Selam, İşte yeni bölüm! Açıklamak istediğim birşey var. Bir önceki bölümdeki ikazımdan dolayı kendini suçlu hissedenler olmuş. Öncelikle hikayeyi şimdi silmiyorum. Ayrıca bahsettiğim gibi bu sadece rahatsız olduğumu belli eden bir ikazdı. Tek isteğim biraz saygı ve anlayış. Bir de bundan sonra internete çok zor ulaşacağım bölüm geç gelebilir. Umarım begenirsiniz..
İyi okumalar.. ;)
Sizi seviyorumm :*
" Büyük gün geldi ha?"
Dedi Marissa evden çıkmak üzereyken. Pek büyük olarak görmesem de bugünün stresli olacağının bende farkındaydım. İşte arkadaşım ve daha çok benim için bugünü sıradan yapmayan o olay bugün klip günü daha doğrusu son sahnenin yani birbirimizi öpeceğimiz sahnenin çekileceği gün.
" Aslında pek de büyük bir gün sayılmaz Marissa " Dedim
"Peki, heyecanlı mısın ?"
" Bak işte buna hayır diyemem "
"Hey sakin ol tamam mı? Sonuçta tek bir sahne"
" Hosgeldin Nick!"
"Nick?"
"Nick. Bu sanki bir teselliymiş gibi bize sadece bir sahne demişti. Bu yüzden aklıma o geldi."
Marissa canı sıkkın olduğu için buraya gelmiş ve bende kalmıştı.
"Tavsiyeler için teşekkür ederim.Ben çıkıyorum."
"Önemli değil, iyi şanslar!"
Bugün önemli mi? Ya da değil mi hiçbir fikrim yok. Sadece Nick ve onun garip fikirlerinden kurtulmam için bu sefer önümdeki tek engel bugün. Bunun için biraz rahatlasam da yine de gergindim. Her zaman aklımdan geçirdiğim o cümleyi tekrarladım. "Tek isteğim bugünün sorunsuz ve çabucak bitmesi."
Evden çıkmış arabama doğru ilerlerken arkamdan gelen sesle resmen yerimden sıçradım
"Merhaba Demi!"
Ve gelen kişiyi görmemle cümlemdeki "sorunsuz"seçeneğini aklımdan silmem bir oldu.
"Wilmer! Senin burada ne işin var?"
" Burada bir işim vardı ben de sana uğramak istedim."
" Gerçekten mi Wilmer? Burada ne işin olabilir?"
"Ah tamam yanına uğrayıp bir kahve içmek istemiştim. Sanırım işin var."
"Kesinlikle. Ve bilgin olsun diye söylüyorum son yaşanan kahve rezaletinden sonra işim olmasa da teklifini kabul etmezdim."
Yanından ilerlerken yanıma gelip kolumdan tuttu ve konuşmaya başladı
" O günü rezil eden ben değildim Demi"
"Buna pek emin değilim. Ayrıca beni ilgilendiren tek şey sonuçta ne olduğu."
"Her neyse ben üzgünüm! Kendimi affettirmek için seni gideceğin yere ben bıraksam?"
"Buna gerek yok Wilmer"
"Hadi ama Demi"
"Ah! Tamam ama ilk ve son kez!"
"Kabul."
Arabaya binip nereye gideceğimi sorduğunda aldığı cevap pek de hoşuna gitmedi. Biraz yol aldıktan sonra ben yolun bir an önce bitmesini dilerken o konuşmaya başladı gerçi sunmasını beklemek saçma olurdu.
"Demi geçen gün olanlar için üzgünüm. Ama lütfen unutma seni-"
Bunu duymak istemediğimin farkındayken neden hala söylemek istiyordu ki? Setin olduğu binaya varışımız kurtuluşum olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sebze Çorbası (Demi Lovato & Joe Jonas fan fic. )
FanfictionBitmiş bir ilişki. Ne onlara ne de diğerlerine göre artık geri dönüşleri yok. Peki ya bir gün geri dönerlerse? Ya da bu dönüş Sebze Çorbası sayesinde olursa ? Ne dersin ? Sence olabilir mi?