Onur Can Özcan - Ukde :")
Fotoğrafta Hayal var.
Giray
Lara'nın önümdeki masaya kahve bardağını bırakmasıyla arkaya attığım kafamı toparlamış ve doğrulmuştum. Elimle kupayı kavrayıp birkaç yudum aldım. Hayal'in bayılmasının ardından kısa bir an paniklemiştim ama sonra onu hemen Lara'nın evine getirmiştim. Kucağımda Hayal ile beni karşısında gördüğünde şoktan hareketsiz kalmıştı ama benim surat ifadem onun çabuk toparlanmasına yardımcı olmuş gibiydi. Bense ancak şimdi kendime geliyordum, hala içim titriyordu.
"Hayal uyanmadı mı?"
"Yok. Hayal ayılınca bu durumu ona nasıl açıklayacağız? Birinin onu kapıma bırakıp kaçtığını söyleyemem sonuçta."
"Beni tanıdığını söyleyebilirsin, bundan sonra seninle de okuldayken pek görüşmeyiz olur biter. Onun iyi bir açıklamaya ihtiyacı var."
Lara, çenesini eline yaslayıp tek kaşını kaldırdı. Ben ise bakışlarımı kaçırıp elimdeki bardağa odaklanmıştım. "Bu kadar uzatmanın sebebi ne? Yani kızın karşısına geçsen olmuyor mu? Ah... Tabii olmuyor. Onu son gördüğünde yaşadıklarınızı unutmuşum."
"Bana karşı yeni yeni açılmaya başlıyor, o yüzden kafasını karıştıracak gerçeklerden kaçınıyorum. Bir zamanlar ona deli gibi aşık olduğumu öğrense benimle şu an konuştuğu gibi konuşur mu sanıyorsun? Konuşmaz."
"Bir zamanlar mı? Sen şuna hala deliler gibi aşığım desene."
"Lara, yine mi aynı konu?"
"Hemen inkar etmeden önce söyleyeceklerimi dinle. Hayal'den sonra hayatına bir kız girdi mi? Hayır. Ondan vazgeçtiğini söyledin ama bence bu senin 'vazgeçmek' olarak algıladığın şey onu özlemekten yorulmandı. Çünkü kızı koskoca 2 sene görmedin, her sokakta onu görme umuduyla dolaştın, ondan haber alamadın ve çok yıprandın. Kendini bir şekilde toparlaman gerekiyordu bu yüzden ondan vazgeçtiğine inandırdın kendini. Onu sevmediğine inandırdın. Ama..."
Lara, saçlarını geriye atıp gözlerimin içine sert bir bakış attı. "Ama onu 2 yılın ardından tekrar gördüğünde aslında ne kadar özlediğini anladın ve onunla iletişime geçmek istedin. Belki Hayal değişmiştir gerçekten, bilmiyorum. Ben eski Hayal'i tanımıyorum ama sen sadece ona yardım etmek için onunla konuşmuyorsun. Onunla Giray olarak konuşuyorsun çünkü ona duyduğun hasreti ancak böyle giderebiliyorsun."
"Saçmalık." diye homurdandım. "Ona artık aşık değilim, bunlar eskide kaldı. Evet, ondan sonra hayatıma kimse girmedi ama bunun sebebi kendimi yeniden birini sevmeye hazır hissetmiyor oluşum. Dile kolay, 3,5 sene sevdim onu. Onu atlattıktan sonra hemen nasıl birini sevebilirim ki? İlk aşkımdı benim."
"Şu söylediklerinin beni değil kendini ikna etmek için olduğunu ne zaman fark edeceksin? Kendini onu sevmediğine dair kandırmak istiyorsun. Buna inanmak istiyorsun çünkü bu kendini savunma yöntemin."
Yalnızca güldüm, söylediklerimin kendimi kandırmak için olduğunu düşünüyor olabilirdi ama öyle değildi işte. Öyle değildi... Lara aklıma girmeye çalışıyordu, benim üstümde hala Hayal'e aşık olduğum konusunda baskı kurmaya çalışıyordu. Bu düşünceler benim elimde değildi. Bir zamanlar sevdiğim kızdı Hayal, sevdiğim ilk kızdı. Elbette onu unutamazdım, elbette ona karşı farklı olurdum ama bu hala onu sevdiğimi göstermezdi.
"Peki... Son bir soru soracağım. Eğer bunu dürüstçe cevaplarsan Hayal'i geride bıraktığına ikna olacağım."
"Yolla gelsin."
"En son ne zaman müzik dinledin?"
"Bu hafta 2 kere dinledim."
"Yolda yürürken herhangi bir arabadan veya dükkandan yükselen müzik sesini duymak müzik dinlemekten sayılmıyor." Lara, dışarıya derin bir nefes verdi. "Kendi isteğinle, kulaklıkla ne zaman müzik dinledin?"
