[28] want stronger than the whole world

919 34 89
                                    

ship; kiribaku

•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Japonya'nın klasik, henüz yazdan yeni çıkan ve tamamen soğuklaşmayan fakat insana parlayan güneşin yok olmaya başladığını her esişinde hatırlatan serin rüzgarları; ünlü kahramanlık akademisi U.A.'in yalnızca birkaç hafta önce inşa edilen öğrenci yurdunun etrafında dolaşıyor, çarpacak birkaç vücut veya titretecek zayıf bedenler arıyordu. Tanrı'ya şükürler olsun ki dakikalar önce birbiriyle kavga eden iki oğlan çocuğuyla karşılaşmıştı ve bu iki kurban, ılıman şartlardan dolayı tüm gücünü kullanamayan esinti için kaliteli bir yemek gibiydi. Onların adrenalinle dolup taşan bedenlerini birkaç dakika boyunca sarmalamış olmak bu gece yelinin eline, arkadaşlarına anlatarak böbürlenebileceği bir koz vermişti.

Öte yandan, öğrenci yurdunun içindeki yüzü aşkın çocuk ise dışarıdaki gürültülerden ve bir rüzgarın mutluluğundan bihaber bir şekilde uyuklamakla meşguldü. İçlerinden biri Kirishima Eijirou da olabilirdi; tüm gecesini diğerleri gibi sıcak yatağında yüzlerce rüya görerek geçirebilirdi ki öyle de yapacaktı, eğer kapısı onun hafif uykusunu bölecek kadar bir güçte çalınmasaydı.

Kırmızı saçlı oğlan; uyku ile uyanıklık arasındaki sınır çizgisinde durakladığı sırada duyduğu sesin bir hayal olduğunu düşünerek uyumaya devam etmek istedi fakat kapı tekrar çalındığında bu sefer uyanamadığını, dolayısıyla derse geç kaldığını sanarak gözlerini aralamak zorunda kalmıştı

Odası hâlâ karanlıktı, perdenin kapatmadığı küçücük bir kısımdan ay ışığı düşüyordu içeri ve hâlâ geceydi, hâlâ uyuyabilirdi.

Ama kapı tekrar çaldı ve Kirishima Eijirou da ayağa kalktı. Odasının önündeki her kimse önemli bir konu olmasa oraya gelmezdi -tabii Mina hariç, Mina canı sıkıldıkça çevresindekilere karşı akli dengesini sorgulatacak davranışlar sergilerdi ve bu yüzden Kirishima, eğer gelen oysa kapıyı suratına kapatmaya hazırdı.

Fakat gelen pembe saçlı kız değildi, Kirishima'nın beklediği şekilde Kaminari ya da Sero da değildi. Hatta, yurt sınırları içerisinde gecenin bir yarısı kapısında bekleyeceği son kişiydi.

Bakugou.

"A-Ah, s-sen iyi m-misin?!" Kirishima Eijirou, karşısındaki oğlanın yüzündeki ve giydiği yarım kollu tişört yüzünden ortaya çıkan kollarındaki yara bantlarını kısaca süzdükten sonra şaşırarak -bu şaşkınlıkla da farkında olmadan sesini yükselterek- söyledi. Ellerini nereye koyacağını bilemeyerek hafif ileri uzatmış, Katsuki'yi tutacakmış gibi hareket etmişti fakat ona yardım etmeye kalkışırsa büyük ihtimalle kıyafetlerini yakacak bir patlamayla karşılaşırdı.

one-shots 》boku no hero academiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin