Bölüm On Sekiz : Doğum günü sürprizi

823 52 19
                                    

Selam! Size böyle güzel bir günde bölüm atmak istedim çünkü biliyorsunuz ki bugün Joe'nun doğum günü!  İyi ki doğmuş ve biz iyi ki o hiç büyümeyen adamı tanımışız. <3

Ama sizle konuşmam gereken birşey var. Öncelikle herkes bölümlerin kısa olmasından yakınıyor bölümler kısa olabilir ama ben mobilden yazdığım için kaç sayfa olduğunu bilmiyorum. Ayrıca sürekli bölüm yazmam gerektiğini  söyleyenler var hatta buna mecburmuşum gibi davrananlar var. Hikayenin devam etmesini isteyen sizdiniz size bölümlerin geç geleceğini söylemiştim.  Çünkü internete çok zor ulaşıyorum  Size de hak veriyorum ama ben anlayışla karşılamaya çalıştıkça bazı okuyucular üstüme geliyor. Biraz daha böyle devam ederse ne kadar istemesem de hikayeyi sileceğim.

Üzgünüm.

İyi okumalar..

Son zamnlarda zor günler  yaşamıştım. Ki sizde benimle birlikte o güne şahit oldunuz.  Yaşananların  üzerinden birkaç hafta geçmiş, bu süre içinde beni hiç aramışlardı. Bu ne kadar beni şaşırtsa da bunun için mutluydum. Onları neredeyse kovduktan sonra tek yaptığım şey yere çöküp hıçkırarak ağlamak ve beni duymayacaklarını bildiğim  halde yüksek sesle yeniden hayatıma girişlerini sorgulamak olmuştu. Bilemiyorum belki ikisi de kendince haklıydı ama tek yaptıklarını gereksizce bağırarak  kendi hatalarını görmeyip karşılarındaki insanı suçlamak olmuştu.  Daha doğrusu söyleceklerinin üzerimde nasıl bir etki bırakacağını düşünmeden, sadece konuşmuşlardı. Neden bu kadar üzgündüm bilmiyordum. Yani çoğu kişiye göre buna mutlu olmam bile gerekebilirdi sonuçta eski  sevgililerim tarafından tekrar isteniyordum. Ama sorun tam olarak şuydu ki hayatıma tekrar girmelerine hazır değildim. Uzun bir zaman boyunca yaptığım da ağlayarak kendime bunu söylemek olmuştu. Kızlar engellemese neler olurdu nasıl toparlanırdım bilmiyorum. Kızlar.. Onlar olmasa ne yapardım ben? İyi ki yanımdaydı onlar. O günden sonra benim yanımda kalmış bana sürekli moral vermişlerdi. Zor da olsa onları kendi hayatlarına devam etmeleri için ikna etmiş,  evlerine yollamıştım. Artık iyiydim huzurluydum da ne benim için gereksizce kavga edecek eski sevgililerim ne de yorumları sayesinde beni sinir krizine sokcak ablam vardı yanımda. İşte huzurlu bir sabah!

Huzur mu demiştim? Unutun gitsin! Bu mutlu sabahı bozan şey telefonumun zil sesi oldu. Eğer ben bu aramadan mutlu değilsem kimden gelmiş olabilir? Evet millet doğru tahmin. Nick! İnanın son zamanlarda Nick'ten gelen telefonları açmaya korkar olmuştum. Bay Jonas  her aradığına garip fikirleriyle beni mutsuz etmeyi başarıyordu çünkü.  keşke telefonu açmama gibi bir şansım olsa ama yok. Biliyorum ki ben telefonu açmazsam Nick aramaya devam edecek.  Zar zor da olsa cesaretimi toplayıp telefonu açtım.

" Efendim Nick?"

" Demi sana söylemem gereken birşey var ama vereceğin tepkiden korkuyorum."

Nick bana en son buna benzer birşey söylediğinde tam da düşündüğünüz gibi başıma çok iyi birşey gelmemişti.

" Sana da merhaba Nick  bu sefer nasıl mükemmel bir fikirle karşımdasın?"

" Demi bu sefer seni zorlamayacağım ama kabul edersen çok mutlu olurum yani olacağız tabi bir başkasının mutlu olmasına daha zaman var  ama-"

" Nick saçmalamayı kesip konuşur musun artık?"

" Ah peki! Demi yarın Joe'nun doğum günü ve biz kendi aramızda küçük bir   kutlama yapmak istedik sende gelir misin?"

" Nick kendi aranızda bir kutlama olacaksa benim orada ne işim var söyler misin?"

" Demi sen bizim dostumuzsun öyle değil mi? Bu yüzden gelmeni istiyoruz."

Sebze Çorbası (Demi Lovato & Joe Jonas fan fic. )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin