Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kendini bilmez
"Yorulduk ama değdi sanki, ne dersin?"
Yıldırım'ın yanına oturduğumda yüzüme bakmasa da şöyle bir göz ucuyla bakıp yeniden bilgisayarına odaklanmıştı. "Sen duşa girememiş miydin?" Evet, girmiştim. Neden sormuştu. "Girdim ve çıktım sorun mu var?" Ben ona günden bahsediyorum o işse duş almaktan bahsediyordu.
"Saçların hala kuru bu yüzden sordum."
"Kuru çünkü duştan sonra saçlarımı kuruttum." Beni kontrol etmek ister gibi başını kaldırıp baktığında elim saçıma gitmişti. Saçlarıma fön çekip biraz şekil vermiştim. Acaba duruşunu mu beğenmemişti. "Bana hiç duştan çıkmış gibi görünmediğin için sordum."
"Merak etme duşa diyerek odamda bir haltlar karıştırmadım." Bunu öğrenmek istiyorsa doğrudan sorabilirdi. "Merak ettiğim şey bu değildi. Artık benimle iş anlaşman olduğuna göre beni yarı yolda bırakacak yahut satacak değilsin. Ne de olsa artık benimle birlikte sende pisliğe bulaştın."
"Kendimi hiçte pislik gibi hissetmiyorum. Bugünden gayet zevk aldım. Kazadan sonra geçirdiğim en güzel akşamdı."
"Benimde etrafımda egomu tatmin edecek budalalar olsa gecem en az senin kadar iyi geçerdi."
"Ne o canım kıskandın m?" Bu gece senin hakkında konuşan iki kadın olsa da bunu sana itiraf edip egonu hiçte tatmin etmeyecektim.
"Kıskanmak ve ben mi? İki şeyin bir araya gelmesi sence mümkün mü?"
"O halde neden tüm gece surat asıp durdun?"
"Senden hoşlanıp hoşlanmam önemli değil Lavin, seni sevmesem de yanımdaki kadının başka erkeklerler fingirdeşmesinden hiç hoşlanmam." Bunun üzerine güçlü bir kahkaha atmıştım. Demek hoşuna gitmemişti. Bana sinirlenmiş gibi baktığında dudaklarımı birbirine bastırdım. "Bunda komik hiçbir şey yok Lavin, sen gittikten sonra o itinde peşinden gittiğini görmedim mi sanıyorsun?"
""Ne var geldiyse yalnızca ayaküstü iki dakika konuştuk o kadar."
"Telefon numaranı da verseydin lazım olurdu."
"Elbette verdim,"dediğimde bilgisayarını sert bir şekilde kapatarak tamamen bana döndü. "Ne yaptın ne yaptın?" Ona omuz silkerek önüme bakmıştım. Ela gözlerini kararttığı anlarda hiçte sevimli görünmüyordu. "Duydun işte. Benden numaramı istedi bende verdim. Hatta mesaj bile atmış."
"Sen şaka mısın? Bu adam benim en büyük düşmanlarımdan biri Lavin. Benden nefret ettiğini bile bile nasıl özel numaranı verirsin?"
"Seslere yeni alışmaya başlarken bana bağırma Yıldırım, hem bu adam senin düşmanın benim değil."
