Multimedyada sevdiğim şarkılardan bir tanesi var. Bilmeyenler varsa sever belki 😊.
(Düzenlendi.)
(16.Bölümden Hatırlatma.)
"Yarın gidiyor musun? Neyseki telefon numaran bende hep arayarak rahatsız edeceğim." dedi Murat gülerek.
"O rahatsızlıklar beni memnun eder." dedikten sonra Miray da güldü.
"Bende seninle tanıştığıma memnun oldum Miray. Umarım bir yerlerde tekrar karşılarız. Şimdiden iyi yolculuklar diliyorum sana. Bana unutamayacağım bir gün yaşattın." dedikten sonra veda sarılışı yapmışlardı.
Her ikisi de birbirlerine el sallayarak taksilere binip uzaklaştılar oradan. Miray bu kısa zamanda Murat'ı gerçekten sevmiş ve güvenmişti. Onu hep arayacaktı. Unutmayacaktı.
Yüzünde hafif gülümseme ile eve gelene kadrakıp giden yolu seyretti.
17.Bölüm
Miray, sabah çok erken bir saatte kalkmış hazırlanıyordu. Heyecanlıydı. Bir o kadar da kırgın. Sahi, Alican hiç mi pişman olmamıştı? Eve vardığında ona nasıl davranacaktı? Bir büyüklük yapıp her şeyi bir kenara atabilir miydi? "Abartıyor muyum?" diye düşündü Miray. Abartıyor muydu? Hayır, abartmıyordu. Sadece kırgındı ve bu kırgınlığı geçirecek iki, üç kelimeye ihtiyacı vardı. Alican ona bir adım atsa o anında ona dönecekti. Ne olursa olsun ondan vazgeçemiyordu.
Düşüncelerini bir kenara bırakarak bavulunu alarak çıktı odadan. Babaanesi salonda onu bekliyordu. Bavulunu kapının yan tarafına bırakarak salona gitti.
"Günaydın babaanneciğim." diyerek yaşlı kadının yumuşak yanaklarından öptü. Babaannesi de Miray'ı öptükten sonra "Günaydın yavrum." dedi.
"Saat kaçta uçağın yavrum?" diye sordu babaannesi.
"08.00'da babaanneciğim. Şimdi vedalaşalım çıkacağım. Ancak giderim zaten." diyerek yanıtladı babaannesini. Sonra kapının önüne gelmişlerdi.
Miray bir kez daha babaannesine sıkıca sarılarak, yanaklarından öperek ayrıldı ondan. Apartmanın önündeki taksiye binerek havaalanına geldi.
Tam zamanında geldiği için hemen kontrolden geçerek uçağa bindi. Yarım saatlik bir uçuş ile havaalanına iniş yaptı. Bulduğu boş taksi ile evin adresini vererek bir saatte evin önünde indi Miray.
Avuçları terlemişti, heyecanlanmıştı. Heyecanının nedeni tabii ki Alican'dı. Artık bu duruma sinir olmaya başlamıştı. Heyecanlanmak filan istemiyordu.
Bavulunu peşi sıra sürükleyerek kapının önünde zile bastı. Bastıktan birkaç saniye sonra kapı açılmıştı.
Miray'ı karşısında gören Meliha Hanım şaşırmıştı. Yüzündeki şaşkınlık bir saniye içinde yok olup yerini sevince bırakmıştı.
"Kızım, hoşgeldin." diyerek Miray'ı içeri aldı. Ayakkabılarını çıkarmasına izin vermeden sıkıca sarıldı Miray'a. Çok özlemişti onu. Kısa süreli hasret giderdikten sonra daha yeni uyanan Alican ve Aleyna merdivenlerden iniyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yetim Kızın Aşkı
ChickLitTalihsiz kaza sonucu ailesini kaybetmiş bir genç kız. Herkesin beklemediği bir karar veriyor. Sonucunu düşünmeden. Bir tarafta ailesinin acısı bir tarafta sevdiğinin acısı. İki yanda ezilen ama buna rağmen güçlü durmaya çalışan bir genç kızın hikâ...