KAN TANRIÇASI

Sadakat Tanrısı

" Tam zamanında geldiniz uzun zamandır misafirlerimiz olmuyordu "

Hellod karşısında ki kadını baştan aşağı dikkatlice süzüyordu arkasında görünmesi neredeyse imkansız olan birisi daha vardı şeffaf vücudu onu kamufle ediyordu . Andromeda'nın taştan yapılma bir tahtı vardı üstü yosun bağlamıştı , çokta bir numarası yoktu sonuçta yöneteceği bir halkı yok diye düşündü.

" Onu öldürmeliyim " diye fısıldadı Medusa. Milan'ın elini sıkıyordu ama bu Milan'ın canını acıtmaktan öte sinirlerini artırıyordu .Medusa gibi hissediyordu sadece Perseus'u öldürmeyi düşünüyordu . Medusa'nın elini bırakıp hızlı bir hamle yaptı ama hiçbirsey olmuyordu taş bükemiyordu . Sinirle Perseus'a bakıyordu Perseus boş bir ifadeyle karşıya gözlerini dikmişti .

Andromeda ellerini çırptı ve " İşimiz bittikten sonra onu size teslim edebilirim biraz sabredin ve oturun " Milan'ın zihnine girip ona üç tane taştan sandalye yaptırdı . Arkasında ki ruha bakıp gözünden istemsizce bir damla yaş bıraktı ruh fazla soyut sayılmazdı ona dikkatlice sarıldı .

" Gitme zamanı Andreas kardeşimizin bize ihtiyacı var " diye fısıltıyla konuştu .

" Sen gelmeden ortaya çıkmam söz " dedi Andreas .

Andromeda ve Andreas gözlerini gökyüzünü dikip bir saniye kadar baktılar ve Andreas yok oldu . Andromeda tahtına geri oturdu misafirlerine dikkatlice ve sevecen bir şekilde baktı .

" Medusa Forkis ve Keto'nun kızı ne için buradasın ? " Hellod konuşmak istedi ama birşeyler onu engellediğinde kendini zorlamayı bıraktı patronun kim olduğunu anlamıştı .

" Onu koruyorum " diyip Milan'a baktı .

" Bir insanoğlu Miles'lardan" dişlerini göstererek gülümsedi " Sonunda mutlusun Medusa gördüğüm kadarıyla ruhlarınız ve kaderleriniz birleşmiş sizin için bir hediyem var "

" Biz sadece perseusu istiyoruz " diye söylendi Medusa .

" Sözde kocam beni canavardan kurtaran " Andromeda eğleniyor gibiydi çok mutlu görünüyordu .

" İkinize hediyem " dedi . Onları doğru yürürken hiç konuşmadı . İkisinin kafasını avuçlarının arasına aldı " Sizin için mükemmel uyumdur artık benim gibi bir gerçeği görensiniz birbirinizin zihninde " kısacası artık birbirlerinin zihinlerini okuyabiliyorlardı .

" Perseus sizin olsun ama ben söyleyene kadar öldürmeyin o ölürse bende ölürüm " diyip onları serbest bıraktı Milan'ın zihnini tekrar kullanmayı ihmal etmedi Hellod'un tam karşısına oturmuştu kan kırmızı gözlerine bakarken içi öfkeyle doldu hakkındaki herşeyi saniyeler içinde öğrenmişti.

" Zeus'un kızı Hellod " Hellod başıyla onayladı işleri aceleye getirmek istemiyordu .

" Ne için burdasın ? "

" Cevabı zaten biliyorsun "

" Ben herşeyi biliyorum " Muzipçe güldü " sadece duymak istedim ama konuşmaya istekli değilsin sanırım bende yardım etmeye istekli değilim " omzunu silkip kalkmaya yeltendi .

" Artık tam bir Tanrı olup olmadığından emin değilim " dedi zorla Hellod.

" Zihnimi arındırmanı istiyorum Andromeda "

" Herşey karşılıklı " dolu gözlerle baktı Andromeda sonra Hellod'un ellerini avuçlarının arasına aldı alınlarını birbirlerini yasladılar yavaşça Hellod'un zihnini temizlemeye başladı.

" Diğer formuna dönüşüp onu taşa dönüştürsen nasıl olur ? " Dedi Milan Perseus'a bakıyordu .

" Belki de beklemeliyiz sonuçta birbirlerine bağlılar onun ölmesini istemeyiz bize harika bir hediye verdi ."