Duraksadım. Kaşlarım istemsizce çatılmış, en son müzik dinlediğim günü düşünmeye başlamıştım. Hayal'i ağlarken gördüğüm o günden sonra kendi isteğimle hiç müzik dinlememiştim. Gittiğim herhangi bir düğünde ya da önünden geçtiğim dükkanda çalan şarkıları duymuştum elbet ama bunlar kendi isteğimle olmamıştı.
Ben o günden sonra hiç müzik dinlememiştim.
"Hayal'den vazgeçtim demiştin, değil mi?" Lara, sinirimi bozacak bir şekilde güldü. "Bok vazgeçmişsin."
Lara, bir eliyle yanaklarımı kavrayıp suratımı sıkıştırdı. "Kıyamam ya, o kıza hala deliler gibi aşık olduğunu ancak fark ediyorsun. Eh, bundan sonra atağa geçersin artık."
Yanaklarımı Lara'nın elinden kurtarıp elimle yüzümü kapattım. Ben... Lara'nın az önce söyledikleri...
Siktir.
Kendimi ondan vazgeçtiğime dair kandırmıştım. Kendime yapabileceğim en büyük kötülüğü yapmış, hissettiklerim hakkında yalan konuşmuştum. Hissettiklerimi bastırmıştım. Onu özlemek dayanılmaz olduğu için onu aklımdan atmaya çalışmıştım ve yeniden onu görene kadar aslında ondan vazgeçtiğim yalanına cidden inanmıştım.
Ama çalıştığım o kitapçıda onu yeniden gördüğüm gün...
O günün üzerinden birkaç ay geçmişti ama hala tüm netliğiyle aklımdaydı. Rafların arasında kitapları düzenlerken Hayal'in dükkandan içeriye girdiği o anı zihnimde tüm detaylarıyla canlandırabiliyordum. Onu 2 yılın ardından tekrar gördüğümde düşündüğüm ilk şey kesinlikle 'ne kadar çok değişti' değildi. Ne düşündüğümü hatırlamıyordum çünkü. O an aklım durmuştu, o an dünya durmuştu ve ben donup kalmıştım. O rafların arasında onun gerçekliğini test ediyordum.
Ve o gün içimdeki huzursuzluğun sebebinin Hayal'in beni fark etmemesi olduğunu şimdi anlıyordum. Buna bozulmuştum.
Doğum günüm de bu yüzden buruk geçmişti. Çünkü ona doğum günümün ne zaman olduğunu söylemiştim ve buna rağmen kutlamamıştı. Onun kutlamasını beklemiştim, hayal kırıklığımın sebebi buydu.
"Onun ihtiyaç duyduğu şey bir sevgili değil. Kendisi söyledi, insanların ona aşık olması onun çok da umurunda değil çünkü bunu istemiyor. Onun bir dosta ihtiyacı var. Umut vermekten korkmayarak yaklaşabileceği birine ihtiyacı var ve ben o insan olacağım. Çünkü Hayal'i içinde bulunduğu yalnızlıktan çıkarmanın tek yolu bu. Ona arkadaş lazım."
"O Yunus'un ona karşı hissettiklerini umursamıyor. Bence senin hislerine değer verecektir."
"Elbette ki benim hissettiklerime değer verecek, Lara. Bu yüzden benden uzak durmaya çalışacak ya. Çünkü benim gibi hissetmiyor ve bana umut vermemek için soğuk davranacak."
"Ama-..."
"Lara, lütfen. Bak, biliyorum belki dediklerim sana aptalca gelebilir ama Hayal... Hayal'in benim hayatımda benzersiz bir yeri var ve belli ki hiç değişmemiş. Ben ondan vazgeçemediğimi, 5 senedir onu sevdiğimi yeni yeni anlıyorum. Kim bilir daha keşfetmediğim ne hislerim var ona karşı... Ona bu bilinmezlikle yaklaşamam. O yüzden bildiğim, emin olduğum tek şeyle ona yaklaşacağım."
Lara, astığı suratıyla gözlerimin içine bakarken oturduğum yerden kalkıp omuzlarımı arkaya attım. Hayal hala ayılmamış olmalıydı, onu yatırdığımız odanın kapısında bir hareketlenme yoktu. Yine de sesimi alçak tuttum.
"Ona Giray olarak yaklaşacağım ve onun ihtiyaç duyduğu hayali arkadaşı olacağım. Bunun için kendi hislerimi bastırmam mı gerekiyor? Yaparım. Eğer bu işin ucunda Hayal'in mutluluğu varsa ben yeni fark ettiğim bu eski hislerimi gizlerim. Bunu yapmak ne kadar zor olursa olsun..."
Derin bir iç geçirip kararlılıkla konuştum. "Hayal için yaparım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYALİ ARKADAŞ | Texting
Historia CortaGiray: Sen demiştin bir keresinde Giray: Hayali arkadaşın olmam için senin zihninde yaşamam lazım Giray: Sana özel olmam lazım Giray: Zihninde neler dönüyor bilmiyorum Giray: Oraya ait miyim bilmiyorum Giray: Ama bildiğim bir şey var Giray: Ben sana...