Multi medya ile okuyun,oy ve yorumlar beklenir. ♥♥♥
🌷
Gözlerimi zorlukla araladım.
Bakışlarımı saate çevirdiğimde saatin daha 2.30 olduğu fark ettim. Ne yani sadece bir saat mi uyumuştum? Tabi bu akşam olanlardan sonra nasıl uyuyabilirdim ki?Başıma fena bir ağrı saplandığında gözlerimi sıkıca yumdum. Fakat saatlerce ağladığımdandır heralde, gözlerime de aynı ağrı saplanmıştı.
Jungkook...
Bugün onun için baya bir göz yaşı dökmüştüm. Hepsi de benim düşüncesizliğim ve sakarlığım yüzündendi.
Önce onu dinlememiş, odasına izinsiz girmiş, yetmezmiş gibi sesimi yükseltmiştim. Durun bir dakika bir de onu ıslatmıştım değil mi ?
Gerçekten Jungkook'a karşı sınırlarımı fazla zorluyordum. Fakat elimde değildi, hep onun yanında olmak, onunla olmak istiyordum. Sadece, sadece beni sevmesini istiyordum. Tıpkı benim onu sevdiğim gibi.
Ki ben böyle olmaya devam ettiğim sürece Jungkook'un beni sevmesi imkansızdı. Bugün resmen benim yüzümden sinir krizi geçirmişti.
Zaten bu yüzden uyuyamamıştım, hatta içimdeki bu huzursuzluğa son vermek için Jungkook'un yanına bile gitmeyi düşünmüştüm. Fakat içimdeki o utangaçlık ve mahçupluk hissi Jungkook'a olan edişemden daha ağır gelmişti.
Yine de ne yapıp ne edip Jungkook'un gönlünü almalıydım, ama ondan önce şu baş ağrısına çağre bulmam gerekecekti.
Yavaşça yerimden doğruldum. Ayağa kalkmamla başım dönmüş, dengemi kaybedecekken de yatağımın başlığına tutunmuştum.
Gözlerimi bir anlığına sıkıca yummayı denedim ağrısını umursamadan, sonra ise çeşitli ağrı kesicilerin olduğu mini dolabıma doğru ilerledim. Gelişi güzel serilmiş karton kutulardan rastgele birini aldım ve su bulmak için bakışlarımı yarı aydınlık odamda gezdirdim.
Lanet olsun neredeydi bu su?
Sonunda suya dair bir şey bulamadığımda bedenimdeki o uyuşukluğa rağmen odamdan çıktım.
Müştemilattan çıkıp malikanenin geniş mutfağına girdim. Etraf sarı loş bir ışıkla aydınlanmıştı.Kimsenin olmadığını düşündüğüm sırada da onu görmüştüm.
Jungkook'u...
Siyah eşofmanı ve beyaz sade tişörtü ile nasıl bu kadar mükemmel göründüğüne şaşırmamıştım. Tanrı aşkına o Jeon Jungkook'tu!
Ben kapının grişinde durup,mutfağa girip girmemezlikte kararsız kalırken o çoktan beni görmüştü.
Geniş mutfak masasındaki boş bardağa suyu doldururken bana kısa bir bakış atıp, "Bu saatte burada ne işin var?" diye sormuş, sonra ise kendine doldurduğu suyu bir dikişte içmişti.
Tanrım...
Gözlerim Jungkook hareket eden adem elmasındayken sessizce yutkundum.
Kalp atışlarım bana inat yine hızlanırken, "Ş-şey su içecektim." demiştim titreyen ellerimi arkamda gizlemeye çalışırken, tabi kekelemeyi de unutmamıştım.
Jungkook kekelememe karşılık bir müddet bana anlamsız bakışlar atmıştı.
Tam anlamıyla geri zekalıydım.En ufak bir bakıştan etkileniyor, içimdeki heyecana sahip çıkamıyordum. Jeon Jungkook. Bana ne yapıyordu böyle?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Memoria Persa | jikook
Fanfiction"Hasta bir çocuğa aşık olacak kadar aptalsın." 15|9|18 17|6|19 17|11|19#2 jikook 16|1|21#1 hayran kurgu 5|12|22#1 taegi