmaya yeni başlayan yazarlara önerilerin var mıdır?

-Kaleminizi sevin, yazdıklarınız gözünüze güzel gelsin, kendinize güvenin, okunmak mesele değil. Benim zamanımda yazdıklarımı bir kişi okuduğunda ve beğendiğinde mutlu olduğum günler vardı. Önemli olan sizin iyi bir iş çıkarmanızdır, yazmak için yazmayın, sevdiğiniz için hayatı güzelleştirmek ; kuşa, kaleme ve dahi yanınızdan geçip giden insanların hayat hikayelerine dokunmak için yazın. Bir gün çok mutlu olacaksınız, iyi ki diyeceksiniz.

Röportaj için yazara tekrar teşekkürler. Herkese iyi akşamlar!❣

WATTPAD YAZARLARIYLA RÖPORTAJHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin