KAN TANRIÇASI

Katil Alfa

" Oldukça önemli olduğunu söyleyebiliriz " dedi Hellod o harika gülümsemesinin ardından .

" Öyleyse içeri girin "

Yavaş adımlar atıp etrafı süzdüm Bayan Perez oldukça rahattı . Gecenin bir vakti evime bir Tanrıça ve çırağı gelseydi ben bu kadar rahat olmayabilirdim ama Hellod'un görüntüsü insana güven veriyordu .

" Direk lafa gir Milan kaybedicek vaktimiz yok Sonka çoktan beni bulmaları için birilerini göndermiştir "

" Sonka kim ? Siz kimsiniz " Bayan Perez evine iki yabancının girdiğini yeni yeni algılıyordu.

" Tanrıça , Kan Tanrıçası " dememle Bayan Perez'in yüzünde benimle dalga mı geçiyorsun bakışı oturdu.

Derin bir nefes aldım elimi cebime soktum , çakıl taşlarını avuçlarken loş ışıkta herşeyin nasıl da berrak olduğunu fark ettim . Bayan Perez'in sarı saçları dikkatimi çekiyordu ve evinin tamamen gri renginin sıkıcılığıyla dolması nasıl bu kadar disiplinli olmuştu ?

Taşları avcumun içinde gösterdim ve havalandırdım . Buna şaşırmış gibi görünüyordu , Hellod bileğimden tutup kafasını salladı .

" Bu o değil gücümü hissedemiyorum "

" Ama rüyamda ki o " ve birden kafamın üstünde yanan ampulün sıcaklığını hissettim . En belirgin olan şey dövme değil miydi ? .

" Alice in the wonderland " diye fısıldadım .

" Alice size birşey yaptıysa parasını ben ödemem " diye bağrındı birden Bayan Perez .

" Alice kim ? " dedi Hellod hızlıca .

" İkizim ama görüşmüyoruz babam onu reddetti , striptizci olduğundan beri " dedi elini anlına vurup . Bayan Perez'in tüm ailesinin öğretmen olduğunu duymuştum birinin striptizci olması onları baya zora düşürmüş olmalıydı.

" Onu bulmalıyız " dedim .

" Neden ? "

" Zaman yok " dedi Hellod ayaklandı ve değişti . Uzun tırnaklarını bayan Perez'in koluna batırıp gözlerini kapadı .

" Adresi aldım gidelim geç olmadan "

Bayan Perez Hellod tırnaklarını çekince uyuyakalmıştı , hiç düşünmeden Hellod'un peşinden yürüdüm .

" Kesin matematikten kalıyorum "

" O kadar yaşayabilirsen " bir kahkaha patlattı .

" Ne ? "

" Seni duyamıyorum Milan " evden ayrıldık ve bu sefer de sadece Hellod'un kapısını açan şoföre tek kaşımı kaldırıp baktım , Çenesini sıkarak bana karşılık verdi . Şoför koltuğuna oturdu bende arka koltuğa kuruldum. Hellod bu sefer öne binmişti yolculuğumuz üç saatten fazla sürecekti ve daha ikinci yüzük diğer yüzükler için dünyayı dolaşmamız gerekebilirdi .

Camdan dışarı bakarken gözlerim yanıyordu evden uzaklaşmak biraz canımı sıksada derin bir nefes aldım . Geçen bir hafta boyunca özgüvenim fazlasıyla yerindeydi . Ama aklıma kurcalayan tek bir şey vardı , bu tarz olaylar Nate gibi embesillerin başına gelirdi yüzük neden onu seçmemişti ?

Hellod zihnimi okumuş gibi arka koltuğa uzandı gözlerini bir süre benimkiler kendini kilitledi . Derin bir iç çektikten sonra gülümsedi .

" Günün sonunda her zaman senin gibiler kahraman olur Milan "

" Onun gibiler mi ? " Jim küstahça güldü .

" Yüzük seni seçmeseydi ben yinede seni seçerdim evlat " dedi harika gülümsemesi tekrar yüzüne yayıldı .