Multi medya ile okuyalım,iyi okumalar♥🌸
🌷
Köpekler ile aramızda mesafe açtığımızda kalbim hâlâ yerinden çıkacak gibi atıyor, gözlerimi Jungkook'un kenetlediği ellerimizden ayıramıyordum.
Hâlâ koşuyorduk. Jungkook'un bu kadar hızlı koştuğunu bilmiyordum. Bedenim tükenmişti. Eğer Jungkook elimden tutmasaydı olduğum yere yığılacaktım.
Bakışlarımı bizi kovalamaya devam eden üç inatçı köpekten ayırıp Jungkook'a döndüm. "Bu böyle olmayacak." dedim düzensiz nefeslerimin arasından, zorlukla konuşuyordum.
Jungkook'un da benden bir farkı yoktu. Teni soğumuş, yüzü beyazlaşmıştı. Köpeklerle olan mesafemizi biraz olsun açtığımızda Jungkook derin solukları arasından, "Ağaca tırmanabilir misin?" diye sormuş, ilerideki gür ağaca doğru benimle ilerlemişti.
Hızla başımı salladım oraya doğru koşarken, "Evet tırmanırım." dedim. Ama inemem diyememiştim. Şu anda tek isteğim şu üç köpekten kurtulmaktı.
Ağaca yaklaştığımızda Jungkook önce bana kısa bir bakış atmış, dakikalardır sıkıca tuttuğu elimi bırakmıştı.
Jungkook aceleyle yüksek ağaca tırmanırken, bende tırmandım arkasından. Gözlerim sıkı baldırlarına kayarken, derince solumuştum. Tanrım...Dikkatimi başka yere vermeye çalışıp dallara sıkıca tutundum ve ayağımı sağlam bir ağaç gövdesine koymaya çalıştım. Şayet tırmandığımız ağaç pek dallara sahip değildi. Buna rağemen Jungkook benim aksime çoktan uygun bir yere yerleşmişti. Bir ayağı daldayken diğer eliyle de sıkı ve kalın ağaç gövdesine tutunmuştu.
Aniden gelen köpek havlaması ile az kalsın düşecekken, gözlerimi Jungkook'tan ayırmış, korkuyla bağırmıştım. Jungkook boşta olan eliyle bileğimden kavrayıp düşmemi engellediğinde derin bir nefes almıştım.
Ki beni hızlıca çekip, bedenini bedenime çokta uzak olmayacak şekilde yaklaştırdığında nefes alabilir miydim? Emin değildim.
İşin iyi yanı düşmemiş ve oldukça sağlam yerde ağaca tırmanmıştım. Eğer Jungkook beni yakalamasaydı onu da beceremeyecektim ya.
"Beni yakaladınız." dedim düzenlenen nefeslerim arasından. Göğsüm hafifçe inip kalkarken tam dibimdeki Jungkook'ta gezdirmiştim gözlerimi.
Tam karşımda, tam yanımdaki ağaç gövdesine tutunuyordu. Aynı şekilde ben de, elimin hemen altındaki Jungkook'un eline temas ettirmeden ağacın gövdesine tutunuyordum.
Jungkook önce bezgince baktı hâlâ sesli şekilde havlayan köpeklere. Kahverengi irisleri beni bulurken, "Sıkı tutun Jimin. Seni tekrar tutamayabilirim.". demişti, terleyen alnı, inip kalkan kaslı göğsü ve hafif aralık dudaklarından nefes alırken. Tabi ki ne söylediğini anlayamamıştım.
"N-ne?" diye mırıldandım. O esnada tekrar dengem bozulurken, Jungkook yine beni yakalamıştı. Elini hızlıca belime atıp beni iyice kendine yaslarken bu sefer çatık kaşlarla bakmıştı yüzüme.
"Dikkat etsene! Düşecektin." demişti sinirle solurken.
Jungkook'un yakınımdaki yüzü ile yine kalp atışlarım hızlanmıştı. "Düşersem yine tutarsınız." diye mırıldanmıştım, yüzümdeki belli belirsiz tebessüm ile. Ne dediğinin farkında değildim ama söylemek istemiştim, düşersem tutmasını istediğim gibi. Ki tutmuştu da. İki kez.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Memoria Persa | jikook
Fanfiction"Hasta bir çocuğa aşık olacak kadar aptalsın." 15|9|18 17|6|19 17|11|19#2 jikook 16|1|21#1 hayran kurgu 5|12|22#1 taegi